Son yıllarda ülkemizde savunma sanayii alanında baş döndürücü bir ilerleme sağlanıyor. Savunma sanayiinde yerlilik oranı yüzde 83'ü bulmuş durumda. Tarihimizde de milli ve yerli savunma sanayii kurmak için çabalayan girişimcilerimiz vardı. Onlardan birinden Şakir Zümre idi. Bu yazımızda onun silah ve mühimmat fabrikasından bahsedeceğim.
Şakir Zümre 1885'te Varna'da dünyaya geldi. İlköğrenim ve lise öğrenimini burada tamamladıktan sonra Cenevre Üniversitesinde hukuk tahsili gördü. O dönem dönem Birinci Dünya Savaşı yıllarıydı. Şakir Zümre Bulgar Meclisinde milletvekilliği yapıyordu. Bununla birlikte Şakir Bey İstiklal Mücadelesinde büyük destekler verdi ve İstiklal Madalyası kazandı. 1923'te Türkiye'ye yerleşen Şakir Bey 1930'da Haliç kıyısında Karaağaç mevkilisinde bulunan Tapa fabrikasının yerinde askeri mühimmat üretecek fabrikasını kurdu. Türkiye Sanayi Harbiye ve Madeniye Fabrikası adındaki fabrikasında milli ve yerli imkânlarla mühimmat ve silah üretilmekteydi. Burada yapılan üretim o dönem Türk ordusunun silah ve mühimmat ihtiyacını büyük ölçüde karşılıyordu. Bununla birlikte yine bu fabrikada el bombası, yangın bombaları, denizaltı bombalarının üretimi yapılıyordu. 100-300- 500 kiloluk uçak bombaları da imal edildi. Fabrika kendi alanında Türk ordusunun mühimmat ihtiyacını karşılamakla yetinmiyor o dönem çeşitli ülkelere de ihraç yapıyordu. İhracatın tutarı 1.5 milyonu bulmuştu.
Bu fabrika 1939 yılında başlayan ve 6 yıl devam eden II. Dünya Savaşı yıllarında ordumuzun mühimmat ve silah ihtiyaçlarını karşılamak için üretime son hızda devam ediyordu. Ancak savaş şartları hammadde bulmayı güçleştiriyordu. Bunun üzerine bir de teknik eksiklikler eklendi. Ancak bu fabrikaya en büyük darbe 1947'de Amerika'dan alınan Marshall yardımları oldu. Bu yardım kapsamında Amerika'dan hibe olarak birçok askeri araç gereç geldi. Tabi bu durum ayakta durmaya çalışan milli ve yerli savunma sanayiine büyük sekte vurdu.
Bundan sonra 1950 yılına gelindiğinde Amerika milli ve yerli savunma sanayii fabrikalarının kapatılmasını istedi. Böylelikle hükümetten gerekli desteği göremeyen ve sipariş alamayan Şakir Zümrenin fabrikası soba fabrikasına dönüştürüldü. Milli Bayramlarda yapılan resmigeçit törenlerinde milli ve yerli mühimmat ve silahların yerine sobalar sergilendi. Ne acı bir durum. Fabrikanın kurucusu Şakir Bey 1966'da vefat etti. Haliç kıyısında bulunan fabrikası da 1970'de kapatıldı. Milli Savunma Sanayiimizin öncüllerinden Şakir Zümre'yi rahmetle anıyorum.
Ramazan Akbaş \ Timeturk