Alınan bilgiye göre Irak ordusunun çekilmesinin ardından Musul, Diyala, Anbar, Selahaddin ve Telafer ile Kerkük'ün bazı köylerini ele geçiren IŞİD militanları, Kürtlerin yeni komşusu oldu. Kürt bölgesinin, merkezi Irak hükümetiyle sınırı 15 kilometreye düşerken, IŞİD ile 1050 kilometrelik bir sınır hattı oluştu.
IKBY hükümeti, IŞİD kontrolündeki bölgelerden gelecek saldırılardan korunmak için sınır hattı boyunca hendek kazma çalışması başlattı. İş makinaları, peşmergenin sıkı güvenliği altında Erbil-Musul sınırı ile Kerkük ve Duhok etrafına derinliği 2-3 metreyi bulan hendekler kazıyor. IŞİD'den gelecek terör saldırılarına karşı hazırlanan hendekler, aynı zamanda peşmerge mevzisi olarak kullanılacak.
Yaver: "Amaç güvenliği ve asayişi sağlamak"
IKBY Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cebbar Yaver, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Kürdistan bölgesine yönelik terörist saldırıları engellemek, güvenlik ve asayişi sağlamak için bütün sınır hattında hendekler kazıyoruz. Bu sınırın uzunluğu 1050 kilometredir" dedi.
Hendeklerin yanı sıra tel örgü de çekeceklerini aktaran Yaver, izole bir bölge oluşturmadıklarını sadece IŞİD'den gelecek muhtemel saldırılara karşı halklarını güvene almak için böyle bir çalışma başlattıklarını söyledi. Yaver, Sünni bölgelerden kaçan insanlara, Kürt bölgesi topraklarının yine açık olacağını, sığınmacıların hendek engeline takılmayacağı bilgisini verdi.
Hendek bölgeleri
Yaver, peşmergenin savunma hattının, aynı zamanda Irak-Suriye sınır kapısı olan Musul'un Rabia ilçesinden başladığını, Zumar, Şeyhan, Bertille, Başika ve Hamdaniye ile devam ettiğini kaydetti. Mahmur ve Güver ilçeleri ile Kerkük'ün Dubiz ve Tazehurmatu nahiyeleri ve Selahaddin'e bağlı Tuzhurmatu ilçelerinin de peşmerge kontrolünde olduğunu aktaran Yaver, Kifri, Karatepe, Celavla ve İran hududuna kadar toplamda 1050 kilometrelik sınırda Kürdistan bölgesini savunduklarını bildirdi.
"IŞİD'de anlaşmazlıklar baş gösterdi"
IŞİD'in yavaş yavaş çökeceğine işaret eden Yaver, "Irak ordusundan kalan bütün ağır silahlar, IŞİD'in eline geçti. Roket, füze ve uzun menzilli ağır silahları var. Ancak son aldığımız bilgilere göre, kendi aralarında ciddi anlaşmazlıklar baş göstermiş. Öncü Aşiret Savaşçıları ile IŞİD arasında Havice bölgesinde çatışma çıktığını ve IŞİD'in bir komutanının öldüğü bilgisini aldık. IŞİD'in ele geçirdiği bölgelerde yavaş yavaş zayıflayacağını ve çekileceğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Örgütün, Musul'u beklemediği bir şekilde ele geçirdiğini anlatan Yaver, şöyle konuştu:
"IŞİD'in militan sayısı, Musul'a gelirken 2 bini geçmiyordu. Planları bütün bölgeleri ele geçirmek değildi. Sadece Baduş Hapishanesi'ndeki El Kaide militanlarını kurtarmayı hedefliyorlardı. Zira oradaki tutukluların bir kısmı idamı bekliyordu. Ancak o bölgelerde Irak hükümetine büyük bir tepki vardı. Irak ordusu da savunmayı göze alamayınca Musul'u kolayca ele geçirdiler. IŞİD'in silahlı gücü, Musul, Anbar, Diyala Tikrit ve Kerkük'teki bütün güçlerin yüzde 10'u bile değildir. Diğerleri aşiret savaşçıları ve başka örgütlerdir. Bütün bölgelerdeki sayıları 10 bini geçmez."
Peşmergenin personel ve silah gücüyle ilgili soru üzerine askeri kurumların, personel sayısını ve silah durumunu açıklamadıklarını ifade eden Yaver, "Bizim de askerlerimiz ve silahlarımız var. Ancak savunma, silahlarla ve asker sayısıyla ilgili değildir, cesaret ve kabiliyetle alakalıdır. Kürdistan halkı, tattığı bu özgürlükten sonra dışarıdan gelecek saldırılara izin vermez ve kahramanca çarpışır" dedi.
Ölü ve yaralı peşmerge sayısı hakkında da rakam vermediklerine değinen Yaver, Irak ordusundan ayrılan askerlerin ve isteyen gönüllülerin, Süleymaniye, Kerkük, Erbil ve Duhok'ta kurdukları gönüllüler merkezine gidip, peşmerge olabileceğini dile getirdi.
"Ya Maliki'nin gidişi ya da Kürdistan'ın bağımsızlığı"
Irak'taki siyasi gelişmeleri de değerlendiren Yaver, "Nuri Maliki'nin üçüncü dönemi, Kürtlerin kırmızı çizgisidir. Bunu Kürdistan Bölge Başkanı ve siyasileri de açıkça ifade ettiler. Şayet onun dışında başka biri aday olursa, her türlü seçeneğe açığız. Kürtlerin bu anlamda bir rezervi yok. Amerika'ya şayet Maliki gitmezse, siyasi sürece dahil olmayacağımızı bildirdik. Ya Maliki'nin gidişi ya da Kürdistan'ın bağımsızlığı. Bu konuda geri adım atmamız söz konusu olamaz" şeklinde konuştu.
