Law, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Sırt çantam ve el bagajımla gece uçuşumda yerimi aldım. Nasıl bir geleceğin beni beklediği konusunda fikrim yoktu. Bir tek şey kesin görünüyordu. Destinasyonum Londra." ifadesini kullandı.
Hong Kong'da yeni güvenlik kanununun yürürlüğe girmesinin ardından kentten ayrıldığını anımsatan Law, "Sadece bir mesajım var. Hong Konglular asla pes etmeyecek. Parçalanmayacağız. Tam tersine gelecek zorlu savaşla yüzleşmek için daha donanımlıyız." ifadesini kullandı.
Kentteki muhalif grupların önemli isimleri arasında yer alan eski siyasetçi Nathan Law, 3 Temmuz'da kentten ayrıldığını açıklamış ancak nerede olduğunu paylaşmamıştı.
Law, yeni güvenlik yasasının yürürlüğe girmesinden hemen önce üyesi bulunduğu önemli muhalif grup Demosisto'dan ayrılmıştı. Çin, Ağustos 2014'te Hong Kong halkının 2017'de yapılması planlanan seçimde kendi liderlerini seçebileceğini ancak adayların geniş temsilli bir komite tarafından belirleneceğini açıklamıştı.
Bunun üzerine bağımsızlık yanlıları Hong Kong'da gösteriler düzenlemişti. Law da söz konusu protestoların ardından Demosisto Partisi'ni kurarak siyasete girmişti. Hong Kong'da 2016'da düzenlenen Yasama Konseyi (yerel meclis) seçimlerinde delegeliğe hak kazanan Law, mecliste yemin metnini kasten değiştirerek okuması nedeniyle delegelik hakkını kaybetmişti.
- Hong Kong'da yürürlüğe giren yeni güvenlik kanunu
Çin'in en üst düzey yasama organı Ulusal Halk Kongresi (UHK) Daimi Komitesinde 30 Haziran'da oy birliğiyle kabul edilen yasa Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından da imzalamıştı.
Devleti yıkmaya teşebbüs, vatana ihanet ve ulusal güvenliği tehlikeye atan eylemleri yasaklayan ilgili yasa, Çin hükümetinin onayı sonrasında yerel saatle 23.00'te Hong Kong yerel hükümetinin resmi gazetesinde yayımlanarak yürürlüğe girmişti.
Yasa, içeriği itibarıyla asıl olarak geçen yıl haziran başında suçluların Çin'e iadesini öngören yasa tasarısına karşı başlatılan ve yıl sonuna kadar yoğun kitle protestolarıyla sürdürülen hükümet karşıtı protesto hareketini hedef alıyor.
Hong Kong'un Baş Yöneticisi Carrie Lam, Ulusal Güvenlik Yasası'na ilişkin yaptığı açıklamada, yasanın "ulusal güvenliği tehdit eden çok küçük bir azınlığı cezalandıracağını" açıklamıştı.
Yasa ile Çin medyası tarafından Hong Kong'un "vatan hainleri" olarak yansıtılan muhalif gazeteciler, iş adamları ve aktivistlerin ulusal güvenlik gerekçesiyle yargılanmalarının önü açılırken, bu kapsamda yasaklanan suçları işleyenlere 3 yıldan müebbete kadar hapis cezası verileceği belirtiliyor.
İngiltere Başbakanı Borris Johnson 1 Temmuz'da yaptığı açıklamada yeni güvenlik yasasının, Çin-İngiltere Ortak Deklarasyonuna aykırı olduğunu söylemiş ve şu ifadeleri kullanmıştı:"Çin'in bu yolda devam etmesi halinde İngiliz Denizaşırı Toprakları vatandaşlığı statüsüne sahip olanlara, İngiltere'de yaşama ve çalışma, sonrasında da vatandaşlık başvurusu yapma imkanı veren yeni bir yol açacağımızı söylemiştik ve şimdi tam olarak bunu yapacağız."
