Harmancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, DSÖ'nün 2010 yılında üye ülkelerle hepatiti öne çıkartan kararlar aldığını anımsattı.
Bunun ardından DSÖ'nün kendisini ona göre yapılandırarak, hastalığı görünür hale getirdiğini belirten Harmancı, örgütün geçen yıl Dünya Sağlık Asamblesi'nde karar alarak, bunu yeniden vurguladığını anlattı.
Hastalığın önemli bir sorun olduğunu ifade eden Harmancı, "Hem çok kişiyi öldürüyor hem de dünyada yaklaşık 500 milyon civarında hepatit B ve C kronik hastası var. Bunu bir perspektife yerleştirmek gerekirse dünyada şu anda 34 milyon HIV hastası varken, yaklaşık 400 milyon civarında da kronik hepatit hastası bulunuyor" değerlendirmesinde bulundu
- "Uzun yıllar sonra ortaya çıkıyor"
Hastalığın çok uzun süre sonra ortaya çıkarak kendisini gösterdiğini kaydeden Harmancı, şöyle konuştu:
"Hastalık vücuda aldıktan sonra onlarca yıl geçmesi gerekiyor. Ondan sonra bunu siroz veya karaciğer kanseri olarak fark edebiliyorsunuz. Dolayısıyla bu insanların ihtiyaçları olan tedaviye ulaşması çok zor. Geçen yıl hepatit C, bu sene de hepatit B rehberini çıkardık. Rehberlerde bu insanların tanınmaları, tanık almaları ve ihtiyacı olanların tedavi olmaları gerektiğini vurgulamak istiyoruz. Bunu yapmak içinde kolay yöntemler öne sürüyoruz. Kolaylaştırılmış laboratuvar tetkikleriyle daha çok insana daha düşük fiyatla tanı koyabiliriz, onları tedavi edebiliriz ve izleyebiliriz."
- "Türkiye'de 1998'den itibaren Hepatit B aşısı uygulanıyor"
Harmancı, Türkiye'de 1998 yılından itibaren hepatit B aşısının uygulanmaya başlandığını söyledi.
Aşının, yüzde 95'in üzerinde koruyuculuk sağladığını kaydeden Harmancı, "Bu kapsamda öncelikle sağlık çalışanlarının aşılanması gerekiyor. Türkiye'de sağlık çalışanlarının aşılanması daha iyi durumda" dedi.
Hastalığın bazı ülkelerde hala sağlık hizmetlerinde de bulaşabildiğine dikkati çeken Harmancı, bu nedenle de örgütün yeni bir politika geliştirdiğini ifade etti.
Harmancı, Dünya Sağlık Örgütü'nün, bu kapsamda "Güvenli enjeksiyon" çalışmasını başlattığını, çalışmanın ilaçların tek kullanımlık enjektörlerle verilmesini öngördüğünü anlattı.
Prof. Dr. Hande Harmancı, aşıların şu anda tek kullanımlık enjektörlerle yapıldığını ifade ederek, risk altında bulunan ve test yaptırması gereken gruplara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Hastalık, iğnelerin insanların ellerine batmasıyla birbirine geçebiliyor. Sağlık çalışanlarının yanı sıra ailesinde hepatit olanların test olmasında fayda var. Daha önceden kan nakli almış olanlar, büyük ameliyatlar geçirenler baktırabilir. Seks işçileri eğer aşılı değillerse çok büyük risk altında. Çünkü cinsel yolla bulaşan bir hastalık hepatit B. Annesi pozitif olanların yeni doğan bebekleri risk altında, o yüzden gebelerin mutlaka test yaptırmasında fayda var. Kişiler herhangi bir şekilde şüphe ediyorsa test yaptırmasında fayda var. Çünkü hiçbir belirti vermeden 20 sene sonra siroz olarak ortaya çıkabiliyor."