Forumun açılışına, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Hakan Çavuşoğlu, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, İsveç'in Ankara Büyükelçisi Annika Molin Hellgren'in yanı sıra hükümet, özel sektör ve sivil toplum temsilcileri ile çok sayıda akademisyen ve gazeteci katıldı.
Günümüzde İnsan Hakları ve İş Dünyası başlıklı panelde konuşan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Çavuşoğlu, üretimin küreselleşerek neredeyse mekansızlaştığını, sermayenin ulusal sınırlar içerisinde ve ulusal hukukla sınırlı olarak düşünüldüğü günlerin geride kaldığını belirtti.
Çavuşoğlu, çocuk işçiliği, iş güvenliği, sağlık, çevre, emeğin adil karşılığı, mülkiyet, yerel halkın ve ülke hakkının yararının gözetilmesi, hakların korunması ve hak ihlali halinde sorumluların belirlenmesi, bu ihlallerden doğan zararların giderilmesi gibi konularının düzenlenmesine yönelik ihtiyacın, uluslararası insan hakları kurumları ve kamuoyunda kendisini daha fazla hissettirmeye başladığının da altını çizdi.
Türkiye'nin taraf olduğu temel hak ve hürriyetlere ilişkin sözleşmelerin, 2004'te Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişikliğin ardından, kanunların üstünde tanımlandığını vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bu, şu demek: Türkiye'nin taraf olduğu ve insan haklarını düzenleyen herhangi bir sözleşmeyle kanun çeliştiğinde yahut kanunda o noktada herhangi bir hüküm bulunmadığında uygulayıcı, hakim önüne gelen olayda insan haklarını düzenleyen o sözleşmeyi uygulamak zorundadır. Sözleşmelerin bu noktada Türkiye'deki uygulamalar bakımından çok önemli bir dayanak teşkil ettiğini söylememiz gerekiyor."
- "AB, insan haklarını dünya genelinde teşvik etmeye çalışıyor"
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Berger de yaptığı konuşmada, insan haklarının AB açısından temel bir değer olduğunu vurgulayarak, iş dünyasının da insan haklarına saygı gösterilmesi konusunun önemli bir boyutunu oluşturduğunu söyledi.
İnsan haklarının devletler, kuruluşlar, iş dünyası ve çok uluslu iş gruplarınca teşvik edilmesi, savunulması ve korunması gerektiğini vurgulayan Berger, vatandaşların her alanda olduğu gibi iş dünyası söz konusu olduğunda da insan haklarının dikkate alınmasını beklediğinin altını çizdi.
Adil çalışma koşulları gibi konuların yüz yılı aşkın süredir ele alınan temel insan haklarından olduğunu örnek veren Berger, iş dünyasının insan haklarına saygı göstermesi, bir ihlal durumunda da bunun çözümünü araması gerektiğini söyledi.
Berger, "AB küresel bir oyuncu. Sadece siyasi konularda değil, güvenlikle ve insan haklarıyla ilgili konularda da devrede ve bu anlamda bir sorumluluğu var. İnsan haklarını dünya genelinde teşvik etmeye çalışıyor." dedi.
Forum, çeşitli paneller ve insan haklarına özen gösterilmesi, çocuk işçiliği, iş yerinde ayırımcılık gibi konulardaki çalıştaylarla devam edecek.
