Dolar

32,5224

Euro

34,9062

Altın

2.438,38

Bist

9.716,77

Ağıtlar yaktıran Beyoğlu yangını

1870 yangını Beyoğlu’nun büyük bir kısmını yok ederek binaların toprağını meydana çıkarmasından sonra köklü değişimleri başlamıştır

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-07-09 11:45:44

Ağıtlar yaktıran Beyoğlu yangını

Büyük Beyoğlu yangını olarak bilinen 1870 yılında meydana gelen yangın, Osmanlı İmparatorluğu'nda yangın güvenliği ve yangın sigortası için bir başlangıç olmuş, Beyoğlu bugünkü şeklini bu yangından sonra almıştır.
Beyoğlu'ndaki her sokak, her bina, her çıkmaz ayrı bir dünyadır. Bütün kültürleri en tutucusundan en özgürüne kadar içinde barındıran, yaşayan bir tarih olan bugünkü Beyoğlu 1870 yılı yangından sonra şekillenmiştir. Beyoğlu'nda 1870 yılında meydana gelen ve “Beyoğlu Büyük Yangını-Harîk-i Kebîr” olarak bilinen yangın; İstanbul'da meydana gelen en büyük yangın olmamasına rağmen, birçok değişikliğe ve yeniliğe neden olması bakımından önemli bir olaydır.

Tulumbacılar devrede

1870 yangını Beyoğlu'nun büyük bir kısmını yok ederek binaların toprağını meydana çıkarmasından sonra köklü değişimleri başlamıştır. Yangından sonra yeniden yapılanma sürecinde, eskisine göre çok daha kaliteli taş ve döküm demir gibi iyi malzemeden daha sağlam binalar yapılmış, cepheleri oymalı ve heykelli bina tipleri Beyoğlu'nun hem ana caddesini hem ara sokaklarını süslemeyye başlamıştır. İki üç katlı binalar yerine çok katlı apartmanlara geçilmiştir.
Büyük Beyoğlu yangından sonra, Beyoğlu'ndaki elçilikler, yabancı misyonlar, Laventenler kendilerine yeni bir yerleşim alanları aramışlar, bir yandan
Tulumbacıların Beyoğlu'nda yangın söndürme çalışmaları  Ayazpaşa-Gümüşsuyu çevresine, öte yandan Taksim'den Şişli'ye doğru yönelmişler, Pangaltı, Harbiye ve Osmanbey civarında kagir iki-üç katlı binalar yaptırmışlardır. Matbaa-i Osmaniye'yi kuran Osman Bey de, Harbiye ile Şişli arasında geniş bir arazi satın alarak bu arazide konak yaptırmıştır.

Sigortacılığa kapı araladı

Osmanlı Devletinde sigortacılığın yaygınlaşması da Beyoğlu yangınından sonrasına rastlar. Osmanlı Devleti'nde yaygın olarak yabancı sigorta şirketlerinin faaliyete geçmelerinin başlangıcı 1870 Beyoğlu yangını olarak gösterilir. Beyoğlu yangını sonrasında, yabancı sigorta şirketleri, İstanbul'da
şube açmış, kentin yangın riskini gösteren haritaların çizimine başlanmıştır.

Çıkış noktası

Büyük Beyoğlu yangını 11 Rebiülevel 1287 (5 Haziran 1870) Pazar günü öğleden bir saat sonra Feridiye Sokağı'nda Macar Riçini'nin kiracı olarak oturduğu evde çıkan yangın, ahşap evler arasında çıktığı ve o gün hava çok rüzgarlı olduğundan değişik yönlerde beş-altı kola ayrılarak etrafa yayılmıştır.

Ağıtlara konu oldu
Yangında, şimdiki Çiçek Pasajı'nın bulunduğu yerde Beyoğlu'nun en süslü yapılarından biri olan Sultan Abdulmecit'in mahiyetiyle birlikte, Dolmabahçe Sarayı'ndan atına binerek Galatasaray önlerine dek yerlere serili kırmızı halılar üzerinden gittiği Naum Tiyatrosu yanarak tamamen yok olmuştur. Büyük yangından sonra halk arasında “Ah Beyoğlu, vah Beyoğlu, Yandı da gitti kül oldu” şeklinde başlayan ağıtlar felaketin boyutunun bir göstergesidir...

Haber Ara