Dolar

42,8413

Euro

50,6521

Altın

6.170,58

Bist

11.371,09

Devrik lider Baykal ne yapar?

17 Yıl Önce Güncellendi

2010-05-25 08:11:00

Devrik lider Baykal ne yapar?

 

CHP'deki genel başkan değişimi sonrasında gözler iki noktaya odaklanıyor. Birincisi; ilk raundu kurultayda yaşanan Önder Sav-Gürsel Tekin mücadelesinin Merkez Yönetim Kurulu'na nasıl yansıyacağı?

80 kişilik Parti Meclisi, 20 kişiden oluşan ve partiyi yöneten MYK'yı seçecek. Çiçeği burnunda Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun en çok zorlanacağı dönemeçlerden biri bu. Dengeleri korumaya çalışırken arada ezilmemesi ve gerçek patronun kendisi olduğunu göstermesi gerekiyor. Haddinden fazla edilgen konum, halkın gözündeki durumunu olumsuz etkileyecek. Hele hele Önder Sav ağırlığı, eski tas eski hamam duygusunu hâkim kılacak. Değişim umutlarıyla CHP'ye yönelenleri ilk günden hayal kırıklığına uğratacak. Beklentileri karşılayacak ve gayri memnun sayısını azaltmaya yarayacak diğer enstrüman Meclis Grup Yönetimi'nin paylaşılması. Hakeza burada da dengeleri gözetmek zorunda kalacak, Kemal Bey. İlk günden hiziplerin ayrıştığı, kavganın başladığı intibaı oluşturmak istemeyecek. Gruplar ise koparabileceklerinin en iyisini almaya çabalayacak. Bugün ele geçirilecek her konum, ilerideki etkinlik savaşında işe yarayacak.

Önder Sav'ın parti içindeki gücü hem avantajı, hem de handikabı. Deniz Baykal gibi bir siyaset kurdunun başına gelenler, herkese ders oldu. Sadakat timsali sanılan Sav, pragmatizmin uç beyi olarak tescil edildi. Kendisinin 'akıllılık' biçiminde özetlediği davranış biçimi, 'faydacı' şeklinde kayıtlara girdi. Kemal Bey, Önder Sav'a borçlu hissettiği kadar şüpheci de yaklaşacak. Anti Sav'cılar da bu temayı fazlasıyla işleyerek sonuca gitmek isteyecek.

Gelelim ikinci noktaya, devrik lider Deniz Baykal cephesine. Deniz Bey şaşırtıcı biçimde kolay teslim oldu. Tırnak içi ifadelerle kulislere yansıyan ve yalanlamadığı sözlere bakılırsa kendini ihanete uğramış görüyor. Siyasete böyle veda etmeyi kendine yediremeyecek. Öncelikle iade-i itibar için gayret gösterecek. İntikam alma ve Brütüs'lerden hesap sorma ateşinin benliğini sardığını tahmin etmek de zor değil. Bunları yaparken rüzgâra karşı durmayacak. Bilhassa Kılıçdaroğlu'nu hedef alan icraatlara girişmeyecek. Ancak Sav'a karşı Tekin grubuyla dayanışabilir. Mesela grup başkan vekilleri seçiminde çok toz kaldırmadan gücünü test edebilir. Kemal Bey'in Parti Meclisi listesinde Baykal'a yakın isimleri tamamen silmesi doğru olmadı. Onursal genel başkanlık gibi iyi niyet görünümlü bütün açıklamalara rağmen Baykal'la gölge boksu yaptığı ortaya çıktı. Baykal'ın olmadığı Kurultay'da onu rakip gördüğünü ifşa etti. Çoğu manevra kabiliyetindeki esneklik zaafından dolayı konumlanamayan ve devrik liderin etrafında kalan insanları gayri memnun safına itti. 'Herkesle uzlaşırım, Baykal hariç' mesajı net olarak verildi. Tasfiye iradesi, perde arkasında Sav'a ait olabilir; fakat fatura ortak kesilecek. Sav-Tekin-Kılıçdaroğlu üçlüsü PM'de Baykal'ı tasfiye etti; lakin Meclis Grubu'nda ilk seçime kadar böyle bir şansları yok. Asıl vitrin Parlamento'dur ve orada kırık kolu yene sığdırmak zordur. Yeni bir uzlaşma zemini oluşturularak Baykalcılara grup yönetiminde söz hakkı verilmezse sıkıntılar büyüyebilir.

Mevcut yönetimin tek avantajı, Baykal'ın, önce kaset skandalıyla oluşan havayı dağıtma mecburiyeti. Deniz Bey iki cephede savaşmak zorunda. Cepheleri birleştirmeyi başarırsa karşı taraf güç duruma düşer. Yani kaset cephesiyle parti içi mücadeleleri madalyonun iki yüzü haline getirebilir. 'Bana komployu kuranlar, partiyi yeniden dizayn etmek isteyenlerdi' cümlesini inandırıcı şekilde kurarsa eli güçlenir. Kaset skandalıyla ilgili çelişkili tutumları ise zaaf noktası olarak kalacak.


Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Bin yıllık Türk kültürünün izlerine Tomarza'da rastlandı

Haber Ara