Dolar

34,9439

Euro

36,5847

Altın

3.013,40

Bist

9.978,40

Adalet timsali Hükümdar Nüsirevan

Adalet deyince ilk akla gelen isimlerden biridir. 531-579 yılları arasında hükümdarlık yapmıştır. Peygamberimiz doğduğu sırada İran’da tahta o vardır.Resulullah efendimiz: 'Ben âdil bir hükümdar zamanında dünyaya gel¬dim' buyurarak onun adaletini öv-müştür.“Nûşirevān” Pehlevice “ölümsüz ruh” anlamına gelir. Nûşirevān, Sasani hükümdarlarındanyirmincisi olup, Araplar arasında Kisra, Romalılar tarafından “Chosroes” adıyla ünlüdür.Hıristiyanlığı benimsemiştir.Sasani hükümdarları onun döneminde sarayı için “Kisra” kelimesini kullanmışlardır. Peygamberimiz doğduğunda birçok mucizevi olay yaşanmıştı. Bu olaylardan biri Kisra sarayının kemerlerinin yıkılmasıdır.

2 Yıl Önce Güncellendi

2023-02-03 17:12:05

Adalet timsali Hükümdar Nüsirevan

İktidara geldikten sonra, arazi ve vergi reformunu gerçekleştirmiştir.Arazi ve ürünleri, yerin durumu ve çeşidine göre vergilendirme yoluna giderek, kişilerden alınan vergileri sınıf ve kategorilerine göre düzenlemiştir. Nûşirevān, başta hanedan üyeleri olmak üzere din adamları, yüksek rütbeliler, askerler ve devlet memurlarını vergiden muaf tutar. Nûşirevān, fakirler ve sakatları baş vergisinden muaf tutarak, ekini bitmemişveya doğal afete uğramış olanların mahsul vergisini kaldırır ve bu işleri hakkıyla yerine getirecek adil ve güvenilir memurlar tayin eder.

İmam Gazali'nin aktardığı bir rivayete göre Nûşirevan, vergi toplamak için bir memur görevlendirir. Memur alınması gerekenden üç bin dirhem fazla tahsilat yapıp kendisine getirince Nûşirevan, fazladan alınanın hak sahiplerine geri verilmesi ve görevlinin asılması yolunda emir verir.

Nizamülmülk, Nûşirevan'ın ülkede yolsuzluk ve adaletsizlikleri önlemek, üst kademedeki memurların halka iyi ve doğru muamelede bulunmasını sağlamak amacıyla, sipahiler (atlı askerler) ve vergi memurlarını iki yılda bir değiştirdiğini yazar.

Nûşirevān'ın Mazdek ile Mücadelesi

NûşirevānMazdek düşüncesi yaygınlık kazandığı bir dönemde bu inancın yanlış olduğu söyleyerek Mazdek'in ortadan kaldırılmasını sağlar. Mazdek'in temelinde Maniheizm ve zerdüştlükten etkilenme vardır. Bu Mazdek denilen şahıs bir din adamdır. Baş mubed veya mugan denir Mugan adayına da muğbeçe denir.

Mazdek Muganların başıdır. İlginç fikirler ortaya koymuştur. Temel felsefesi zerdüştlüğe dayanır. Zerdüştlüğün temelinde düalizm vardır. Aynı zamanda yıldız falına bakan birisidir. Yıldızlara bakarak şöyle demiştir: “Bu asırda öyle bir zat gelecek ki hem Hristiyanlığı hem Yahudiliği hem de zerdüştlüğü ortadan kaldıracak ve bütün dünyaya bu fikirlerini etkin kılacak bu şahıs benim.”

Bir sahte peygamberdir. Komünizm ve Marksizm çıkış noktaları Mazdek'in düşünceleri olduğu söylenir. Mazdek özel mülkiyeti reddeder. Ona göre mal mülk her şey mübahtır, kadınlar da mübahtır. O zaman mülk herkesin ortak malıdır diyerek büyük taraftar kitlesi toplar. Nûşirevān'ın babası Kubadı da etkiler.

Mazdek mecusilerin büyük ateş gecesinde ateş olduğu yerin altına bir tünel kazdırır. Oraya bir adamını yerleştirir. İlahi bir varlıkla konuşuyormuş gibi ateşe seslenir:

-“Ey ateş söyle bakalım benim görüşlerim doğru mudur?

Ateşin içinden bir ses:

-“Ey mazdek senin görüşlerin doğrudur. Kim ki Mazdek'in görüşlerini kabul ederse iki dünyada mutluluğa ulaşacaktır.

Bunu duyanlar Mazdek'e iman etmişlerdir. Hükümdar da inanır. Bunun üzerine müthiş taraftar kitlesi toplar. Mal paylaşımı için zengin konakları basar. Hanımlara dahi el koyar. Ortak mülkiyet anlayışı olduğu için her şey herkese serbesttir. Mazdek Kubad'ın eşine dahi el koymuştur. Bu duruma Nûşirevān tepki gösterir. Toplumda huzur kalmaz, büyük bir kaos oluşur.

Sonunda Nûşirevān Babasını ikna eder ve Mazdek'e bir oyun oynarlar.Nûşirevān:

-Ey Mazdek ben bir rüya gördüm. Rüyamda nur yüzlü bir zat bana doğru geldi ve dedi ki; Sen şimdiye kadar Mazdek'in düşüncelerini kabul etmedin.Büyük bir gaflet içinde kaldın.Bu gafletten sıyrılıp Mazdek'in düşüncelerini kabul et. Ben bu rüyanın işaretiyle sana tabii olmak istiyorum.

Mazdek bu duruma çok sevinir. Nûşirevān topluma bu durumu kabul ettirmemiz gerektiğini söyler. Nûşirevān Mazdek'e:

-Sen şimdi bütün adamlarını topla. Ben bir ziyafet vereceğim.

Mazdek'in 12.000 adamı vardırNûşirevān büyük bir meydan kurar ve çukur kazdırır ve orayı toprak yığınıyla kapatıp gizler.

Nûşirevān mazdek ve adamlarına şöyle seslenir:

-Mazdek'in düşüncelerine iman mı ettiniz ne güzel ben de size ödül vereceğim şimdi. 300-400 kişilik gruplar halinde gelin ben size toprağın arkasındaki meydanda altınlar vereceğim hilatlar giydireceğim der ve onların hepsini toprağın arkasındaki uçuruma atar. 12.000 kişi ölür. En son Mazdek'in kendisi kalır. Nûşirevān da onu kafasına kadar toprağa gömer. Etrafına sıvı kireç dökerek öylece öldürür ve böylelikle Mazdek ortadan kaldırılır.

Nûşirevān'ın Tahta geçişi

Nûşirevān 531 yılında babası ölünce iktidara geçer. Toplumda birtakım değişikliklerde bulunur. Öncelikle herkesin mesleğini emreder ve bunu kontrol altına alır. Maddi destekte bulunur. Evlenenlere yardım eder. Vergi sistemini adaletli hale getirir.

Nûşirevān tahta ilk geçtiği yıllarda adaletli bir hükümdar değildir. Onun daha sonra adil olmasını sağlayan bir hikâye anlatılır. Bu kıssa Mahzenü'l Esrar'da şöyle nakledilmektedir:

Hikâyedir, söylemişler raviyan,

Seyre çıkmış, bir gün Enûşirvan.

Pâdişah'ın yanında varmış biri,

Destûr denen O'nun büyük veziri.

Yol üstünde harap köye varmışlar,

Dam üstünde uluyormuş baykuşlar.

Şah vezire demiş, bunu dinlesin,

Kuş dilinden bizim dile çevirsin.

Vezir demiş, Şahım, hayır bir iş var,

Düğün için konuşuyor bu kuşlar.

Birinci kuş oğluna kız istiyor,

İkinci kuş ise ona söyliyor:

"Kalım, diye kaç harabe verirsin?"

Cevaba bak: "neden merak edersin?

Şah bu ise, böyle gitse rûzigâr,

Yüz bin harabelik dilersen de var."

Şah vezirin bu sözünü dinlemiş,

Kinayeyi anlıyarak, inlemiş

Adalete vermiş o günden karar,

Olmuş adı adaletle paydâr.

 

Nûşirevān'ın adaletli olduğunu anlatan birçok hikâye vardır.Bunlardan biri Hz. Ömer ile Nûşirevān'ın bir arada geçtiği bir hikayedir.

Hz. Ömer halife olur ve çeşitli yerlere valiler atar. Şam'da bir hadise vuku bulur. Sad bin Ebi Vakkas Şam'a Vali olarak atanmıştır. Vali Şam da bir cami yapmaya karar verir. Caminin bulunduğu yerin arazilerini kamulaştırır. İnsanların çoğu bunu kabul eder. Yalnızca bir Yahudi kabul etmez. Bunun üzerine araziye zorla el koyar ve bedelini Yahudi'ye gönderir. Yahudi bu duruma çok üzülüp Müslüman bir komşusuna durumu anlatır. O da ona sen bu durumu Hz. Ömer'e anlat der ve Yahudi durumu Hz. Ömer'e anlatır ve Hz. Ömer bir deri bez parçasına “Ben Nûşirevān'dan daha az adaletli değilim. Yazdırır ve kâğıdı valiye gönderir. Vali bunu okuyunca Yahudi'nin arazisini hemen geri verir. Vali yazıyı getiren kişiye sen bunun anlamını bilir misin der ve olayı anlatır:

İslamiyet'ten önce Ömer ve ben beraber İran'ın başkentine develerimizi satmaya gitmiştik. Gece bir handa konaklamaya karar verdik. Sabah uyandığımızda develerimizin ve altınlarımızın olmadığını gördük.Bunun üzerine adaletiyle nam salmış Nûşirevān'ın huzuruna çıkmaya karar verdik ve durumu Nûşirevān'a anlattık.Nûşirevān, peki develeriniz ve altın keseleriniz güvende değilken, niye uyuyordunuz diye sorduğunda Ömer, “biz sizi ve idarecilerinizi uyumuyor biliyorduk, onun için rahat rahat uyuduk” dedi.

Olayı araştırmak için bir hafta süre istedi ve o hafta boyunca sarayında bizi misafir etti. Bir hafta sonra Nûşirevān bizi huzuruna davet etti. Develerimiz bulunmuştu ve keselerimiz de oradaydı. Nûşirevān, bize şehirden biriniz Doğu, biriniz Güney kapısından çıkın dedi.

Ömer, kendi çıktığı kapıda Nûşirevān'ın oğlunun asılı olduğunu gördü. Sebebini sorunca, hırsızlarla iş birliği yaptığını öğrendiği için Nûşirevān kendi oğlunu da astırmıştı.

Amr Bin As'da Doğu kapısından çıkarken, o kapıda birinin asılı olduğunu gördü. Bu adam kaldıkları yerin güvenliğinden sorumlu kişiydi, hırsızlık olayında kusurlu olduğu için asılmıştı.

 

Nizamülmülk; Nûşirevan'ın hükümdarlığının üçüncü veya dördüncü yılında, vali ve devletin ileri gelenlerini toplayarak şöyle söylediğini yazar: “Emrinizdekilerin yükünü azaltınız, zayıfları incitmeyip, âlimlere saygı gösteriniz; iyilerle sohbet edip, kötülerden sakınınız. Allah ve melekleri şahidim olsun, bir kimse bu gösterdiğim yolun aksini seçerse, onu katiyen yanına bırakmam”

Memleketin hangi köşesinde olursa olsun, Nûşirevan halka zülüm eden ve halkın malına el koyan yöneticileri, ibreti âlem bir şekilde cezalandırır. Azerbaycan'da, yaşlı ve kimsesiz bir kadının, sahip olduğu yegâne tarlasına el koyan valisinin derisini yüzdürerek, kafa ve bedeninin derisine saman doldurtup, saray kapısı üzerinde astırır. Bununla da yetinmeyerek, yedi gün boyunca münadileri dolaştırıp, zülüm ve adaletsizlik yapanların akıbetinin böyle olacağını ilan eder.

Adalet Zinciri (Zincir-i Nûşirevān)

Nûşirevān Medayim bölgesinde bir şehir kurar. Bu şehre bir saray yaptırır. Saray kemerleri ile meşhurdur. Adaletli hükümdar bu kemerlere bir çan astırır ve çanın ucuna da bir zincir bağlatır. Günün belli saatlerinde sıkıntısı olan insanlar gelir. Zincire dokunur ve çan sesi ortaya çıkar. Hükümdar da çan sesini duyunca buyurun deyip kişinin problemini dinler ve çözüme ulaştırır.

Adaletsizliğin en büyüğü, adil olmayıp adil gibi görünmektir.

Platon

Haber Ara