Demirtaş, partisinin Rixos Otel'de düzenlenen il kongresinde, iktidara aday olanların kendisini doğru sorgulamazsa başarılı olamayacağını söyledi.
Türkiye'yi halkların cehennemine çevirmek istemeyenlerin, birbirinden nefret eden, korkan, kaygılanan kimlikler mezarlığına dönüştürmek isteyenlere karşı mutlaka adil bir barışı, eşitlikçi bir kardeşliği sağlamak zorunda olduklarını ifade eden Demirtaş, en büyük misyonlarının, kendileri açısından ülkeye sunacakları en büyük armağanın bu olacağını anlattı.
Demirtaş, toplumda her zamankinden fazla, giderek artan bir nefret duygusu olduğunu ileri sürerek, "İnsanlar birbirini giderek daha fazla ötekileştiriyorlar. Daha fazla birbirinden korkar hale geliyorlar. Bu kadar öfkenin, bu kadar ön yargının olduğu bir toplumda insanların birbirinden korkmadığı, kaygı duymadığı, 'mezhebi, inancı, kimliği farklıdır' diye nefret etmediği bir toplumu inşa edemezsek, Allah korusun bizi Suriye'de olduğu gibi bir cehenneme çevirirler" diye konuştu.
- Annelere seslendi
Tüm sorunların çözülebilmesi ve insanların bir arada kardeşçe yaşayabilmesi için politika ürettiklerini dile getiren Demirtaş, şöyle devam etti:
"Birileri ısrarla 'ya tek olacaksınız ya da ben sizi bu topraklarda yaşatmam' diyerek inkarı, sürgünü ve asimilasyonu dayatarak, bir kez daha o kapalı politikalarla bizi karşı karşıya bırakmak istiyor. Mesele tüm bunları kardeşçe, eşitçe nasıl bir arada yaşatacağız meselesidir. Derdimiz odur. Kimse kendini inkar etmeden, hiç kimse yaşadığı devletinden korkmadan, inancını saklama gereği duymadan özgürce bu topraklarda yaşasın istiyoruz. Kadınlar, eğer ülkeye barış gelecekse bunu siz sağlayabilirsiniz. Bu ancak anaların ellerindedir. Kadınlar, onların duaları olmadan, onlar hakkını helal etmeden, bu ülkeye barış gelmez. En çok hakkı yenenler, en çok zulüm görenler, evlatları elinden alınıp öldürülenler onlardır. Evlatları elinden alınıp zindanlara konulan, evlatları işkencelerde, sürgünlerde acı çektirilen onlardır. Her şeye rağmen 'barış, kardeşlik' diyerek yüreği atanlar da onlardır. Türk, Kürt anaları, asker anası, polis anası, bu savaşta yaşamını yitirmiş her evladın anası... Bu analar hakkını helal etmedikçe bu ülkeye barış gelmez. Kadınlar barışa öncülük yapmadıkça bu ülkeye kardeşlik gelmez."
- Muhalefeti ve milli yası eleştirdi
Demirtaş, bazı partilerin sadece muhalefet olmak için kurulduğunu, kendilerine iktidar teslim edilse dahi bu partilerin korkup kaçacağını öne sürdü.
Bu partilerin yıllarca muhalefet partisi olsa dahi itirazları ve şikayetlerinin olmayacağını savunan Demirtaş, kendi partilerinin sadece muhalefet yapmak için kurulmadığını kaydetti.
Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz el-Suud'un vefatı sebebiyle ilan edilen milli yası eleştiren Demirtaş, "Suudi topraklarında kutsallarımız var. Hazreti Peygamber Efendimiz'in emanetleri var. O kutsallar elbette İslam aleminin değerleridir fakat 'o kutsallar o topraklardadır' diye Suudi Kralı da altından sarayda oturan da kutsal mıdır kardeşim? İsmi Suudi Kralı diye biz de onu kutsal mı sayacağız. Bir ülkeden diğer ülkeye 48 uçakla gidiyor bunlar. Gittikleri her yere tüm lüksleriyle gidiyor" ifadesini kullandı.
Kongre çıkışında gazetecilerin, kendisinin İstanbul birinci bölgeden aday olacağı yönündeki iddiaları sorması üzerine Demirtaş, "Bunların hiçbiri tartışılmadı. Adaylar başvursun, değerlendireceğiz. 'Şu şuradan adaydır' demek için henüz çok erken. Doğusu batısı yok. Herkes her yerden aday olabilir" cevabını verdi.
Kongreye HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile partililer de katıldı.
