Akgün, yazılı açıklamasında deniz bisikletlerinin hukuki bir dayanağının olmadığını belirtti.
Bu konuda sorumluluğun kimde olduğunun bilinmediğine değinin Akgün, "Bisikletleri hemen toplatıyoruz ve yasaklıyoruz. Çünkü bunun bir hukuku yok, yetki, denetim, sorumluluk kimde belli değil. Biz üzerimizi düşen sorumluluğu alarak, hukuki karmaşa giderilinceye kadar Büyükçekmece'de deniz bisikletlerini yasaklıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Geçen yıllarda da benzer acı olayların yaşandığını anımsatan Akgün, şunları kaydetti:
"Yasada boşluklar var, hukuki karmaşa var. Denetim ve yetkinin kimde olduğu tam belli değil. Teknik donanımları ne kadar elverişli, ne kadar dayanıklı bunun ölçümü yok. Hukuki boşluktan yararlanan kişiler bu işi yapıyor. Kimin kiraladığına bakmadan insanlara araç kiralıyor. Yüzme bilmeden ya da denizi iyi tanımadan bu araçlar kiralanmamalı. Bunun bir kuralı ve denetimi olması gerekiyor. Konu ile ilgili bütün kurum ve kuruluşlar bir araya gelmeli ve ortak karar almalı. Yasal boşluk varsa o da giderilmeli. Sahillerimizde denize giren, tatil yapan insanlarımızın hayatı tehlitekeye atılamaz."
-Olayda ihmal iddiası
Kaybolanlardan Serdar ve Doğan Demir'in kuzeni Bilal Altıntop, aramaların gönüllüler tarafından devam ettiği Parkköy sahilinde gazetecilere yaptığı açıklamada, olayda ihmalin olduğunu savundu.
Altıntop, deniz bisikleti kiralayan kişinin olaydan çok sonra güvenlik güçlerine durumu haber verdiğini öne sürerek, bu kişinin şikayetinin sadece deniz bisikletinin çalındığı yönünde olduğunu iddia etti.
Bu arada, kaybolan 5 kişinin yakınlarının Kumburgaz Polis Merkezi önündeki bekleyişleri devam ederken, Parkköy civarında vatandaşlarca oluşturulan gönüllü ekiplerin de arama çalışmaları sürüyor.
Serdar Demir ve Doğan Demir kardeşler ile arkadaşları Yusuf Büyükizgi, Şükrü Kahraman ve Mikail Çelik, 17 Ağustos Pazar günü saat 14.00 sıralarında Kumburgaz sahilinden deniz bisikleti ile açılmış ve kendilerinden bir daha haber alınamamıştı.