Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birini teşkil eden Holokosttan herkesin ders almasının temenni edildiği belirtildi. Böyle bir vahşetin bir daha yaşanmaması ve bu akıl almaz cinayeti mümkün kılabilecek şartların tekrar ortaya çıkmaması için birlikte hareket edilmesinin gerekliliğinin vurgulandığı açıklamada, şöyle denildi:
"Bu sene 70'inci yıl dönümü idrak edilen bu özel gün vesilesiyle bir kez daha başta Yahudiler olmak üzere hayatını kaybeden milyonlarca masum insanı saygıyla anıyor, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Bununla birlikte insanlık dışı Nazi ideolojisine temel teşkil eden anti-semitizmin günümüzde de devam ettiğini müşahede ediyor, bu olguyla mücadelenin yılmadan sürdürülmesinin önemine inanıyoruz."
- Türkiye'nin tutumu -
Açıklamada, Türkiye'nin 2008'den itibaren "Uluslararası Holokost Anma İttifakı"nın (IHRA) faaliyetlerine gözlemci üye olarak iştirak ettiği anımsatılarak, bu kapsamda vatandaşların Holokost konusunda bilinçlendirilmesine yönelik çok sayıda etkinlik gerçekleştirildiği ve bu yöndeki çabaların çeşitli eğitim faaliyetleriyle desteklendiği kaydedildi.
Türkiye'nin Nazi rejimi tarafından uygulanan bu büyük zulme karşı durarak, savaşa girmemek için büyük çaba sarf ettiğinin belirtildiği açıklamada, Türkiye'nin Yahudilerin ayrımcılığa maruz kalmaya başladıkları 1930'lu yıllarda, Nazi yönetimindeki Almanya ve Avusturya'dan kaçan yüzlerce bilim insanı ve sanatçıya kapılarını açtığı vurgulandı. Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Türkiye'nin bilim hayatına ve yüksek öğrenimine önemli katkılar sağlamış olan bu kişileri bugün de hayırla yad ediyoruz. Türkiye, Holokost'un acımasızca uygulamaya konulduğu İkinci Dünya Savaşı yıllarında elden geldiğince masum insanlara yardımcı olmaya çalışmıştır. O dönemde bazı Avrupa ülkelerinde görev yapmakta olan diplomatlarımız büyük bir cesaret örneği sergileyerek, kayda değer sayıda insanı ölüm kamplarına götürülmekten kurtarmışlardır."
Açıklamada, Türkiye'nin uluslararası ilişkilerin daha insani bir temelde yürütülmesi gerektiğini savunduğu ve insani konularda daima ilkeli bir tutum benimsediği belirtilerek, Holokost da dahil olmak üzere insani meseleler karşısındaki duyarlılığını her vesileyle açıkça ortaya koyduğuna işaret edildi.
- Anma törenlerine Türkiye'den katılım -
"Uluslararası Holokost Anma Günü" vesilesiyle düzenlenen anma törenlerine Türkiye'den de üst düzeyde katılım olacak.
Bu çerçevede, Auschwitz-Birkenau ölüm kamplarında bugün düzenlenecek üst düzeyli anma töreninde Türkiye, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından temsil edilecek. Çavuşoğlu'nun heyetinde Türk Musevi cemaatinden yetkililer de yer alacak.
TBMM Başkanı Cemil Çiçek de Çek parlamentosu tarafından Avrupa Parlamentosu ile işbirliği içinde 26-27 Ocak'ta Prag'da düzenlenen Holokost anma etkinliklerine iştirak ederek, bu kapsamda düzenlenen uluslararası forumda konuşma yapmıştı.
Ayrıca, Türk Musevi cemaatinin organizasyonuyla son dört yıldır Türkiye'de çeşitli etkinliklerle anılmakta olan Holokost Anma Günü'nün 70'inci yıl dönümü vesilesiyle bu kez Ankara'da Bilkent Üniversitesi'nde TBMM Başkanı Çiçek'in katılımıyla etkinlik gerçekleştirilecek.
Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında, tüm bu etkinliklerin, Holokost ve diğer insani meseleler karşısındaki duyarlılığın artmasına vesile teşkil etmesi ve gelecekte benzer vahşetlerin bir daha tekerrür etmemesi dilendi.
Nazi rejimince Polonya topraklarında kurulan ve Holokost kapsamında en fazla insanın katledildiği ölüm kampları olan Auschwitz-Birkenau'nun kurtarıldığı 27 Ocak günü, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 2005 yılında alınan kararla, "Uluslararası Holokost Anma Günü" olarak tespit edilmişti.
