Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Dışişleri Bakanı Davutoğlu:

Dışişleri Bakanı Davutoğlu:

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-07-20 21:35:47

Dışişleri Bakanı Davutoğlu:
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırıya ilişkin, "İsrail ne zulmederse etsin hedefine ulaşamayacak. Halk ve adalet adına ayağa kalkmış bir halktan daha kudretli hiçbir güç yoktur" dedi.

JW Marriott otelde düzenlenen "9. Geleneksel Konyalılar Buluşması"na katılan Davutoğlu, "Bu ramazanda gönlümüzün bir yarısı Gazze'de bir yarısı Suriye'de, Irak'ta" diyerek Gazze saldırısının başladığı geceden sabah 5'e kadar ulaşabilecekleri herkese ulaşmaya çalıştıklarını söyledi.

Davutoğlu, bu yönde kamuoyunun bildiği bilmediği çabaların sürdüğünü, ateşkes için çaba sarf ettiklerini aktardı. Gazze halkının yiğit bir halk olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Öylesine yiğit bir halktır ki Gazzeliler, yıllardır ramazanda ve ramazan dışında her türlü saldırıya muhatap olmalarına rağmen boyun eğmediler, baş eğmediler. Selam olsun Gazzeliler'e, selam olsun o yiğit halka ki insanlığın sustuğu yerde vicdanı temsil ettiler" diye konuştu.

"Mutlaka bu zalimlerden bu dünyada ve ahirette bunun hesabı sorulacak" ifadesini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Ama sabırla ama adım adım giderek döşediğimiz taşlar üzerinden bir gün bu halklar omuz omuza verecekler, bu hesabı birlikte soracaklar. Nasıl sömürgecilere karşı direnmişse bu Ortadoğu halkları, inşallah kendi içinden çıkan zalimlere de, İsrail adı altında bu zulmü işleyen bütün o zalimlere de bunun hesabını soracak."

Bakan Davutoğlu, saldırıların hedeflerinden birinin de Türkiye'nin büyük emeklerle gerçekleşmesine katkıda bulunduğu Filistinliler arasındaki birlik olduğuna işaret ederek "İsrail ne zulmederse etsin hedefine ulaşamayacak. Halk ve adalet adına ayağa kalkmış bir halktan daha kudretli hiçbir güç yoktur. İnşallah onlar bu mücadelelerini sürdürürken biz de gece gündüz onların yanında olmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

- "Gözlerimizdeki fer sönmedikçe, milletimize verdiğimiz ümit ışığı da sönmeyecektir"-

Bazılarının Türkiye'nin 17 Aralık'tan sonra bir krize girmesini ve 30 Mart'a olağanüstü bir hükümetle girilmesini istediğini hatırlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hadi ümit ettikleri gibi olsaydı ne olacaktı biliyor musunuz? 30 Mart seçimleri aynen Suriye'deki, Mısır'daki gibi olacaktı. Milletten meşruiyetini almayan, uluslararası meşruiyetle ayakta durmaya çalışan, onlara borçlanan, dolayısıyla da borcunu ödemek için başı dik duramayan hükümetler dönemi başlayacaktı. Biz bunu fark ettik. Başta Başbakanımız olmak üzere AK Parti lider kadrosu olarak buna boyun eğmeyeceğiz dedik. Çünkü bu komploya boyun eğmek sadece kişisel bir boyun eğiş olmayacaktı. Onlarca yılın, yüzlerce yılın özlemle beklediği yeni bir dönemin de bitişi olacaktı. Gözlerimizdeki fer sönmedikçe, milletimize verdiğimiz ümit ışığı da sönmeyecektir. Ümit ettiler ve beklediler ki bu kez cumhurbaşkanlığı seçimi etrafında AK Parti içinde başka tartışmalar başlasın veya bu ihtilaflarla AK Parti içinde bir türbülans çıkarabilsinler. O da olmadı."

- "Musul'u ve Kerkük'ü biz kaybetmedik"-

Bakan Davutoğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut Barzani'nin, Ankara'ya yaptığı ziyarette kendisine "Biz ancak sizinle geleceğimizi planlayabiliriz" dediğini aktararak Barzani'nin babasının da 1960'lı yıllarda dünya devletlerine mektup yazdığını anlattığını belirtti. Barzani'nin, bir tek Türkiye'nin mektubu açmadan iade ettiğini söylediğini aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Şimdi bize Musul'un, Kerkük'ün hesabını soranlar, şunu unutmasınlar: Musul'u ve Kerkük'ü biz kaybetmedik. Musul ve Kerkük'te olanlara biz sessiz kalmadık. Bütün bir Irak dostluk halkamızın bir parçası. Sınır komşularınızdan bir mektup gelecek, siz açmadan dahi göndereceksiniz. İşte cumhurbaşkanı adaylarından birinin 'Arapların iç işlerine karışmayalım' dediği yol bu yol."

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun, "Araplar'ın iç işlerine karışmayalım" tavrını eleştiren Davutoğlu, "Şimdi Ekmeleddin İhsanoğlu'na soruyorum: Kilis'teki, Antep'teki kamplara gitseydi ve Suriye'den kaçıp gelen, yolda eşini babasını kaybetmiş yetimlere ve kadınlara dönüp bunları deseydi, acaba o mübarek insan ve hep mazlumların yanında durmuş olan babası İhsan Efendi'nin huzuruna varabilir miydi" dedi.

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara