Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İrfan Şencan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de artık kan ve kan bileşenlerinin Türk Kızılayı tarafından temin edildiğini belirterek, kandan plazmanın, trombositin ve lökositin ayrıştırıldığını söyledi.
Kan ürünlerinin ise yurt dışından sağlandığını ifade eden Şencan, "Plazmadan, fabrikasyon sürecinden sonra albümin, immünglobulin, faktör 8-9-10 gibi çeşitli kan ürünleri üretilmektedir. Bunlar, bileşen değil kan ürünleridir" dedi. Şencan, bunların hepsinin ithal ürünler olduğu için maliyetinin de yüksek olduğuna dikkati çekerek, "Dolayısıyla artık kan ürünlerinin Türkiye'de üretilmesi sağlanacak" dedi.
Ürünlerinin temin edilebilmesi için izlenebilir ve güvenilirliği sağlanmış plazma elde edilmesi gerektiğinin, bu sağlanamadığında kan üretiminin söz konusu olamayacağının altını çizen Şencan, kan bağışı, kanın toplanması ve işlenmesi sürecinin AB standartlarına getirilebilmesine yönelik proje kapsamında yetkinin sadece Türk Kızılayına verilmesiyle birlikte bunun sağlandığını belirtti. Şencan, bu şekilde kanın kimden alındığının, kime verildiğinin kayıt altına alınabildiğini ve izlenebilirliğinin sağlandığını anlattı. Şencan, "Bu sayede artık plazmadan kan ürünü şansını da elde etmiş oluyoruz" dedi.
Kan ürünlerinin Türkiye'de üretilebilmesi için yürütülen çalışmaların devam ettiğini ifade eden Şencan, "Bununla ilgili süreç, devam ediyor. Bunun için ihaleye çıkılacak. Şu anda detaylar üzerinde çalışılıyor" dedi. Şencan, "Artık elimizde güvenli hammaddemiz var. Bunu kan ürünü haline getirecek tesisle ilgili ihale süreci devam ediyor. İhale tamamlandıktan ve tesis hizmete girmeye başladıktan sonra, Türkiye'nin kan ürünlerindeki dışa bağımlılığı tamamen ortadan kalkacak" diye konuştu.
-"Üretimde yüksek teknoloji kullanılacak"
Kan ürünleri üretiminde yüksek teknolojinin kullanılacağını anlatan Şencan, şunları kaydetti:
"Dünyada bunu yapan yaklaşık on kadar ülke var. Türkiye'de üretim için hazırlık sürecine başlandı. Yeni teknolojinin ülkeye girmesi önemli bir yatırımdır. Bunun ekonomik boyutları da var. Ekonomi Bakanlığı ile görüşüyoruz. Şu an henüz ihaleye çıkmadık, fizibilitesini tamamlamak üzeriyiz.
Üretimin ülkemizde yapılmasıyla birlikte, stratejik özellik taşıyan bu ürünlerin temininde dışa bağımlılıktan kurtulmuş olacağız. Bunun dışında, yerli üretim olacağı için bütçe açığının giderilmesine önemli katkı sağlayacak. Ham maddemizi, ülkemizde değerlendirmiş olacağız. Ayrıca, bunların yapılabilmesi için ülkemize yüksek teknoloji getirilmiş olunacak.
Ürünlerin, dünyanın saygın otoriteleri tarafından da akredite olmasını istiyoruz. Çünkü, ürünlerin bazıları, ihtiyacın fazlası olması halinde dünyaya da satılacak."