Bakan Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yağışların geçen yıl mart ayında kesildiğini bu yıl ise böyle bir kesilme yaşanmadığını, yağışlarda yıllar ortalamasının tutturulabileceğine inandıklarını dile getirdi. Geçen yıl az yağış gelmesinden dolayı doğalgazın, elektrik üretimindeki payının yüzde 43'ten yüzde 47'ye kadar yükseldiğini ifade eden Yıldız, şöyle konuştu:
"Geçen yıl bir kuraklık yılı yaşadık, her 7 yılda bir beklenen kuraklık rakamları yanıltmadı. Bu yıl mart ayı itibarıyla geçen yıla oranla yağışlar yüzde 30 daha fazla. Geçen yıl mart ayında aniden kesilmişti, bu yıl bir kesilme yok. Yağmurun yağdığı kadarını biz üretime çeviriyoruz. Yüzde 25-26 seviyesine çıkardığımız sudan elde ettiğimiz elektriğin oranı 2014'te yüzde 17'ye kadar düştü, bunu tekrar yüzde 24 seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz. Toplam maliyete baktığımızda EÜAŞ'ın maliyetini 2 kuruş daha etkileyebilecek bir sudan bahsediyoruz. 2014 yılında daha az su gelmesinden kaynaklanan 3,6 milyar dolarlık bir maliyet artışımız oldu. Bunu da vatandaşımıza bu şekliyle yine aktarmadık, kendi içimizde dengelemeye çalışıyoruz."
Yıldız amaçlarının, doğalgazın toplam elektrik üretimindeki payını orta ve uzun vadede yüzde 33 seviyesine kadar indirmek olduğunu ve bunun için de gerekli çalışmaların devam ettiğini aktardı.
- Petrol fiyatlarındaki düşüş
Ham petrol varil fiyatlarındaki düşüşün ülke üzerindeki ekonomik yansımaları ve fiyat öngörüsünün ne olduğu sorusuna ise Bakan Yıldız, fiyatların çok değişken olduğuna ve bu anlamda bir rakam vermenin sadece tahminden ibaret olacağına dikkati çekti. Ham petrol varil fiyatlarının çok ciddi bir sıçrama yapacağı kanaatinin sivil toplum örgütlerinde de kendilerinde de olmadığını aktaran Bakan Yıldız, "Bu Türkiye için olumlu bir durum. Türkiye tüketici ülke olduğu için ham petrol varil fiyatlarındaki düşüşten edilen kazanç 17 milyar dolar civarında bir rakama yaklaşacak ama dalgalanmalardan dolayı bu rakam 15 veya 14,5 milyar dolar seviyesini bulabilir. Fiyatlar çok oynak, İran ile Amerika'nın anlaşma haberinin ham petrol varil fiyatına yüzde 3,5 civarında etki ettiği bir sektördeyiz" diye konuştu.
Ham petrol varil fiyatındaki düşüşün benzin ve motorin fiyatlarındaki düşüş ile aynı oranda gerçekleşmediğinin altını çizen Yıldız, şunları kaydetti:
"Bize, 'siz düşen ham petrol fiyatlarını müşteriye yeterince yansıtmıyorsunuz' dendi. Biz de şunu söyledik; dünyada ham petrol fiyatlarının düşüşüyle motorin ve benzin fiyatlarının düşüşü aynı oranda gerçekleşmiyor. Hangi oranda düşmüşse aynı oranda biz yansıttık, aynen şu anda hangi oranda çıkmışsa onu yansıtmamız gibi. 13 Ocak'tan bu yana, 3 Nisan rakamları itibarıyla söylemek gerekirse, ham petrole yüzde 20'ler civarında zam geldi. Motorinle benzine de yüzde 20 civarında zam gelmesi lazım bu mantıkla ama hayır çünkü burada vergiler kısmı var, Akdeniz borsası ve Ceneva piyasası var. Şu anda benzine toplam yüzde 6, motorine de yüzde 2 civarında zam geldi. Şimdi diyebilir miyiz ham petrol fiyatları yüzde 20 arttı, o zaman motorin de o oranda artıralım."
Yıldız, yerli ekipman üreticilerinin, özellikle Çin'den güneş paneli ithalatına anti-damping uygulanmasına ilişkin, bu konudaki talepleri yanlış bulmadığını dile getirdi. Anti-dampingin, özellikle iç piyasada oluşturulacak haksız piyasadaki rekabetin önlenmesi adına yapılan bir işlem olduğunu vurgulayan Yıldız, "Bunu Amerika ve Avrupa Birliği üyesi ve başka bir kısım ülkeler yapıyorlar. Dünya Ticaret örgütünün de yasal gördüğü bir işlem. Bizim bazı yerli ürettiğimiz ürünlerin o ülkenin millileşen bütün yapısına karşı gösterilmesi gereken bir hürmet ve saygıdır" ifadelerini kullandı.