Bugün sizlere, sadece yollarımızı değil, aynı zamanda Türkiye'nin mühendislik ve üretim gücünü de dönüştüren bir devrimden bahsetmek istiyorum: Elektrikli ticari araçlar.
Biliyorum, küresel markaların elektrikli otomobil hamlelerini takip ediyoruz. Ancak asıl gurur verici ve kritik değişim, kendi topraklarımızda, Anadolu'nun mühendislik zekâsıyla şekilleniyor. Lojistikten toplu taşımaya, şehir temizliğinden fabrika içi hizmetlere kadar her alanda, yerli markalarımız dünya çapında rekabet eden çözümler üretiyor. Benim için bu, sadece "yeşil dönüşüm" değil, aynı zamanda Türkiye'nin teknolojik bağımsızlık yolunda attığı dev bir adımın hikayesidir.
Şehirlerimizin Görünmez Kahramanları: İş ve Hizmet Araçları
Beni en çok heyecanlandıran alanlardan biri, şehirlerimizin düzenini sağlayan hizmet araçlarındaki elektriklenme. Sabahın erken saatlerinde gürültü ve dumanla sokağımızdan geçen çöp kamyonları, artık yerini sessiz ve temiz elektrikli çözümlere bırakıyor.
- EVSMAK ve Kademe Atık Teknolojileri, Karba Otomotiv gibi üst yapı firmaları, bu dönüşümün öncüsü. Kamyon şasileri üzerine çöp sıkıştırma ve yol süpürme gibi ekipmanları entegre etme uzmanlıklarını, elektrikli şasilerle birleştiriyorlar.
Özellikle EVSMAK'ın, sadece standart ürünler değil, aynı zamanda ihtiyaca özel hidrostatik araçlar ve proje odaklı üretim yapması, yerli mühendisliğin esnekliğini ve derinliğini gösteriyor. Erdemli Makina'nın vakumlu yol süpürme çözümleri de bu temiz geleceğin bir parçası.
Öte yandan, havaalanları ve fabrikalar gibi kapalı alanların sessiz taşıyıcısı TRAGGER, %100 elektrikli hizmet araçlarıyla önemli bir iş başarıyor.
Şehirlerimizi Dönüştürenler: Elektrikli Toplu Taşıma
Şehirlerimizde en somut değişimi elektrikli otobüs, midibüs ve dolmuşlar da görüyorum. Bu alanda Türkiye, tam anlamıyla bir üretim üssü haline geldi.
- Karsan, bu dönüşümün en geniş yelpazeli oyuncusu. Şehir içi ulaşıma yönelik e-JEST ve e-ATAK/e-ATA serileriyle, farklı uzunluklardaki tam boy otobüslerle sessizliği, konforu ve sıfır emisyonu sokaklarımıza taşıyor. Hatta, otonom elektrikli otobüsler üretmeleri, geleceği bugüne taşıdıklarının en net kanıtı.
- Otokar, Anadolu Isuzu (NovoCiti VOLT) ve BMC gibi köklü firmalarımız da kendi elektrikli modelleriyle bu yarışta güçlü bir şekilde yer alıyor.
- Yeni bir oyuncu olarak HABAŞ'ın da otomotiv sektörüne girerek elektrikli otobüs ve midibüs üretimine başlaması, sektördeki rekabetin ve potansiyelin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor.
Bir vatandaş olarak, bu araçlara bindiğimde hissettiğim sessizlik ve temiz hava; bu araçların bir Türk markası tarafından üretilmiş olması ise apayrı bir kıvanç kaynağı.
Ağır Yükün Sessiz Taşıyıcıları: Kamyon ve TIR'lar
Ağır ticari araçlar, lojistiğin belkemiğidir ve buradaki dönüşümün çevresel etkisi devasadır.
- Yine HABAŞ, ağır ticari araç sektöründe elektrikli kamyon ve çekici (TIR) üretimine başlayarak çok cesur bir adım attı. O koca yükleri, sıfır emisyonla kilometrelerce taşıyacak olmaları, lojistik maliyetlerini ve karbon ayak izini kökten değiştirecek.
- BMC'nin bu alandaki çalışmalarını takip ediyorum; bu köklü markanın da elektrikli platformlara geçişi, pazarın büyüklüğünü kanıtlıyor.
- Anadolu Isuzu'nun BIG.e gibi şehir içi yük taşıma çözümleri ise, son mil teslimatında temiz ve pratik çözümler sunuyor.
Bu tırları yolda gördüğümde, Türkiye'nin lojistik geleceğinin yeşile döndüğünü ve sadece dizel gücüne mahkûm olmadığımızı anlıyorum.
Türkiye Sessizce Makas Değiştiriyor
Gördüğüm şey şu: Türkiye, sadece montaj yapan değil, tasarlayan, geliştiren ve üreten bir ülke konumuna yükseliyor. Güçlü AR-GE taahhüdü ile teknoloji üreten bu firmalar, geleceğimizi sadece temizlemekle kalmıyor, aynı zamanda istihdam ve ihracat potansiyelimizi de artırıyor.
Bu dev firmaların başarı hikayeleri, benim için sadece birer ticari başarı değil, aynı zamanda Türk mühendisliğine ve işçisine olan güvenin somut birer göstergesi. Türkiye, elektrikli ticari araçlar liginde güçlü bir oyuncu olarak masadaki yerini aldı. Bir sonraki köşe yazımda görüşmek dileğiyle…
Adem Eyüpoğlu \ Timeturk