Yılmaz, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Cevdet Yılmaz, yeni GAP Eylem Planı'na ilişkin soruyu yanıtlarken, geçmişte GAP denildiğinde barajlar ve suyun akla geldiğini, şimdi ise barajlar ve sular dahil olmak üzere çok boyutlu entegre ve insan odaklı kalkınma programının algılanması gerektiğini söyledi. Yeni bölgesel politikanın 5 eksende şekillendiğini dile getiren Yılmaz, "Birincisi ekonomik kalkınma. İkincisi sosyal gelişme, üçüncü eksenimiz alt yapı ekseni, dördüncüsü şehirleşme, beşinci eksenimiz de kurumsal kapasiteyi geliştirme" diye konuştu.
Yeni GAP Eylem Planı'nın, çok daha entegre, insan odaklı, çok boyutlu programlar haline geldiğini anlatan Yılmaz, "Ne zaman bitecek diye soruyorlar, ben de bu anlamıyla 'hiç bitmeyecek' diyorum. Bitmesin de kalkınma süreci niye bitsin ki... Türkiye'de de bitmeyecek, GAP bölgemizde de bitmeyecek. Bir hedefe ulaştığımız zaman yeni hedefler koyacağız ve yolumuza devam edeceğiz" dedi.
Sulanan alanlara 600 bin hektar daha ilave yapmayı düşündüklerini dile getiren Yılmaz, barajlardan tarlalara suyu götürecek ana kanalların büyük oranda tamamlandığını, tarla içi sulama çalışmalarının ise önümüzdeki dönemin temel öncelikleri olacağını kaydetti.
Son 5 yılda 500 bin insana GAP bölgesinde istihdam sağlandığını ifade eden Yılmaz, programların tamamlanmasıyla söz konusu bölgede 1 milyon 200 bin yeni istihdam yaratılacağını bildirdi.
Göç hızının azaldığını anımsatan Yılmaz, önümüzdeki dönemde bunu durdurmak ve tersine döndürme yönünde gayretin içinde olacaklarını söyledi.
- Yeni bölgesel politika
Kalkınma ajanslarına ilişkin bir soru üzerine Cevdet Yılmaz, kalkınma ajanslarının 26 bölgede 81 ili kapsar şekilde kurulduğunu, her ile de yatırım destek ofisi açtıklarını anımsatarak, ajanslar kanalıyla her bölge için strateji hazırladıklarını söyledi.
Genel planlamayla yetinmediklerini dile getiren Yılmaz, "Bir taraftan Türkiye'yi büyütmeye çalışıyoruz, bir taraftan da her bölgemizin potansiyelini hızlandırmaya çalışıyoruz. Bunu da yeni bölgesel politika diyebiliriz. Eskiden bölgesel politika sadece geri kalmış bölgelerle ilgiliydi, şimdi tüm Türkiye ile ilgili politika. İstanbul için de bölgesel politika önemli, Antalya için de önemli, Hakkari için de önemli" ifadesini kullandı.
Yılmaz, bireylerin de firmaların da yörelerin de daha iyiye gitmesinin ön şartının daha iyi analiz olduğunu, genel geçer laflarla kalkınmanın olmayacağını belirterek, ajansların bulundukları yöreyle ilgili analiz yaptıklarını, strateji oluşturduklarını, yatırımcıya destek olduklarını ve birtakım hibe programlarını hayata geçirdiklerini kaydetti.