Atalay, Serdivan Belediyesinin konferans salonunda düzenlenen Demiryol-İş Sakarya Şubesi 10. Olağan Genel Kurulu'nda, taşeron meselesinin ülkenin kanayan yarası olduğunu söyledi.
Bu sorunu uzun zamandır kamuoyunun gündemine getirmeye çalıştığını belirten Atalay, "Servis, yemek, sosyal hak, senelik izin, cenazeye gitmek, doktora çıkmak yok, böyle bir sistem. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir sistem yok. Arzu ettiğimiz gibi oldu mu? Olmadı ama şu anda taşeron, ülkenin birinci gündemi oldu" diye konuştu.
Atalay, iktidar ve muhalefetin taşeronla ilgili çözüm bulmaya çalıştığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu seçimden önce Taşeron Yasası'nın TBMM'den geçmesi, yasalaşması gerekiyor. 1 milyona yakın taşeronun yüzde 87'si kamuda. Hükümet, özellikle ekonomi ekibi, bu işi hasıraltı etmek, seçimden sonraya bırakmak istiyor. Taşeron meselesi, seçimden önce çözümlenmeli, asıl işi yapanlar kadroya geçmeli.
Taşeron meselesini çözmezseniz inanın bu seçim döneminde size ülkenin hiçbir yerinde rahat vermeyiz, sıkıntı veririz. Konuşmak çok kolay, her şeyi konuşursunuz ama yapamayacağınız işleri Türk-İş Başkanı, siyasetçi, kitle örgütlerinin başında duranlar konuşmamak durumunda. Konuştuğunu söyleyeceksin, takipçisi olacaksın, yapılana kadar o meselelerin takipçisi olacaksın. Olmak durumundayız. Allah da kul da bunun hesabını sorar."
Atalay, 2014'ün iş kazaları açısından iyi olmadığına işaret ederek, siyasetçi ve sendikacıların iyi sınav vermediğini savundu.
Manisa Soma'da 301 insanın "iş cinayetine" kurban gittiğini anımsatan Atalay, "Bu kardeşlerimiz rahmetli olmasaydı, mükemmel olmasa da güzel bir yasa, bu yasayı biz Meclisten çıkartamazdık. Yasanın noksanları, sıkıntılı bölümleri var. Şu anda yasa diyor ki 'En az iki asgari ücret vereceksin." Devlet, bunu şu anda Zonguldak'ta uygulamıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, yemek, servis, kömür ve sosyal hakları içine katıyor, 'ben böyle anlıyorum' diyor. Bu konuyu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a aktardık. Devlet bunu uygulamıyorsa, özel sektör bunu uygular mı?" değerlendirmesinde bulundu.
Atalay, Türkiye'de irili ufaklı 10 binin üzerinde ocak bulunduğunu, ilgili bakanlığın bu ocakları tek genel müdürlük eliyle yönetmeye çalıştığını anlattı.
"Bu ocakları Ankara'dan idare edemezsiniz" diyen Atalay, "Buradaki sıkıntıyı, problemi bilmezsiniz. Taşra teşkilatının Enerji Bakanlığının kurulması, olmuyorsa bu ocakların belediyelere devredilmesi lazım. Bunları yapmazsanız, bu kazaların önüne geçemezsiniz. Bu kazalar olmaya devam eder" ifadesini kullandı.