Demirtaş, Şişli Kent Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantıda, İstanbul'daki seçim kampanyasında çalışacak gönüllülerle bir araya geldi.
Selahattin Demirtaş konuşmasının başında ölüm yıl dönümleri olan eski Halkın Emek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın ile Gezi olaylarında hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz rahmetle andığını söyledi.
Korkmaz ile ilgili davada yol kat edilemediğini ifade eden Demirtaş, son birkaç gündür özellikle İsrail'in Filistin topraklarındaki sivil yerleşim yerlerini bombaladığını anımsattı. Demirtaş, "Bu saldırıların bir an önce durdurulması ve mazlum Filistin halkının özgürlüğüne kavuşması dileğiyle saldırıyı kınıyorum" diye konuştu.
Esenyurt'ta Caferi inancına sahip halkın inanç merkezi olan caminin kundaklandığını anlatan Demirtaş, "Özellikle Suriye'de, Irak'ta yaşanan mezhep savaşı ve katliamların Türkiye'de sahnelenmek istendiğine dair ciddi ve kaygı verici bir işaret olarak gördüğümüz bu saldırıyı da kınadığımı belirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Demirtaş, önemli bir seçim çalışması yürüteceklerini, salona sığmayan onbinlerin, milyonların alın teriyle bir çaba ortaya koyacaklarını belirten Demirtaş, bu salonda başlatılacak kampanyayı, her toplumsal kesimin, bireyin yanında olarak, gerçek bir halk kampanyasına dönüştüreceklerini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı seçimi yarışına koltuk sevdası, başkanlık hayalleriyle girmediklerini ifade eden Demirtaş, özlemlerinin barışa, özgürlüğe, emeğin sömürülmediği, çocuklara tecavüz edilmediği bir ülkede bütün kimliklerin, inançların, dillerin eşit ve onurluca yaşama hayaline dair olduğunu kaydetti.
"Cumhurbaşkanlığı kampanyasında bu hayalleri ve özlemleri görünebilir hale getirebilirsek, cumhurbaşkanı olmak isteyen halkın gerçek çalışmasıyla kazanan biz olacağız" diyen Demirtaş, hizmetçi devlet ve büyük halk ile demokrasi anlayışını oturtacaklarını dile getirdi.
- "Halk olarak biz kendimizi yönetebiliriz"
Demirtaş, "halka kin, nefret kusan, toplumun belli kesimlerine düşmanca tavırlar, tutumlar sergileyen devlet" görmek istemediklerini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz buna mecbur değiliz. Yaşam tarzımızı kendisi açısından tehdit olarak gören bir devlet istemiyoruz. Bunu değiştirebiliriz. İşte cumhurbaşkanlığı seçimi bunun en büyük fırsatıdır. 'Bize hakaret etsin' diye parayla adam mı tuttuk? Mecbur muyuz? Değiştirebiliriz. Güç elimizde. Halk olarak biz kendimizi yönetebiliriz. En otoriter, en despot krallara bile haddini bildiren gerçek güç; halk gücüdür. Bu yarışta özgücümüzle alın terimizle bütün o şaşalı kampanyaları altüst edecek, gerçek bir halk iradesini ortaya çıkaracağız. Siz bunu yapacaksınız. Ben sadece bütün bu iradenin görünen somut ismiyim. Aslında seçime hep birlikte giriyoruz. Bir tarafta o iki aday, bir tarafta milyonlar. Oy pusulasında sadece benim ismin hepinizi temsilen yazılmış olacak. Ben sizi kurtarmak üzere özel olarak gönderilmiş bir aday değilim. Bunu söyleyen herkes yalan söylüyordur. Kim ki 'Ben bu toplumu tek başıma kurtarabilirim' diyorsa ondan korkun. Biz sadece toplumun ve halkın kendini yönetebileceği, kurtarabileceği yolun sadece küçük bir noktasını açabiliriz."
"Seçim yarışının antidemokratik, eşitsiz ve ayrımcı" olduğunu, TRT'nin de aralarında bulunduğu bazı medya organlarının ayrımcı bir tutum sergilediğini savunan Demirtaş, ezilenlerin ortak iradesini bir çatıda toplama fırsatı yakaladıklarını anlattı. Demirtaş, herkesin sandığa gidip oyunu kullanması ve bunun için çalışmalar yürütülmesi gerektiğini belirterek, sandığı da örgütleyerek oylarına sahip çıkacaklarını kaydetti.
Seçilecek kişinin halkın başkanı olduğunu ifade eden Demirtaş, "Kedilerin sandığa müdahale etmesini istemiyorsak, halkın oyuna sahip çıkacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı adayı Demirtaş, seslerini halka kendi imkanlarıyla duyurmaya çalışacaklarını ifade ederek, şunları söyledi:
"Devlet olanaklarını sınırsızca, sorumsuzca kullanacaklar. Cumhurbaşkanı adayıdırlar ama göreceksiniz valiler, kaymakamlar, emniyet onun için çalışacak, sosyal yardımlar onun için dağıtılacak. Holdingler, para babaları O Çankaya'ya çıksın diye servetlerini yollara dökecek. Ama arkalarında olmayan tek şey var; gerçek inanç, gerçek iman gücü, inanarak çalışmak. O da bizde var. Bu güç gerçek halk iktidarını yaratacak. Biz zoru başaracağız. Adil bir cumhurbaşkanlığının, yönetimin, halk başkanlığının nasıl olması gerektiğini bu süre zarfında bütün Türkiye halklarına göstereceğiz.
Selahattin Demiştaş, adaylar arasında kadın bulunmamasının büyük eksiklik olduğunu belirterek, kadınlara şöyle seslendi:
"Kadınlardan bu kampanyada da öncülük yapmalarını rica ediyorum. Bu öncülük Türkiye'nin kaderini belirleyecek. Bu seçim sizin seçiminiz. Tarlada, fabrikada, atölyede, büroda, emeği sömürülen kadınlar sizler seçeceksiniz. İlk defa bu kadar yakınsınız. Asla unutmayın ki, kim sizi doğru temsil edecekse kim sizin bu horlanan kimliğinize merhem çalma iddiasındaysa en azından yürüdüğünüz özgürlük yolunda size yoldaş olma iddiasındaysa hangi çizgi size bu umudu fısıldıyorsa ondan yana tercihinizi kullanın. Siz cumhurbaşkanını belirleyeceksiniz. Mühür sizin elinizde. Asla unutmayın güç aslında sizde. Sizi yok sayan insan yerine bile koymayan, sadece çocuk yapma makinesi olarak gören, sokaklarda katledilebilecek, cenazesine bile sahip çıkılmayacak yaratıklar olarak görenlere asla tenazzül etmeyin."
Toplantı sırasında bir grup kadın, Demirtaş'ın resmini taşıyarak üzerinde Ermenice "Selo Can Seni Çok seviyoruz İlerici Ermeni Kadınlar" yazılı pankart açtı.
- İmralı'ya giden heyet
Cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir gazetecinin "HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana İmralı Adası'na gitti. Görüşmenin içeriğine ilişkin bilgi verir misiniz?" sorusu üzerine, "Döndüklerinde ancak kendileri açıklama yaparsa bizler de görüşmenin mahiyetini ve mesajlarını almış olacağız" dedi.
Görüşmenin çözüm paketiyle ilgili olup olmadığına ilişkin soruyu Demirtaş, "Şüphesiz. Dışarıdaki gelişmelerle doğrudan bağlantılı bir toplantı olur, diye düşünüyorum. Ama içeriğine dair bir şey söylemem mümkün değil. Kehanet yeteneğim yok. Arkadaşlar döndüğünde bakacağız. Arkadaşlarımız kendi çalışmalarını kendisi yürütüyor. Kampanya çalışmalarında olduğum için döndüklerinde ne konuşulduğunu hep birlikte öğrenmiş olacağız" diye cevapladı.
"Sizin gitme durumunuz var mı?" sorusuna Demirtaş, "Yok" karşılığını verdi.