Dolar

34,8725

Euro

36,7333

Altın

3.035,83

Bist

10.058,47

8. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi

8. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-01-14 17:42:07

8. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan, "Ramazanda oruç tutmak neyse, şirketi halka açmak da odur diye düşünüyorum" dedi.

Turhan, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği'nin (TKYD) bu yıl 8'incisini düzenlediği Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi'nin "Önümüzdeki Dönemde Riskler ve Fırsatlar" başlıklı oturumunda yaptığı konuşmada, borsalarda zenginliklerin paylaşıldığını belirterek, "Ne kadar küçük birikiminiz olursa olsun o büyük zenginlikten istifade edebiliyor. Ne kadar sıradan adam olursanız olun Ali Bey'in yaptığı muhteşem işlerden istifade edebiliyor ama Muharrem Bey'in yaptığı işlerden istifade edemiyor çünkü onun şirketi henüz halka açık değil" diye konuştu.

Halka arza ilişkin değerlendirmelerde bulunan Turhan, Hz. Adem'in yasak elmayı yediğini ve insanın hata yapmaya meyilli olduğunu anımsatarak, "En iyisi kendimi garantiye almak için böyle bir mekanizma tasarlayayım. Ben yapmam benden sonrakiler yapabilir o hatayı. Ben bunun önünü güzel bir şekilde alayım. Yani ramazanda oruç tutmak neyse, şirketi halka açmak da odur diye düşünüyorum" dedi.

Bir katılımcının Türkiye'de şirket kurarken yabancı ülkelere göre daha az inceleme olduğunu ifade etmesi üzerine Turhan, "Özgürlük ile güvenlik arasında hassas bir denge var. Bunu tadında tutturmak lazım ama biraz ölçüyü kaçırırsanız o girişimcilik ruhunu öldürmeye başlıyorsunuz. Girişimcilere o hareket alanını bırakmak lazım" şeklinde konuştu.

Turhan, kurumsal yönetime önem veren şirketlere borsada ayrıcalık tanınıp tanınamayacağına ilişkin bir soruya da şu yanıtı verdi:

"Kurumsal yönetimin karlılığı nasıl artırdığını insanlara göstermemiz lazım. Borsalar, bu konuda bir rol oynuyor. Biz de kurumsal yönetimin yaygınlaşmasını desteklemek adına, kurumsal yönetim endeksine giren şirketlere bazı indirimler, promosyonlar sağlıyoruz. Ayrıca, şirketlerde sürdürülebilirlik değerlendirmesini yapmak maliyetli bir şeydir, biz bunu üstleniyoruz. Bunları yaparken kardan vazgeçmiyoruz, tam tersine bunlar orta ve uzun vadede bizim de karlılığımız artıran şeyler."

Turhan, pazarları yeniden organize etmeyi düşündüklerini vurgulayarak, "Birincil ulusal pazar, ikincil pazar, gelişen işletmeler pazarı var. Bunlarla ilgili yeniden yapılandırma yapmayı düşünüyoruz. Burada da şirketlerin halka açıklık oranının, işlem gören payların likiditesini ön plana alan bir kategorizasyon yapacağız" şeklinde konuştu.

- Symes: "Kurumsal yönetimi yapan şirketin halka açılması çok kolay"

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cansen Başaran Symes, Türkiye'nin kurumsal yönetimde çok yol kaydettiğini belirterek, "Bundan 10 sene önce kurumsal yönetim, yönetişim teorik kavramken şimdi içselleştirmeye geldik. Kurumsal yönetim öyle bir olgu ki hiçbir zaman yeterli değil" dedi.

Kurumsal yönetimin, toplumun, bireylerin, hissedarların eğitim ve talep düzeyiyle alakalı olduğunu ifade eden Symes, kurumsal yönetimde en ana noktanın talepkarlık olduğunu vurguladı.

Kurumsal yönetimin en çok sürdürülebilirliğe hizmet ettiğini anlatan Symes, kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan şirketlerin bugüne taşındığını söyledi.

Symes, kurumsal yönetimi yapan şirketin halka açılmasının çok kolay olduğunu dile getirerek, kurumsal yönetimi yapmayan şirketin her şeye baştan başladığını kaydetti.

- Yılmaz: "Kurumsal yönetim işini KOBİ açılımıyla genişletmeye çalışıyoruz"

SÜTAŞ Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz ise bir yandan uluslararası şirketlerin Türkiye'de daha fazla yer almaları, ortaklıklarla çalışma fırsatlarının artması yoluyla kurumsal yönetimin geliştiğini ve diğer yandan da Türkiye'nin önemli insan kaynağı geliştirdiğini kaydetti.

Yılmaz, bu iki perspektiften bakıldığında Türkiye'de kurumsal yönetim alt yapısının sağlıklı şekilde geliştiğini anlatarak, bunun hayata geçmesinin talep etmekle ilgili olduğunu söyledi.

Türkiye'de oldukça sağlam bir makroistikrar temin edildiğini fakat bir türlü mikroreform ajandasında istenilen adımların atılamadığını savunan Yılmaz, evrensel standartlarda bir eğitim seviyesine çıkartılamayan ülkede dünya ile rekabet şansının mümkün olmadığını dile getirdi.

Yılmaz, genel seçimin tamamlanıp dikkatin reform ajandasına çevrilmesi gerektiğini ifade etti.

Kurumsal yönetimin, şirketlerin, düzenleyici ve şirket paydaşları arasında kalmaması gerektiğini belirten Yılmaz, "Biz aslında kurumsal yönetim işini KOBİ açılımıyla tabanını genişletmeye çalışıyoruz ama istiyoruz ki daha da toplumsal tabanda yaygınlaşsın. Bu ilkeler çocuklarımızın yaşayacağı dünyaya ilişkin ilkeler. Bizim özlediğimiz Türkiye'de bunlara ihtiyaç var" diye konuştu.

"Önceliğimiz işinizi yürütmek için başka ortaklar ve oradan gelecek kaynaklar değilse, o zaman değerler üzerine kurulmuş öncelikleri de hiç komplekse kapılmadan, kurumsal yönetişimde en üst sıraya yerleştirmek adına gerçekleştirebilirsiniz" diyen Yılmaz, şöyle devam etti:

"Benim kurumumdaki durumum böyle oldu. Bu emanetin bir gün toplumun kontrolüne verilmesi gerektiğini biliyorum. Bunun için iç denetim, dış denetim ve yasalardan öte gerçek toplumun denetiminin sağlama yerinin borsa olduğunu da biliyorum. Ama ben tek başıma kurum olarak değil, bir sektör, bir ülkenin piyasası, o sektöre ilişkin piyasasının derinleşmesi ve olgunlaşmasıyla beraber bu emaneti vitrine çıkartabilirim. Tarıma dayalı sanayinin gelişimine paralel olarak bu emaneti daha fazla toplumla paylaşma, deneyime sunma konusunda iradem var."

- Ali Sabancı

Pegasus Hava Taşımacılığı AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı da kurumsal yönetişimi "kendinden olmayan ama senden daha iyi olan insanlarla bir sistem içinde çalışabilme azmi" şeklinde tanımladı.

Sabancı, kurumsal yönetişimin "kurumsal" kısmı çıkarıldığında, sporda, evde, siyasette de yine aynı maddelerin bulunduğunu aktardı.

Amerika'da yaptığı bir sunumdaki slayta, aile şirketlerindeki en büyük sorunun kendilerinden sonraki sistemi yaratmaya çalışan kurucular olduğunu yazdığını belirten Sabancı'nın, "Kurucular kendine şunu soruyor; 'ben öldüğümde bu işler nasıl sisteme oturacak?' Ama bazen öyle yerlere geliyorsun ki o kurucu şunu sormaya başlıyor; 'Ölmeyebilirim" demesi üzerine salonda gülüşmeler oldu.

Bunun üzerine oturumun moderatörlüğünü yapan Artunç Kocabalkan ise "Yarın ölecekmiş gibi çalış hiç ölmeyecekmiş gibi kurumsal yönetim mi yani?" dedi.

SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara