Rahmetli Adnan Menderes'in ölüm yıldönümüne sayılı günler kala belki de çoğumuzun bilmediği bir olaydan bahsedeyim sizlere… 27 Mayıs Darbesinden sonra gerçekleşen 55'liler Vak'ası bir diğer adıyla Sivas Kampı. Vikipedi'ya bu olayı 27 Mayıs Darbesinden sonra doğu ve güneydoğudan seçilen 55 ağa, şeyh ve aşiret reisinin Batı Anadolu'ya sürgün edilmesi olarak tanımlar ve bu hareketin Kürtçülüğü kışkırttığı yönünde de bir ifadeye yer verilir. Bu olayı bizzat yaşamış bir ailenin üyesi olarak izin verin bir de ben sizlere anlatayım. Rahmetli dedem Hacı Reşit Çaçan bahsi geçen dönemde Ağrı Eleşkirt ilçesinin Demokrat Parti ilçe başkanı olup bölgenin de en önemli şahsiyetleri ve kanaat önderleri arasında yer almıştır. 1960 darbesinin ardından dönemin iktidarı tarafından bir yıl kalacağı Sivas Kampı'na sürgün edilir. Ertesinde de Çanakkale'ye… Varlıklı bir kişi olması münasebetiyle kendisine Ağrı'ya bir daha dönmemesi şartıyla Çanakkale'de, sahip olduğu köy ve toprağı kadar mal teklif edilmişse de kabul etmez. Bunun neticesinde uzun yıllar daha memleketine dönemez. Öyle ki sürgün hayatı boyunca Ağrı il sınırlarına girmesi dahi yasaklanır. Ailesi ve yakınlarını ancak Erzurum'a kadar gelerek görebilir. En nihayetinde çıkan af neticesinde geri döner Ağrı'ya... Türk Halk müziğinin bana kalırsa bir daha gelmeyecek bir ismi olan rahmetli amcam Burhan Çaçan kendisinin de vermiş olduğu bir röportajında babası Hacı Reşit Çaçan sürgüne gittiğinde 8 ya da 9 aylıktır ve babasını ancak 4 yaşında iken tanıyacaktır. Dedem Reşit Çaçan milli ve ahlaki değerlerine sahip çıkan gerçek bir vatansever ve tam anlamıyla bir toplum adamıydı. Bu uğurda da ağır bedeller ödemiştir. Sivas ve Çanakkale'ye sürgün edilişinin ardında yatan gerçek nedenler ise onun bu duruşu ve Demokrat Partili oluşudur. Benim açımdan 55'ler Vak'ası bir Kürt hareketi değildir. Bu olaya bu yaftayı yapıştıranların niyeti ortadadır. Tarih herkesin ağzından dinlenilecek kadar basit bir hadise değildir. Belge, tanık ve uzmanlaşmış kişiler olmadan yapılan yorumlara şüpheyle yaklaşılmalıdır.
55'ler olayı yakın tarihimizin en önemli hadiseleri içerisinde yer alır. 1960 darbesi ertesinde Yassıada'da savunma avukatlığı yapan Hüsamettin Cindoruk 55'liler olayının üzerinde yeteri kadar durulmadığından bahsederken bu hadise çözülürse eğer günümüzdeki Kürt-Türk çatışmasının arkasındaki nedenlerin de daha iyi anlaşılacağını belirtir.