Kılıçdaroğlu, Merzifon Belediyesi'nin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, FETÖ'nün darbe girişimine karşı toplumun her kesiminin mücadele ettiğini söyledi.
Bölünmeyen ve ayrışmayan bir toplum oluşturulursa, Türkiye'nin aydınlığa kavuşacağını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Düşünün kurtuluş savaşının ilk yıllarını, kadınlarımız omuzlarında top mermisi taşıyorlar, gençlerimiz askerde, silah yok cephane yok ama hepsinin gönlünde güçlü bir iman ve inanış var. Ülkesi için geleceği için mücadele ediyorlar, 'biz ülkemizi kurtaracağız' diyorlar. Hiç kimse unutmasın Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının kurduğu bu cumhuriyet bize altın tabak içinde sunulan bir cumhuriyet değildir. Bu cumhuriyetin arkasında şehitlerimizin kanları var, gazilerimizin alın teri var, kadınlarımızın alın teri var. Bakın bizim sınırlarımıza, cetvelle çizilen bir sınırımız yoktur. Bakın diğer ülkelerin sınırlarına cetvelle çizilmiştir. Ama bizim sınırlarımızda acı, kan ve gözyaşı var. Dolayısıyla cumhuriyetin değerini bilmek zorundayız. Aklın kiraya verildiği bir düzen değildir cumhuriyet. Herkesin özgürce düşündüğü, düşüncelerini özgürce dile getirdiği rejimin adıdır cumhuriyet. Eğer birileri aklını bir yere kiraya verdiyse, bunların eğitimin hiçbir önemi yoktur. Aklımızı kullanacağız ve daha güzel bir eğitim sistemi kuracağız."
- "21 Yüzyılın Türkiyesinde darbeler olmamalı, o dönemi artık kapatmalıyız"
Türkiye'de yaşanan bütün darbelerin ülkeyi geriye götürdüğünü anımsatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bir darbe girişimi yaşadık 15 Temmuz akşamı, hep beraber mücadele ettik. Grubu bulunan 4 siyasi parti, parlemento bombalanırken parlemento da görev yaptılar. Ortak mücadele ettik, vatandaşlarımız sokağa çıktılar, tankın üstüne çıktılar ve darbeyi el birliğiyle püskürttük. 21 Yüzyılın Türkiyesinde darbeler olmamalı, o dönemi artık kapatmalıyız. Artık biz kendi özgür irademizle kendimiz yönetmeyi bilmeliyiz. Darbecilerin gelip yönettiği Türkiye bizi her zaman geriye götürmüştür. Her darbeden sonra Türkiye ağır bedeller, ağır faturalar ödemiştir. En ağır faturaları ödeyen partinin genel başkanıyım, darbelerden sonra bizim genel başkanlarımız hapse atılmıştı. Bizim mal varlıklarımıza ve arşivlerimize el konulmuştu, dolayısıyla darbelerin ne tür sorunlar yarattığını en iyi biz biliyoruz. O nedenle hep beraber tam demokrasi demeliyiz, ne darbe ne dikta tam demokrasi demeli ve demokrasiyi savunmalıyız."
"Demokrasi herşeyden önce düşünmektir, demokrasi geleceği sorgulamaktır, demokrasi geçmişi iyi bilmektir." diyen Kılıçdaroğlu, "Geçmişi iyi bilirsek geleceği daha iyi inşa ederiz, geçmişi bilirsek aynı hataları tekrar etmeyiz. Düşünmenin yolu okumaktan ve sorumlu siyasetten geçer. Ne demek sorumlu siyaset, hata yaptığı zaman öz eleştiri yapmayı bilmekten ve hata yaptım kusura bakmayın demekten geçer. Sorumlulukla siyaset arasında çok önemli bir bağlantı vardır, eğer siz sorumluysanız gereğini yerine getireceksiniz. Yanlış yaptıysanız hesabını vereceksiniz." şeklinde konuştu.
