Davutoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu'nda yaptığı konuşmada, bazı mekanların insanların kendisini çektiğini belirterek, "Trabzon böyle mekanlardan bir tanesi. Trabzon şehzadeler ve fetih diyarı. Trabzon duruşu ve tutumuyla, tarihiyle her şeyi ile bizim kültürümüzü yansıtır" diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kimliğiyle, duruşuyla birçok şeyi temsil ettiğini belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:
"12 yıl öncesine kadar temsil etmediği, edemediği birçok değeri şu anda Türkiye Cumhuriyeti devleti, onun cumhurbaşkanı ve hükümeti temsil ediyor. Dünyanın neresine gidilirse gidilsin, bize muhalefet edenler dahil, şöyle bir Gazze sokaklarına girseler görecekler ki sarıldıkları her insan, onların Türk olduğunu gördükten sonra bağırlarına basarak, siyasi kimliğini sormadan diyecekler ki 'Allah Türkiye'den ve Erdoğan'dan razı olsun.' Gazze olayları sırasında Cumhuriyet Halk Partisi, Gazze'ye gitme talebinde bulundu. Önce bunu bazı arkadaşlar yadırgadı. Ama keşke gitsinler ve görsünler ki Gazze'nin her sokağında Türk bayrağı var. Gazze'nin her evinde o yaşlarda doğmuşsa erkek çocukların bir tanesinin adı mutlaka 'Tayyip'. Ortadoğu'ya tahkir edici bakan zihniyet ve gitsin ve görsün ki bu toprakların her birinde Türkiye'ye ve Türklere saygı var, büyük bir beklenti var. Başları daraldığında dönüp, namaz kılmak için Kabe'ye dönerler, bir şey talep etmek istediklerinde de Anadolu'ya, İstanbul'a, Ankara'ya dönerler. Biz, bize dönen herkesi, kimliğine, etnisitesine, mezhebine bakmadan yardım etmeyi, tarihi bir borç biliriz. Devlet geleneğimizin borcu biliriz."
Davutoğlu, 10 Ağustos akşamı Kırgızistan Cumhurbaşkanı'nın, Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile balkondan halka hitap ettiğini de anımsatarak, şunları kaydetti:
"Kırgızistan Cumhurbaşkanı, konuşmasında Türkiye'den beklentilerini söyledi ve 'Bu seçim zaferi sadece sizin değil, bizim de zaferimiz' dedi. Kırgızistan, 4 sene önce iç savaş eşiğine gelmişken elimizi uzatıp, o şartlardan çıkmaları için her şeyimizi ortaya koyduğumuz Kırgızistan. Şimdi birileri, 'Gazze'ye gösterdiğiniz hassasiyeti Türkmenlere veya Orta Asya'ya göstermiyorsunuz' diyenlerin kulaklarına küpe olsun diye söylüyorum. Biz kimin derdine derman olabileceksek Allah rızası için ve devleti aliyyeden beri gelen devlet tecrübemiz için onların kimliklerine etnisitesine, kanına, rengine bakmayız, bütün gücümüzle yardıma koşarız."
4 yıl önce Afganistan ziyaretinde yaşadıklarını anlatan Davutoğlu, "Hazreti Mevlana'nın diyarı, Belh Valisi bizi karşıladı. Selamlaştıktan sonra, başladı saymaya, okul lazım, park lazım, hastane lazım. İhtiyaçları saydı. Tek tek bunların yerine getirilmesi talimatı verdim. Çıkarken bir gazeteci dedi ki 'Sayın bakanım o kadar rahat istiyor ki gören de Belh Valisi değil Konya Valisi zannedecek'. Şöyle bir düşünün bir adam bir devlet eğer Anadolu'da ise İstanbul'u mekan edinmişse ona acziyet yakışmaz. Ondan istenir, o istemez. Böyle bir tarihi sorumluluk üstlendik gidiyoruz. Önümüze engeller çıkaracaklar, çıkardılar. Geçen yıl bu engellerle boğuştuk. Bir engel çıktığında sığınacağımız iki yer var birisi Rabbimiz, seccadeye kapanırız ona sığınırız, biri de milletimiz" diye konuştu.
"Öyle bir güç ve kuvveti elimizde tutalım ki onu merhametle, şefkatle ve kudretle kullanalım" diyen Davutoğlu, "Şefkati olmayan devletin kudreti olursa zalimleşir. Ama bir devletin ya da milletin şefkati var da kudreti yoksa o zaman da acizleşir. Biz öyle bir devlet hayal etmeliyiz ki hem kudretli olsun hem şefkatli olsun" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, geçtiğimiz yıl bir takım zorluklarla karşılaştıklarını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yıl sizin desteğiniz ile bütün zorlukları aşacağımız kararlılığını gösterdik. Zorluklarla karşılaştığımızda döndü Sayın Cumhurbaşkanımız, milletin sinesine gittik. 30 Mart'ta da millete sığındık. Bizim gidip de yardım isteyecek güç odaklarımız yok. Hakkımızda hüküm verip de kampanya yürütenlere karşı da özür dileyecek halimiz yok. 30 Mart'ta da ilk büyük mesajı millet verdi ve dedi ki 'ben son 12 yılda bu devlete izzet ve onur kazandırmış bu kadroların arkasındayım.' Aynı millet 10 Ağustos'da dedi ki 'hakkında kim ne kampanya yürütürse yürütsün, kim ne spekülasyon yaparsa yapsın, kim ne kumpas kurarsa kursun ben devletin başına Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı istiyorum. Çünkü o beni en güzel şekilde temsil eder.' Onun için Türkiye geleceğe istikrar ve güvenle bakıyor."
Davutoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediyesine girişinde, "Başbakan Davutoğlu" ve "Vatana millete hayırlı olsun" sloganlarıyla karşılandı.
