Dolar

42,5244

Euro

49,6460

Altın

5.778,18

Bist

10.926,08

Merkez Bankalarının gizli silahı: FED'in sözlü müdahale stratejisi

2 Ay Önce Güncellendi

2025-10-06 11:41:33

Dr. Murat Ergüven

“Fed'in tek bir cümlesi, küresel piyasaları altüst edecek kadar güçlü bir etki oluşturuyor. Beklenti yönetimi ve algı ekonomisi, faiz kararlarını gölgede bırakarak modern para politikasının en etkili aracı haline geldi.”

Günümüz ekonomi yönetiminde para politikası yalnızca faiz oranlarının belirlenmesinden ibaret değil. Merkez bankalarının piyasalara verdiği mesajlar, oluşturduğu beklentiler ve ustaca işlediği algılar, en az faiz kararları kadar piyasaları yönlendiriyor. Bu konuda Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası (Fed), söylemleriyle küresel finansal piyasaları adeta bir orkestra şefi gibi yönetiyor. Fed'in “faiz indirimi ufukta” ya da “yüksek faizler bir süre devam edebilir” gibi açıklamaları, henüz adım atılmadan sermaye akımlarını ve borsa endekslerini değiştirebiliyor.

Beklenti Yönetimi: Sözle Piyasaları Şekillendirmek

Beklenti yönetimi, modern merkez bankacılığının kalbi. Fed, faiz indirimi yapmadan önce piyasaları kademeli olarak hazırlıyor; söylemleriyle henüz gerçekleşmemiş bir kararın etkisini oluşturuyor. Meselâ, “Eylül'de faiz indirimi gündemde” gibi bir açıklama, daha karar alınmadan piyasalarda bir genişleme beklentisi ve bahar havası estiriyor. Risk iştahı artıyor, gelişmekte olan ülkelerin para birimleri değer kazanıyor ve sermaye akımları hızlanıyor. Sanki faiz gerçekten indirilmiş gibi! Bu strateji, Fed'in elini güçlendiriyor ve politika maliyetlerini düşürüyor.

Bekle-Gör Politikası: Nabzı Tut, Yön Ver

Fed'in bir diğer kurnaz hamlesi “bekle-gör” politikası. Bu stratejiyle Fed, piyasaların nabzını söylemleriyle ölçüyor. Meselâ, “Gerekirse faiz indirimi yaparız” gibi bir ifade, doğrudan bir taahhüt değil ama piyasalarda genişleme beklentisi meydana getiriyor. Bu, Fed'e hem piyasaları yönlendirme gücü veriyor hem de gerektiğinde geri adım atma esnekliği sağlıyor. Yani, tek bir kurşun atmadan piyasaları hizaya sokuyor! Bu düşük maliyetli yöntem, Fed'in karar almadan dahi piyasaları şekillendirme yeteneğinin en net göstergesi.

Algı Ekonomisi: Söylemin Gücü

Küresel finansal düzende giderek daha çok öne çıkan bir unsur da “algı ekonomisi”dir. Reel kararlar kadar, hatta kimi zaman onlardan daha fazla önem taşıyan, piyasa aktörlerinin nasıl düşündüğüdür. Enflasyon beklentileri, döviz kuru projeksiyonları ve faiz yönlendirmeleri; yatırımcı kararlarını, tüketici güvenini ve reel ekonomik tercihleri doğrudan etkiler. Fed'in gücü, tam da bu algı yönetiminde yatmaktadır. Henüz atılmamış bir adımı, atılmış gibi göstermek ve piyasaları buna ikna etmek, modern merkez bankacılığının en sofistike aracıdır.1

Türkiye'ye Dersler: TCMB'nin İletişim Sınavı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) için Fed'in bu stratejileri bir hazine değerinde. “Fiyat istikrarı için tüm araçlar kullanılacak” gibi açıklamalar, sadece teknik bir mesaj değil, aynı zamanda bir beklenti yönetimi silahı. Türkiye'de faiz kararlarının etkisi, bu kararların nasıl bir iletişim diliyle sunulduğuna bağlı. Doğru zamanda, doğru mesaj, piyasalarda güven oluşturur, belirsizliği azaltır ve politika maliyetini düşürür.

TCMB'nin Eylül 2025 faiz indirimi üzerine daha önce yazdığımız gibi:

“Faiz indirimi, büyüme ile fiyat istikrarı arasındaki hassas dengede cesur bir sınav. Ama artık mesele sadece faiz değil; güven, beklenti yönetimi ve iletişim.” [2]

Bu, Fed'in de gösterdiği gibi, iletişim stratejisinin karar kadar kritik olduğunu ortaya koyuyor. TCMB, şeffaf ve tutarlı bir söylemle güven inşa ederse, faiz politikalarının etkisi katlanarak artar.

Sonuç: Söz, Eylemden Güçlü Olabilir

Fed'in deneyimi şunu kanıtlıyor: Söylem, bazen eylemin bile önüne geçiyor. Beklenti yönetimi, bekle-gör politikası ve algı ekonomisi, modern para politikalarının ayrılmaz parçaları. Merkez bankaları artık sadece faiz belirleyen teknokratlar değil; beklenti ve algı mühendisleri. Türkiye için de önümüzdeki dönemde faiz kararlarından çok, güven inşa eden iletişim stratejileri belirleyici olacak. Küresel finans sahnesinde “doğru mesajın, doğru zamanda verilmesi” her şeyden önemli.

Dr. Murat Ergüven \ Timeturk

Kaynakça

  1. Woodford, M. (2005). Central Bank Communication and Policy Effectiveness. NBER Working Paper, No. 11898.
  2. Ergüven, M. (2025). TCMB Eylül 2025 Faiz İndirimi ile Kontrollü Esnekliğe Devam. Stratejik Ekonomi Yazıları.
  3. Blinder, A., Ehrmann, M., Fratzscher, M., De Haan, J., & Jansen, D. (2008). Central Bank Communication and Monetary Policy: A Survey of Theory and Evidence. Journal of Economic Literature, 46(4), 910–945.

Tüm Yazıları

SON VİDEO HABER

Bakan Bayraktar: Enerji filomuzun 6'ncı gemisi Türkiye'de

Haber Ara