Biyelina şehri yakınlarında, "Semberiya" firmasına ait buğday ambarında 1 Nisan 1992 tarihinde açılan toplama kampı, savaşı sona erdiren Dayton Barış Antlaşmasının imzalanmasının ardından, 1996 yılı ocak ayında kapatıldı.
Yaklaşık dört yıl boyunca açık kalan toplama kampında, çoğu Biyelina ve Yanya şehirlerinden 4 bine yakın "Sırp olmayan" sivil esir tutuldu, çeşitli işkencelere maruz kaldı, katledildi.
Biyelina-Yanya Toplama Kampı Mağdurları Derneği Başkanı Mehmed Ceziç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ailesi ile birlikte Tuzla şehrine kaçmak isterken Sırplara esir düştüğünü ve Batkoviç Toplama Kampı'na getirildiğini söyledi.
Batkoviç'te çok sayıda sivilin öldürüldüğüne işaret eden Ceziç, "Sadece 80 esir, siper kazarken canlı kalkan olarak kullanıldı ve böyle hayatlarını kaybetti. Toplama kampında en çok Manyaça, Priyedor, Sanski Most ve Kozarats'tan getirilenler öldürüldü" diye konuştu.
Ceziç, Batkoviç'te yapılanlar nedeniyle hiç kimsenin hüküm giymediğine dikkati çekerek, Biyelina Mahkemesi'nde "sivillere yönelik katliam yapmak" iddiasıyla Petar Dimitroviç, Coke Payiç, Corce Krstiç ve Lyubomir Mişiç'in yargılanmalarına hala devam edildiğine dikkati çekti.
- "Kampa her gün yeni esirler getiriliyordu"
Dernek üyelerinden Paşaga Gradaşçeviç de 1994 yılının temmuz ayında, Yanya'dan birkaç zengin ve eğitimli gençle birlikte esir alınıp kampa getirildiğini anlatarak, kampa her gün onlarca yeni esirin getirildiğini söyledi.
Kendisini ve beraberindekileri Yanya şehir merkezinde Sırp polisi tarafından esir aldığını belirten Gradaşçeviç, "Aralarından birini tanıyordum. Onlara kimliğimi ve hangi kurumda çalıştığıma dair belgeleri gösterdim. Bana bir şeyler daha soracaklarını, onlarla gitmem gerektiğini ama kısa süre içinde geri dönebileceğimi söylediler. Sonra beni, içinde 10-15 kişinin bulunduğu bir kamyona bindirdiler" ifadesini kullandı.
Batkoviç Toplama Kampı'nın bulunduğu ambarlar, bugün yeniden buğday deposu olarak kullanılıyor. Bosna Hersek'te geçen yıl meydana gelen sel felaketinin izleri, kampın duvarlarında hala görülürken, çok sayıda sivilin öldürülmesi nedeniyle geçmiş yıllarda duvarlardaki kan izleri ise zaman içerisinde temizlendi.
