Dolar

42,8413

Euro

50,6521

Altın

6.170,58

Bist

11.371,09

CHP'de normalleşme sancıları

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-10-22 06:29:16

CHP'de normalleşme sancıları

Türkiye'nin normalleşmesinden, bu yolda atılan adımlardan, umutlarımızdan bahsediyoruz. Kurumların hudut çizgilerinin belirginleşmesi ve herkesin bunu kabullenmesi; bir anlamda haddini bilmesini bekliyoruz.

Sistemdeki boşluklardan yararlanarak hak ettiğinden fazla yetki ve etkinlik alanı işgal etmiş olanlar doğal sınırlarına çekiliyor. Sürecin en ağırlıklı aktörlerinden biri CHP olacak. Kendi vetiresini sağlıklı yönetebildiği ölçüde ülkenin normalleşmesine katkı yapacak. Sadece anamuhalefet partisi değil, bürokraside iktidarı kazanılmış hak gören bir siyasi damar CHP. Bürokrasideki geri çekilmelere verdiği sert tepkinin sebebi de bu. Kendi iktidar alanını savunuyor aslında.

CHP'de normalleşmeye karşı iki tavır belirginleşiyor. Türkiye'nin ve dünyanın geldiği noktada değişime direnmenin intihar anlamına geleceğini görebilenler de var; ne pahasına olursa olsun statükoyu sürdürme azminde olanlar da. İki kanat bazen karşı karşıya gelerek, bazen iç içe geçmiş şekilde, hatta birbirinin konumunda görülebiliyor. Karışıklık, iki tarafın da kafalarında tam itminana ermeyişinden kaynaklanıyor. Strateji gereği farklı konumlarda fotoğraf vermeler eklenince, manzarayı algılamak güçleşiyor. İki kanadı yerli yerine oturtabilir ve yer değişikliklerindeki saikleri kestirebilirsek net görüntü alabiliriz.

Statükocuları işaretlemek zor değil. Zaten her halleriyle 'biz buradayız' diyorlar. Fakat onları da değişimci pozlarla görüntülemek mümkün. Bir: "Değişime kapalı" damgası yemek istemiyorlar. İki: "Ya diğerleri haklıysa" kuşkusu taşıyorlar. Üç: "Değişime direnmenin en iyi yolu, süreci yönetip bazı göstermelik farklılıklarla devam etmektir" diye düşünüyorlar. Partiyi yenilemek gerektiğini düşünenleri aynı netlikte tespit etmek zor. Onların kafası diğerlerine göre daha karışık. Ellerindeki reçetenin işe yarayacağına tam inanamıyorlar. Pirince giderken evdeki bulgurdan olma riski zihinlerini kemiriyor. 'İktidar alternatifi olalım' derken muhalefetin büyük partisi ve toplanma merkezi unvanını kaybetmekten korkuyorlar. Parti içi iktidarı elinde tutan 'abi'lerin hışmından çekiniyorlar; onları fazla ürkütmeden yol almaya çalışıyorlar. İhmal edemeyeceğimiz bir grup ise her iki tarafa nazar boncuğu dağıtanlar. Maç bittiğinde "ben sizin yanınızdaydım" demenin zeminini hazırlıyorlar. CHP'nin normalleşme sürecinin bugünden yarına bitmesi beklenmemeli. Üçüncü grubun hem sabrı taşabilir hem de manevra yaparken açık verip minder dışına itilebilirler. Dördüncü grup ise önümüzdeki dönem partide barınamayacak olanlar. Eski lider Deniz Baykal ile ekibi ya tasfiye edilecek veya köprüden önceki son çıkışta gemiyi terk edip başlarının çaresine bakacak. Baykalcıların çekilmesiyle Kılıçdaroğlu da rahatlayacak.

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, üç grubun özelliklerini de üzerinde taşıyor. Herkesi kuşatma gayreti olarak açıklanabileceği gibi, kafa karışıklığının müşahhaslaşması biçiminde de algılanabilir. Ancak yüzde 51 değişimden yana görünüyor. Statükoculara verdiği yüzde 49'luk destek parti içindeki güçlerinden kaynaklanıyor. Ama toplumun temayülü öbür kanadı ön plana çıkarıyor. Ağır abilerin rencide edici müdahalelerine tahammülden başka çaresi yok. Seçim öncesinde aday listeleri kapışmanın esas zeminini teşkil edecek. Ama asıl hesaplaşma seçimden sonraya kalır. Başarı Kılıçdaroğlu'nu lider yapar ve partiye istediği şekli verme gücü kazanır. Aksi halde iyice etkisiz elemana dönüşebilir veya koltuğu tamamen kaybeder. Başarısızlığın derecesi hezimete dönerse üzerine kavga edilecek parti kalmayabilir. O zaman Baykal ve ekibine gün doğar. Resepsiyon krizi gibi pirenin deve olduğu örneklere, normalleşme mücadelesinin iç iktidar alanlarına yansıması açısından bakmak izah edici olur.. 
 
Zaman

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Bin yıllık Türk kültürünün izlerine Tomarza'da rastlandı

Haber Ara