Dolar

32,5446

Euro

34,9355

Altın

2.444,08

Bist

9.716,77

Erdoğan: Putin'i aradım, cevap vermedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin'i aradığını fakat telefonuna cevap vermediğini açıkladı...

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-11-27 03:57:26

Erdoğan: Putin'i aradım, cevap vermedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya ile Türkiye arasında devam eden krizle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Ben olaydan bir müddet sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i aradım ama o andan bu ana kadar henüz bize bir dönüş söz konusu değil. Bir dönüş söz konusu olmadığına göre burada tabi neyin nasıl söyleneceği ayrı bir tartışma, müzakere konusudur" dedi.

İhlas Haber Ajansı'nın haberine göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rusya ile ilişkilerde yaşanan gelişmeleri France 24 kanalında değerlendirdi. Uçağın düşürülmesine ilişkin detayları paylaşan Erdoğan, "Öncelikle aidiyeti belli olmayan bir uçak Suriye içinden bizim sınırlarımıza doğru geliyor ve 5 dakika içerisinde 10 kez uyarılıyor. Bütün bu uyarılara rağmen bu uçuş bizim sınırlarımıza doğru devam ediyor ve sınırlarımızdan içeri girdikten sonra oradaki F-16 uçaklarımız bu aidiyeti belli olmayan uçaklara doğru yöneliyorlar ve burada birinci sıradaki uçak, o tekrar Suriye'ye dönüyor. Neden sonra? F-16 uçaklarımızı gördükten sonra. Ama ikincisi dönmüyor. Bunun üzerine otomatik olarak angajman kuralları gereği buna da F-16 uçaklarımız ateş ediyorlar. Olayın aslı budur. Yani bunu bir savaş sebebi olarak saymak mümkün değil. Bu tüm ulusların, uluslararası camiada angajman kurallarının otomatik işlemesinin neticesidir" diye konuştu.

"3-4 EKİM'DE BENZER OLAYLAR YAŞANDI"

Bundan önce 3-4 Ekim tarihlerinde benzer olayların yaşandığını açıklayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu benzer olaylar yaşandığında biz buna karşı çok daha farklı bir tavır takındık ve kendilerini telefonla aradım. Dışişleri Bakanımız aynı şekilde aradı. 'Bakın bu olanlar doğru şeyler değil. Bu konuda angajman kurallarını bir gün Silahlı Kuvvetlerin mensupları da işletiverir ve bunda sıkıntıya düşeriz. Daha önce Karadeniz'de benzer şey oldu. O zaman da yine hava sahası 15 dakika sürdü. Burada da yine maalesef bunları konuştuk. Fakat biz bu telefon görüşmelerimize rağmen G-20'de başabaş bu konuyu ele aldık, konuştuk. 'Bunu yapmayın. Bu bizim için yarın başka bir sıkıntı nedeni olabilir.' Çünkü pilot bir yerde görevini yapacak. Angajman kuralı nedir? Bunu bildiği için otomatik olarak angajman kuralı işlettiği zaman çünkü bunun için yeni bir emre gerek de yok. Bunun gereği nedir? Benim görevim bu. Ülkemizin sınırlarını ihlal eden olduğu zaman ona karşı hemen görevini ifa etmesidir. Burada bir şey var. Bizim Suriye sınırımız 911 kilometredir. 911 kilometrelik bu kara sınırının dışında artık bizim hava sahamızın ne denli büyük olduğunu düşünün. Bütün burada olanlarda bu rejimin uçağı da olabilir ama rejime destek vermeye gitmiş olan, aidiyeti belli olmayan uçaklar da olabilir. Nitekim burada da böyle bir durum oldu. Biz gerilim istemiyoruz zira bizim Rusya ile şu anda üst düzeyli istişari konseyimiz var. Bizim ekonomik ilişkilerimiz gayet ileri bir konumda. Böyle bir konumda olan ülkeyle biz böyle bir şeyin içerisine girebilir miyiz ve böyle bir şeyin olmasını asla arzu etmezdik. Ama maalesef bu böyle bir konuma gelmiş bulundu."

"HERHANGİ BİR ÜLKE RUSYA'NIN HAVA SAHASINI İHLAL ETTİĞİ ZAMAN 'HOŞ GELDİN' DER Mİ?"

"Bir Rus uçağı olduğu belli olmuş olsaydı belki uyarıların türü farklı olabilirdi" diyen Erdoğan, "Yani bu uyarılar çok daha farklı bir zeminde ulaştırılarak farklı yerler devreye sokulmak suretiyle bu hava sahası ihlalinin önü kesilebilirdi ama bu konuda hassasiyetin devam etmesinde fayda var. Yani bu tür ihlallerin olmaması gerekir. Aynı şeyi Rusya için düşünelim. Herhangi bir ülke Rusya'nın hava sahasını ihlal ettiği zaman 'Hoş geldin' der mi? Demez. Uyarılarını yapar. Uyarılara uyulduğu takdirde ne ala, Uyulmadığı takdirde onlar da gereğini yapar. Çünkü bunlar egemenlik hakkı meselesidir. Yani hiçbir ülke hiçbir ülkenin egemenlik haklarını ne karada ne denizde ne havada ihlal edemez. Bu konuda dikkatli olmaya mecburuz" ifadelerini kullandı.

"SAYIN PUTİN BANA HENÜZ DÖNMÜŞ DEĞİL"

Olaydan sonra Rusya Devlet Başkanı Putin'in henüz kendisine dönmediğini açıklayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Biz askeri ataşelerine, büyükelçilerini Dışişlerine çağırmak suretiyle gerekli olan teknik bilgileri A'dan Z'ye vermiş bulunuyoruz. Böyle bir talep söz konusu değil. Bir defa böyle bir talepten önce bu olayı konuşmamız lazım. Yani bu olay niçin böyle oldu, neden böyle oldu, nasıl oldu? Ben olaydan bir müddet sonra kendilerini aradım ama o andan bu ana kadar henüz bize bir dönüş söz konusu değil. Bir dönüş söz konusu olmadığına göre burada tabi neyin nasıl söyleneceği ayrı bir tartışma, müzakere konusudur. Kaldı ki olaya buradan girmek, o da ayrı bir yanlıştır. Burada eğer biz suçlu arama noktasına gideceksek ayrı bir konudur, ayrı bir müzakere konusudur. Eğer gerçekten benim şu anda ülke olarak elimde deliller, belgeler, her şey var. Bunlar ortada. Bu deliller, bu belgeler ortada olduktan sonra bunlara rağmen Rusya ne düşünüyor? Ben bunu görmek isterim. Şu anda benim radar üssümde tespitler var. Acaba bu radar üssündeki tespitler Sayın Putin'de var m veya onun ilgili birimlerinde var mı? Bende radar üssünden çıkan bilgiler var, konuşmalar var. Şimdi bütün bu 5 dakika içinde 10 uyarıyla ilgili konuşmalar var. Biz bunları şu anda televizyonlarımızdan yayınlıyoruz. Onlar bunları bilmesi, duyması lazım. Bu konuyla ilgili olarak bütün bunlardan sonra biz, 'Bu konuda söylenenler yalandır' ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil. Çünkü ben radar merkezlerinden bana gelen bilgiye bakarım ve radar üssündeki bütün dinlemelere, bütün uyarılara bakarım. Şu anda da müttefiklerimizin bu konuyla ilgili bütün bilgileri bizim bilgilerimizle örtüşüyor. Başta NATO olmak üzere."

Haber Ara