Görmez, makamında, Estonya Müslümanları Dini İdare Başkanı İldar Muhammed Şın ve beraberindeki heyeti kabul etti. Görmez, burada yaptığı konuşmada, Estonya'da Müslüman varlığının çok kadim bir tarihe dayandığını söyledi.
Bu varlığı en güzel şekilde muhafaza etmenin, Estonya'daki dini kurumların en önemli vazifeleri arasında yer aldığını ifade eden Görmez, Müslüman kimliğin ancak çok güçlü eğitim müesseseleriyle korunabileceğini belirtti.
-"Birlikte yaşama hukukunu iyi öğretmemiz lazım"
Diyanet İşleri Başkanlığı ile Estonya Müftülüğü arasında daha önce başlayan ilişkiler ve çalışmaları daha ileri aşamalara götürmeyi amaçladıklarını aktaran Görmez, "Bilhassa bu tür ülkelerde yaşayan Müslamanların hiçbirisini dışarıda bırakmadan, onlara her türlü hizmeti ulaştırmak hepimizin ortak vazifesi olmalıdır. Müslümanlarla gayrimüslimlerin, Müslüman olmayanların, farkı inançların, farklı dinlerin birlikte yaşadıkları ülkelerde daha farklı bir metot üzerinde de durmamız gerekiyor. Bunun içinde İslam'ın dünyaya gelişinden itibaren insanlığa öğrettiği birlikte yaşama ahlakını, birlikte yaşama hukukunu kendi mensuplarımıza çok iyi öğretmemiz lazım" şeklinde konuştu.
-"İkilemler söz konusu değil"
Görmez, evrensel din olan İslam'ın, her şartta yaşanabilen bir din olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla bu birlikte yaşama kültürünü ve ahlakını diğer insanlara da İslam'dan hareketle öğretmek gibi bir vazifemiz olmalıdır. Bugün Müslümanların kendi iç meselelerini bitirip, aslında dünyada İslam'ın geleceği, bilhassa Batı dünyasında, Avrupa'da İslam'ın geleceğinin ne olacağı üzerinde kafa yormamız lazım. Aslında İslam ve Batı veya İslam ve Avrupa gibi ikilemler söz konusu değildir. Çünkü İslam evrensel ilahi bir dindir. Batı ise sadece farklı inançların, farklı felsefelerin egemen olduğu bir coğrafya adıdır. Ama böyle bir ikilem meydana getirilerek, bunun üzerinden belli coğrafyalarda, belli dünyalarda İslamofobi denilen bir hastalık üretildi. Bu önce psikolojik bir hastalık olarak başladı sonra düşmanlığa ve ayrımcılığa dönüştü. Avrupa ülkeleri buna dayanarak, kendi yasalarını, kanunlarını buna göre tanzim etmeye başladılar. Bir ülkede meydana gelen değişimler başka bütün ülkelere de sirayet ediyor. Öyle görülüyor ki önümüzdeki yıllarda dünyanın üzerinde duracağı en önemli konuların başında bu konu geliyor. Bu konu sadece bir dinler ve kültürler arası ilişki konusu değil, bu konu aynı zamanda bütün insanlığı ilgilendiren, küresel barışı ilgilendiren bir konudur."
-"Bu konu üzerinde yoğunlaşmalı"
Görmez, küçük büyük demeden, dünyadaki bütün Müslüman dini müesseselerin kendi bilgilerini, ufuklarını birleştirerek, bu konu üzerinde yoğunlaşmaları gerektiğini kaydetti.
Estonya Müslümanları Dini İdare Başkanı Şın da ziyaretten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Görmez ve beraberindeki heyeti, Estonya Müslümanları olarak, ülkelerinde ağırlamak istediklerini belirten Şın, mevcut ortak çalışmaları daha da artırmak istediklerini sözlerine ekledi.