Tarih 1492 İspanyollar Yahudileri sürgün etti. Osmanlı, mazlumların sığınağı olan dili dini ırkı ne olursa olsun herkese kucak açıyordu. Osmanlı Devleti yahudileri! gemiler göndererek zulümden kurtardı. Osmanlı bu safarat Yahudilerini Selanik başta olmak üzere birkaç şehre yerleştirdi. Osmanlı'da asayiş içinde emin bir şekilde yaşayan yahudiler zamanla ticarete el attı zenginleşti. Bir güç olmaya başladılar. Asırlar böyle geçti. Günün birinde bir adam çıktı. Bu adam siyonizmin kurucusu Teodor Herzl' idi. Basel'de 1897'de ilk Yahudi kongresini topladı. Bu adım Yahudilerin devlet olma yoluna giden adımdı.
- Abdülhamit döneminde bölgede yaşanan en önemli sorun yasa dışı şekilde şehre olan Yahudi göçüydü. Bu dönemde Siyonizm'in kurucusu Theodore Herzl bir Macar yahudisi olan Arminius Wamberi'yi devreye sokarak II. Abdülhamit han ile görüştü. Bu kısa görüşmede Yahudilerden bahsedip sığınma talebinde bulundu. Sultan Abdülhamit bu talebi kabul etti. Ancak Sultan Abdülhamid Han, Yahudilerin başka planlarının olduğunun farkındaydı. Yetkili idarecilere ‘'Yahudilerin ülkeye alındığını ancak bunların Kudüs'e yerleşmelerine kesinlikle izin vermeyin'' diye irade buyurdu. Bu dönemde gelen Yahudiler bu Yahudileri Anadolu ve Trakya'da bazı şehirlere yerleştirdi. Bununla birlikte Abdülhamit han bazı Yahudilerin toprak satın almaya başladığı haberini alınca Kudüs bölgesinde bulunan idarecilere emirler göndererek Yahudilere kesinlikle toprak, ev, gayrimenkul satılmamasını, yerleşmelerine asla müsaade edilmemesini istedi. Sultan Abdülhamit Hanın 1909'da tahttan indirilmesinden sonra İttihat Terakki döneminde girilen Birinci Cihan Harbi İsrail devletine giden süreci başlattı.
Yahudiler 600 kişilik Siyon katır birliğiyle Çanakkale Cephesi'nde İngilizlere su taşıyorlardı. İngilizler, Yahudilerin bu hizmetlerini bedelini 1917 Balfour Deklerasyonunda verdiler. İsrail devletine giden süreç burada başladı. 1948'de İsrail adında kaçak bir devlet kuruldu. Bu devlet Filistin topraklarını haksız hukuksuz bir şekilde adım adım işgal etti. Bölgenin asıl sahipleri olan Filistinliler kendi yurtlarından atılır oldular, kendi yurtlarında mülteci durumuna düştüler. Gazzeliler on yıllardır ülkelerinde kalan toprakları savunmaya çalışıyor. Siyonistler, Filistinlileri kendi vatanlarında esir etti. Onlara her türlü zulmü yaptı. En son 7 Ekim'de Siyonist İsrail vahşi ve gaddar yüzünü en acımasız bir şekilde gösterdi. Siyonist caniler vahşi bir şekilde Gazze'ye yönelik saldırılara başladı. Bugün 7 Ekim tam iki yıl oldu. Geçen 2 yılın ardından bebek çocuk kadın yaşlı demeden on binlerce Filistinli katledildi ve katledilmeye devam ediyor. Bu sayının 20 bini çocuk!
Dünyanın birçok yerinde Gazze'ye yapılan soykırım protesto ediliyor, yürüyüşler yapılıyor. Bir grup girişimci Gazze'ye yapılan soykırımı dünyaya bir kez daha duyurmak bu şehre yapılan ablukayı kırmak için irili ufaklı teknelerden oluşan ve Sumud filosu adı verilen filoyla Akdeniz'i boydan boya geçtiler. Zalim Siyonistler tarafından her gün öldürülen Gazzeli kardeşleri için ölümü göze alarak bu zor yolculuğu gerçekleştirdi. Ancak zalim katil barbar İsrail askerleri tarafından denizde esir alındı ve 3 gün boyunca hapse atarak türlü işkencelere maruz tutuldular.
1492'de onları gemiler göndererek zulümden kurtaranların torunlarını tekneleriyle esir alarak türlü işkenceler ettiler. Asırlar önce Osmanlı sayesinde canlarını kurtaranlar, asırlar sonra onları ölümden, yok olmaktan kurtaran Osmanlının varislerine türlü eziyeti reva gördüler. Sumud Filosundan olan ve esir alınan aktivistlerin anlattıkları Siyonist Yahudilerin insanlıktan nasiplerinin olmadıklarını, cani olduklarını tüm dünyaya bir kez daha gösterdiler.
Sumud filosu başardı. Bundan sonra sayıları yüzleri bulan gemilerle rotası Gazze olmak üzere Akdeniz'e açılacak. Siyonist İsrail bir gün elbette yıkılacak ve tarihin çöplüğüne atılacak ve lanetle anılacaklar. Eninde sonunda Gazze kurtulacak, Kudüs kurtulacak.
Ramazan Akbaş \ Timeturk