ETBİR tarafından düzenlenen iftarda konuşan Bılıkçı, İstanbul Ticaret Odası ile ortak bir çalışma yaptıklarını, Avrupa ve Asya yakasında tüm et üreticilerinin aynı çatı altında toplanması, kaçağın önlenmesi ve ürünlerin daha hijyenik olması için bir "Et Borsası" kurmak istediklerini kaydetti.
Bılıkçı, bu çalışmayla İstanbul'dan et dağıtımının Anadolu'dan ve Avrupa'dan olmak üzere 2 ana merkezden yapılmasını sağlamak istediklerini söyledi.
Et fiyatlarında ramazan öncesi biraz artış olduğunu ancak şu anda fiyatların oturduğunu vurgulayan Bılıkçı, son 15 gündür yükselmenin durduğunu hatta geriye doğru bir gidiş olduğunu ifade etti. Bılıkçı, et fiyatlarının arz ve talebe göre değiştiğini dolayısıyla talep artınca fiyatların da yükseldiğini dile getirdi.
Gündemlerinde ithal et konusunun olmadığına işaret eden Bılıkçı, "İthalat değil ihracat yapmak istiyoruz. Özellikle Türki Cumhuriyetler ve Müslüman ülkelerin bizden yoğun talepleri var, Dubai'den Suudi Arabistan'a kadar ... Şu an Türkiye et konusunda kendine yetebilir durumda değil. Amacımız Türkiye'nin et konusunda kendine yetebilir duruma gelip, ithalat değil ihracat yapmasını sağlamak. Müslüman ülkeler helal et kavramını gözettikleri için Avrupa yerine bizi tercih ediyor. Hem de fiyatlar bizde daha uygun. Bir de bizim etlerimiz onların damak tadına daha çok hitap ediyor. O yüzden Türkiye'nin eti tercih ediliyor" diye konuştu.
Bılıkçı, geçen yıl sektör olarak 50 milyon lira paketlenmiş et ihracatı yaptıklarını vurgulayarak, bu yıl da 100 milyon liralık bir ihracat yapmayı hedeflediklerini kaydetti.
Et ithal edildiğinde kırmızı et sektörünün yanı sıra hayvancılıkla ilgili diğer bütün sektörlerin de zor durumda kaldığını anlatan Bılıkçı, şöyle devam etti:
"Burada beslendiği takdirde, yurt dışından besilik dana gelmesine karşı değiliz ancak et ithalatını istemiyoruz. Bunun sektöre zarar vereceğini düşünüyoruz. Yurt dışından et geldiğinde, bu fiyatlara olumsuz yansıyor ve kimse Türkiye'de et üretmek istemiyor, istikrar bozuluyor. Et fiyatları şu an biraz yüksek olabilir ancak teşvikler sayesinde üretim arttıkça fiyatların da düşeceğine inanıyoruz. Avrupa'da kişi başına tüketim 30 kilo iken, Türkiye'de 13 kilo civarında."
Bılıkçı, tüketimde 2014'ün ilk çeyreğinde sektörde yüzde 18 düşüş olduğunu dile getirerek, "Fiyatlar yükseldikçe insanlar doğal olarak alternatiflere yöneldi. İkinci çeyrekte tüketimin daha yükseleceğine inanıyoruz" dedi.
- "Teşviklerin, Güneydoğu'da et üretimini artacağına inanıyoruz"
Son yıllarda merdiven altı üretimin önüne geçildiğini anlatan Bılıkçı, devletin bu konuda çok kesin kurallar koyduğunu, uygun olmayan üretimleri teşhir etmesinin de caydırıcı bir unsur olduğunu ifade etti.
Güneydoğu'ya hayvancılıkla ilgili önemli teşvikler verildiğini hatırlatan Bılıkçı, şunları kaydetti:
"Teşviklerin bölgede üretimi artıracağına inanıyoruz. Türkiye genelinde kırmızı et üretiminde 5 yıl içinde yüzde 50 artış olacağını öngörüyoruz. Yaklaşık 25 bin firma bu teşviklerden faydalandı. Son 3 yıldır bu teşviklerden faydalanılıyor. Bu teşviklerin faydasını hemen değil ama birkaç yıl sonra göreceğiz."