Dolar

34,9537

Euro

36,5906

Altın

3.022,91

Bist

10.058,63

'Batı’nın zehirlediği elitlerden değilseniz ABD’nin yaptıklarına şaşırmazsınız'

Prof. Dr. Bobby Salman Sayyid 'Batı'nın zehirlediği elitlerden değilseniz, ABD’nin aldığı kararlara şaşırmazsınız' dedi.

7 Yıl Önce Güncellendi

2018-02-12 10:05:43

'Batı’nın zehirlediği elitlerden değilseniz ABD’nin yaptıklarına şaşırmazsınız'

Güney Afrika'nın idari başkenti Pretoria'da bulunan Leeds Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bobby Salman Sayyid, Star Gazetesi'nden Halime Kökçe'ye konuştu.

Sayyid, ABD'nin Kudüs kararını değerlendirerek "Batı'nın zehirlediği elitlerden değilseniz, ABD'nin aldığı kararlara şaşırmazsınız. ABD'ye göre BM, ABD'nin çıkarlarına hizmet etmek ve onları kontrol etmek için vardır zaten" dedi.

İşte o röportajın ilgili kısmı:

ABD'NİN GÜCÜ AZALIYOR, BU FIRSATA DÖNÜŞTÜRÜLMELİ

Amerika'nın etkin gücünün bölgede azalıyor olması bölgedeki diğer jeopolitik aktörlerin adalet ve özgürlük temelleri üzerine kurulu çoğul, müreffeh ve barışçıl bir uluslararası sistem kurmaları için bir fırsat ortaya çıkarıyor... Mevcut durumu avantaja çevirmek için en azından Müslümanların mezhepsel veya milliyetçi düşüncelerle değil de ümmet bilinciyle bir ortak ses oluşturmasından geçiyor.

Bugün Kudüs sorununun aldığı biçim ve bir türlü çözülemeyişinin sebebi bu mu sizce?

Büyük bir İslami gücünün olmaması evet, büyük bir problem. Bu problemin çözülmesi için milliyetçi düşüncelerin ümmet bilincine dönüştürülmesi gerekiyor. Osmanlı Devleti bir çok başarıya imza atmış olmasına rağmen, Osmanlıcılığın milliyetçilik üzerine bir maske olarak kullanılmadığından da emin olmak gerekiyor. Osmanlı geçmişini milliyetçi bir şekilde okumak hem anakronik hem de üretken olmayan bir yaklaşım. Müslümanların karşı karşıya kaldıkları görev daha iyi bir gelecek inşa etmektir. Osmanlı ya da Safevi ya da Babür İmparatorluğu ya da Abbasi ya da Emevi ya da Sokoto geçmişini geri getirmeye çalışmak bu umutları tatmin edemez.

100220181215071598669_2-41

İslam işbirliği Teşkilatı'nın böyle bir işlevi olabilir mi?

İslam İşbirliği Teşkilatı şubeleri uluslararası düzeyde Müslüman bilincinin oluşturulmasında ve desteklenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bununla birlikte, bütün olarak örgüt, Müslüman ümmeti temsil etmek için uygun değildir. Müslüman temsilciliği için bir platform haline gelmeyi bir kenara bırakın, halklarına hizmet etme taahhüdüne sahip olmayan devletler tarafından kontrol edilmektedir. İİT, kökten reform yapılmadıkça, ümmet için umutların öleceği bir yer olarak kalacaktır. Oyların, üyelerinin nüfusu ile orantılı olduğu bir ümmet meclisi, çoğu durumda pek çok hükümetten daha ileri düzeyde olan Müslüman kamuoyunun taleplerini şekillendiren temsilci kurumlara sahip olmanın bir yolu olacaktır.

"ABD'NİN YAPTIKLARI ŞAŞIRILACAK ŞEYLER DEĞİL"

ABD'nin verdiği Kudüs kararı BM'nin Kudüs müktesebatına aykırı. ABD BM'ye rağmen nasıl böyle bir karar verebiliyor?

Batı'nın zehirlediği elitlerden değilseniz, ABD'nin aldığı kararlara şaşırmazsınız. ABD'ye göre BM, ABD'nin çıkarlarına hizmet etmek ve onları kontrol etmek için vardır zaten.

ABD hegemonyası İslam dünyasında birlik olma imkanını ortadan kaldırmak üzere mi işliyor?

Müslümanların birlikteliği İslamofobiyi yenmek için gereklidir. Müslümanların birbirleriyle iyi geçinmesi yada, liderlerin sembollerle dolu boş konuşmalar yapması değil önce İslamofobinin global bir sorun olduğunu anlaşılmalıdır. İslamofobi Müslümanların Müslümanlar olarak var olması için bir tehdittir. İslamofobi, dünyanın birçok yerinde hükümet ideolojilerinin yaşamsal bir bileşenidir. Şu anda aktif bir soykırım Arakan Müslümanlarına karşı işleniyor. Toplu cinayet ve tecavüzü haklı kılmak için kullanılan dil ve sebeplerin çoğu, Müslümanların ABD'ye gitmesini yasaklamak isteyen bir aileden geliyor. Bu aile, Müslüman öğrencilerin eteklerinin çok uzun olmaması gerektiğini söyluyor ve “Ilımlı Müslümanlığı” Müslümanların inançlarını yerine getirmemek ve haklarını kullanmaktan alıkoymak için kullanıyor.

Bugün büyük güçlerin hiçbiri Müslüman entegrasyonu ya da koordinasyonu istemiyor. Sadece ABD değil, Rusya ve Çin de istemiyor. Bütün bu ülkeler yerinde duramayan Müslüman bir nüfusa sahip olduğu için Müslüman birliği fikrini rahatsız edici buluyor. Ama gerçek ve anlamlı bir şey olursa bunu kabul etmeyi de öğrenebilirler. Müslüman birliğin arayışının etkili olması için somutlaştırılması gerekir. Özet olarak Müslüman birliği hakkında konuşmayalım, ancak ‘Müslüman Birliğini' bir rüya olmaktan çıkartacak olan şey ne tür kurumsal, kültürel, sosyal ve ekonomik düzenlemelerin yapılacağıyla ilgilidir.

 

SON VİDEO HABER

Polis memuru, ölümüne neden olduğu gencin ailesinden af diledi

Haber Ara