Dolar

42,8413

Euro

50,6521

Altın

6.170,58

Bist

11.371,09

PKK yine sabotaj peşinde

17 Yıl Önce Güncellendi

2010-08-20 09:14:00

PKK yine sabotaj peşinde

Türkiye ne zaman demokratikleşmeyi gündemine alsa terör örgütü PKK'ya bir haller oluyor. Kürt halkının demokratik hakları için mücadele ettiğini ileri süren örgüt, bu iddiasıyla çelişen işler yapıyor.

93 yılında 33 silahsız ve korumasız erin şehit edilmesinden Reşadiye saldırısına kadar hep demokratikleşme girişimlerini sabote ediyor. Terörün kendi mantığı içinde bile izah edemediği saldırılar gerçekleştiriyor. Türkiye derin devletiyle hesaplaşırken, Kürtlere de cesaret gelmeye başlıyor. Neden ve niye şimdi soruları çoğaldıkça derin yapıların işi zorlaşıyor. Bundan PKK da payına düşeni alıyor. Artık o da eskisi kadar kolay manipülasyon yapamıyor. Önceleri işe yarayan araçlar şimdi tutukluk yapıyor, ters tepiyor, beklenmedik sonuçlar doğuruyor.

Kısmi anayasa değişikliği sürecinde PKK'nın kan dökeceği ve bölgedeki ateşi yükselteceği tahmin ediliyordu. Aynen öyle oldu. Bırakın Kürt halkının geneline, kendine sempatiyle bakanlara bile açıklayamadığı şeyler yapıyor, örgüt. Parti kapatmalardan en fazla şikâyet eden siyasi geleneğin temsilcisi BDP'liler anayasanın ilgili maddesinin oylamasına katılmayarak paketten düşmesine sebep oldu. Eşbaşkan Gülten Kışanak bunu 'yol kazası' olarak geçiştirdi. Yol kazası dediklerinin arabayı bilerek uçuruma sürmek olduğunu gizleyemediler. Sonra Meclis'teki tavırlarını sandığa yansıtma kararı aldılar. 12 Eylül'deki halkoylamasını boykot edeceklerdi. Grup Başkan Vekili Bengi Yıldız, kararlarını şöyle gerekçelendirdi: "Basın Kürt kamuoyunu çok etkiledi. Hayır vereceklerin MHP ve Ergenekon'la aynı çizgide olduğu söylendi. Biz sandığa gitmeyeceğiz." Yıldız'ın sözlerinin tercümesi şuydu: Hayır demek istiyoruz ama tabanımızı ikna etmemiz zor. MHP ve Ergenekon'la aynı çizgide olmayı açıklayamıyoruz. Bırakırsak evet verecekler.

BDP hayır için çalışırken PKK boş durur mu! Teröristler de silahlarıyla destek turlarına başladı. Onlar sadece kendi tabanlarını değil, bütün kamuoyunu etkileyebilecek imkâna sahiptiler. Basılan her karakol, mahallemize gelen her şehit cenazesi, hayır safına taşınacak kitleler demekti. Sloganlar bile hazırdı: "AK Parti hükümeti bunları şımarttı. Anayasa kabul olursa hepten gemi azıya alacaklar. Vs" Ancak beklenmedik şeyler oldu. Yükselen terör dalgası iki tarafta da sorgulandı. Türk Silahlı Kuvvetleri, gelen istihbari bilgilere ve Heronlardan seyredilen canlı yayınlara rağmen neden kendini savunamıyor? Azgınlaşan terör bazı şeyler için şartların olgunlaştırılmasını mı hedefliyor? Gibi sorular hükümeti ve anayasa paketini değil, başka şeyleri tartışılır hale getirdi. Heron skandallarıyla ilgili neredeyse tek açıklamayı terörist Murat Karayılan'ın yapması ve iddiaları yalanlaması da önemli bir ayrıntı olarak kayıtlara geçti. Diğer yanda Güneydoğu'daki vatandaş, PKK terörünü sorgulayacak cesareti topladı. YARSAV, CHP ve MHP'nin karşı çıktığı değişikliklerin onaylanmaması adına değirmene suyu PKK'nın taşımasını anlamlandırmaya çalıştılar. Ayrıca boykot dayatması, devletin vesayetinden bizar halkın örgüt vesayetine düşmesi anlamına gelecekti.

Gelinen noktada iki strateji de ters tepti. BDP eliyle resmen, PKK eliyle fiilen uygulanmaya çalışılan boykotun büyük ölçüde delineceği ortaya çıktı. Karizmayı fazla çizdirmeden tornistan etmeye çabalıyorlar. Öte yandan terörü azdırarak hem bölge halkı üzerindeki yaptırımı güçlendirmek hem de tepkisel hayır oylarını çoğaltmak mümkün olmadı. Terör, bumerang etkisiyle kendinden medet umanları vurmaya başladı. Yeni strateji eylemsizlik kararı. PKK, hayır cephesine kan dökerek sağlayamadığı faydayı, çekilerek sağlamayı düşünüyor. Kan akarken 'terörü anayasa paketi şımartıyor' diyenler, şimdi 'anlaştılar, değişikliğe PKK destek veriyor' demeye başladı. Onlara malzeme sağlama işi ise Heron skandalını savunan Murat Karayılan'a düştü.

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Bin yıllık Türk kültürünün izlerine Tomarza'da rastlandı

Haber Ara