Zoom üzerinden yapılan etkinlikte dünyanın farklı kültür sanat merkezlerinden yöneticiler, kültür sanat sahnesinde pandemi sürecinde yaşanan sıkıntıları paylaştı.
Herkese açık ve ücretsiz olan çevrimiçi konferansa Bengi Ünsal (Southbank Centre), Jordana Leigh (Lincoln Center), Leonora Thompson (Barbican), Nils Hansen (Elbphilharmonie), Svanhildur Konraosdottir (Harpa) ve Thomas Welsh (Cleveland Museum of Art) konuk oldu.
Anlam Arslanoğlu'nun moderatörlüğünü üstlendiği konferansta kültürel kurumların sosyal rolleri, ekonomik modelleri ve salgından nasıl etkilendikleri konuşuldu.
- "Pandemi süreci topluluğumuzla ve sanatçılarla ilişkimizi etkiledi"
Bengi Unsal, karantina döneminin kendisi için son derece verimli geçtiğini ancak sürecin endüstri açısından son derece zor ve güçlüklerle dolu olduğunu söyledi.
Southbank Centre'ın normal zamanlarda sürekli olarak insanlarla dolu olduğunu ifade eden Unsal, "Burası sadece sanat merkezi değil, bir topluluk merkezi bu açıdan bakıldığında. Southbank Centre galiba beşinci en fazla ziyaret edilen alanlardan biri Londra'da. Dolayısıyla 17 Mart'ta kapılarını kapattığında inanılmaz bir etkisi oldu. Pandemi süreci topluluğumuzla ve sanatçılarla ilişkimizi etkiledi. Maalesef şu an mekanları açamıyoruz. Dijital angajmanlara ve birtakım etkileşimlere başladık biz de. Tavsiye mektupları yolladık diğer topluluklara. Neler yapılabilir onlarla paylaştık." dedi.
Jordana Leigh, son birkaç ayda neler değiştiğine baktıklarını aktararak, "Bir şekilde topluluğumuzu nasıl destekleyebiliriz, nasıl yanıt verebiliriz bütün bu olan bitenlere, sanal gerçeklik bağlamında baktık bunlara. Gerçekten o çekirdek topluluk hiç olmadığı kadar etkilendi süreçten ve desteklenmesi gerekmekte. Bir şekilde destek vermeye ve sonrasında da yaptıklarımızı devam ettirmeye çalışacağız." diye konuştu.
- "Sanatçıları desteklemek çok büyük bir öncelik"
Yaşadıkları finansal sıkıntılara da değinen Leigh, "Bütün sanat grupları bu salgından ciddi şekilde etkilendi. Bilet satışları, tiyatro, restoranlar vesaire. Harika destekçilerimiz oldu, bizi desteklemeye devam ediyorlar. Biz sonuçta bağış alan bir organizasyonuz. Topluluğumuzu destekleyebilmek oldukça önemli. Sanatçıları desteklemek çok büyük bir öncelik." açıklamasında bulundu.
Leonora Thompson, karantina sürecinde çok yoğun olduğunu belirterek, "Etkimizi nasıl arttırabiliriz diye düşündük bu süreçte. Özellikle Londra bölgesi içerisinde diğer paydaşlarla da düşünüyoruz. Bahsedilen bütün sebeplerden ötürü çok ciddi eşitsizliklerin ya da finansal birtakım yoksunlukların olduğu yerler var." ifadelerini kullandı.
İlerleyen süreçte farklı etkileşimlere ve farklı insanlara doğru bir bir geçiş olacağını aktaran Thompson, şunları kaydetti:
"Çeşitlilik bağlamında bu açıdan bakıldığında sanatın önemli bir kısmının, müreffeh, eğitimli ve çok az çeşitliliği olan insanlar tarafından tüketildiğini görüyoruz. Dolayısıyla çeşitlilik derken bunu da geniş bir tabana yayabilmek son derece önemli. Karantina döneminde de daha iyi bir bağlantı kurmaya başladık yerel toplumla."
- "Bizim görevimiz bu piyasaya geri dönmek"
Nils Hansen, pandemi sürecinde sanatçıların da finansal anlamda kaynaklarının ciddi bir oranda azaldığını söyleyerek, "Dört beş aydır herhangi bir konser yok. Bu insanlara bakıldığında serbest çalışan sanatçılar. Herhangi bir maaşları olmadığı için para kazanamıyorlar. Bir şekilde kendimizi yapılandırmaya odaklandık, hiç para kazanamayan sanatçılar için neler yapılabilir gibi birtakım şeyleri inceledik. Bunun için ciddi bir finansman topladık." dedi.
Önlemler nedeniyle normalde etkinliklere 2 bin 100 kişi alınırken şimdi 600 kişi olabildiğini aktaran Hansen, "Bu, maliyetleri telafi etmeye yetecek bir meblağ değil. Ama bizim görevimiz bu piyasaya geri dönmek. Sonuçta biz deniz fenerleriyiz ve bir şekilde nasıl yapacağımızı düşünmek zorundayız hep birlikte." şeklinde konuştu.
- "Süreç eksikliklerimizin nerede olduğunu görmemizi sağladı
Svanhildur Konraosdottir de turizmin azalmasının da sektörü oldukça etkilediğini ifade ederek, bunun son derece yıkıcı bir etkiye sebep olduğunu söyledi.
Thomas Welsh ise salgınla büyük bir kayıp oluştuğunu anlatarak, "İnsanların rastlantısal bir şekilde gelip toplandığı yerler buralar. Elimizden geleni yaptık bu dönemde. Süreç, eksikliklerimizin nerede olduğunu görmemizi sağladı." değerlendirmesinde yaptı.
