Schaeuble, yaptığı yazılı açıklamada, Yunanistan'a reform yolundan sapma konusunda uyarıda bulunarak, "Yeni seçilecek olan hangi hükümet olursa olsun, daha önceki hükümetin yaptığı sözleşmeleri yerine getirmesi lazım" görüşünü paylaştı.
Schaeuble, "Sert reformlar meyvelerini vermeye başladı ve başka hiç bir alternatifi yok" ifadesini kullanarak, Yunanistan başka bir yolda giderse durumun çok zor olacağını da belirtti.
Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) Maliye Uzmanı Carsten Schneider, "Handelsblatt" gazetesine yaptığı açıklamada, "Yunanistan'ın borcuna baktığımızda, dışarıdan yardım almadan yönetebilecek durumda değil" açıklamasını yaptı. Yunanistan'ın Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bakası (ECB) ve Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) oluşan Troyka ile sürdürdüğü müzakerelerin devam etmesi gerektiğine dikkati çeken Schneider, "Aksi takdirde Yunanistan yakında borcunu ödeyemeyecek" dedi.
Schneider, Yunanistan'ın kendi çıkarları için bu reform sürecini sürdürmesi gerektiğininin de altını çizdi.
Sol Parti Eş Başkanı Bernd Riexinger ise Yunanistan'daki cumhurbaşkanlığı seçiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının, AB'nin ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in kemer sıkma politikasından kaynaklandığını savundu.
Riexinger, Yunanistan'da sosyal alandaki kesintiler, yüksek oranda işsizlik ve Avrupa'nın güneyindeki ülkelerde işçi haklarının azaltılmasının önemli ölçüde Alman hükümeti tarafından desteklendiğini ve şimdi başarısızlıkla sonuçlandığını söyledi. Erken seçimlerin Yunanistan için yeni bir fırsat oluşturacağını ifade eden Riexinger, "Sol Parti, SYRIZA partisine başarılar diliyor" dedi.
AfD (Almanya için Alternatif Partisi) Eşbaşkanı Bernd Lucke da Yunanistan'daki cumhurbaşkanlığı seçiminin başarısızlıkla sonuçlanmasını, Merkel için bir yenilgi olarak değerlendirdi. Yunanistan'daki devlet krizinin ülkeye avro biriminden çıkma imkanını sağladığını iddia eden Lucke, gelişmelerin, Merkel'in sürdürdüğü politikayı yeniden gözden geçirmesini gerektirdiğini de belirtti.
Yunanistan'da, koalisyon hükümeti ve bazı bağımsız milletvekilleri tarafından desteklenen cumhurbaşkanı adayı Stavros Dimas'ın, cumhurbaşkanlığı seçiminin üçüncü turunda da yeterli oyu alamaması, erken genel seçim kararına olmuştu.
Kemer sıkma politikasına karşı çıkan muhalefetteki SYRIZA, 25 Ocak'ta yapılacak erken seçimleri kazanıp iktidara gelmesi halinde AB, IMF ve ECB ile yapılan anlaşmaları yeniden müzakere edeceğini açıklamıştı.