Özdemir, yazılı açıklamasında, Mersin Limanı yönetiminin, geçen aylarda "hububat ithalatındaki ani artış nedeniyle geçici sıkışıklık oluştuğunu, kasım sonu normale döneceğini" açıkladığını hatırlatarak, buna rağmen iyileşme görülmediğini iddia etti.
Özdemir, sıkışıklığın, limandaki dökme yük hizmetlerinin verildiği 4, 5 ve 6 numaralı rıhtımlarda devam eden genişletme çalışmalarından kaynaklandığını öne sürdü.
Sıkışıklığın, dış ticarette faaliyet gösteren firmalara yüksek maliyet getirdiğini savunan Özdemir, şöyle devam etti:
"Mersin Limanı'nda oluşan sıkışıklık, şehrin ekonomisine her geçen gün darbe vurmaktadır. Dökme yük gemilerindeki bekleme sürelerinin 10 güne kadar çıktığı yönünde şikayetler alıyoruz. Bu da ekstra bekleme maliyetlerine yol açıyor. Bu durumun devam etmesi halinde dökme yük taşıyan gemileri, Mersin'e gelme konusunda istekli olmayacak. Neticede gemiler, Mersin'e gelmek için daha yüksek navlun ücretleri talep etmeye başlayabilecek. Mersin Liman işletmesi, konteyner taşımacılığını teşvik ettiği yönünde bir izlenim yaratıyor. Mersin'in lojistik sektöründe sahip olduğu rekabetçi üstünlüklerini devam ettirebilmesi için konteyner ve dökme yük taşımacılığını beraber götürmesi gerekir. Liman işletmesi, sorunların çözümü için sıkışıklık bitene kadar dökme yük gemileri için daha fazla rıhtım tahsis etmeli."
Özdemir, limanın, kent ve bölge ekonomisinin kalbi durumunda olduğunu, bu yüzden tüm fonksiyonlarıyla çalışması gerektiğini kaydetti.