2016 yılı itibariyle 25 dile çevrilen Mesnevi'nin, 2015 ylında 6 cilt halinde Azerice çevirisi yapılmıştı.
Mesnevi'nin Farsça, Türkçe, Urduca, Fransızca, Türkmence, İspanyolca, İngilizce, Arapça, Almanca, İtalyanca, Arnavutça, İsveççe, Japonca, Boşnakça, Flemenkçe, Kazakça, Özbekçe, Tacikçe, Çince, Yunanca, Rusça, Malayca ve Azerice dillerinde baskısı yapıldı.
Son yıllarda çeviri çalışmasının sürdürüldüğü diller ise Osmanlı Türkçesi, Kürtçe (Kurmanci), Portekizce, Lehçe, Amharca, Sıvahili dili, Hintçe, Kırgızca, Uygurca ve Bulgarca oldu.
50 dile ulaşmak için sürdürülen çalışmalarda yer alan 17 dilden bazıları ise; Kırım Tatarcası, Kazan Tatarcası, Başkurtça, Litvanca, Moğolca, Ukraynaca ve Çekçe…
Akşam gazetesi yazarı Bedir Acar, Mevlana hazretlerinin Mesnevi adlı eserinin dikkat çeken yönlerini ve 'Açıklamalı Mesnevi' yazarı Cemal Aydın'ın esere dair görüşünü aktardı.
“Herkesin ve her kesimin anlayacağı sadelik…”
Ahmet Hamdi Tanpınar, Yahya Kemal'e sorar: Üstadım biz Viyanalara kadar nasıl gittik?
Yahya Kemal'in cevabı: Pilav kaşıklayarak ve Mesnevi okuyarak!
Gerçekten de "İslam âleminin bir numaralı klasiği hangi eserdir' diye sorulacak olsa, cevap, Mesnevi'dir.
Hazreti Mevlana'nın şaheseri Mesnevi, yüzyıllardır her kesimden insanın baş tacı ettiği bir eserdir. Her tabakaya seslenir. Sıradan bir insan da, üst düzeyde bir bilgin de bu eserden çok şey öğrenir.
Tasavvuf Profesörü Mustafa Kara'nın şu değerlendirmesi ise tarihi bir hakikattir: "İslam kültür ve medeniyet tarihine yön veren, ışık tutan, her asır ve coğrafyada okuyucusu, münekkidi, muhalifi, mütercimi ve şârihi olan farklı ilim dallarında klasik eserlerimiz vardır. Bunlar arasında Mevlana'nın Mesnevisi kadar 'renkli' olanını bulmak zordur. Tabir câizse o, tekke ile medreseyi, filozofla arifi, tüccarla padişahı, hatta Müslüm ile gayrimüslimi aynı çatı altında ve aynı atmosferde buluşturan uluslararası bir klasiktir.'
Hz. Mevlana'nın Mesnevisi (Farsça aslından) pek çok dile çevrildi. Ülkemizde de başta Şefik Can tercümesi olmak üzere çok sayıda çalışma mevcut.
Mesnevi'nin günümüze kadar yapılan bütün şerhlerin en son ve en kapsamlı hali H. Hüseyin Top'un dokuz bin sayfalık, 12 ciltten oluşan Mesnevî-i Mâ'nevî Şerhi'dir.
Fakat dokuz bin sayfa değil de 976 sayfa halinde okumak isterseniz, Cemal Aydın'ın yıllar süren emek sonucu hazırladığı 'Açıklamalı Mesnevi' eserini tavsiye ederiz.
Kitap henüz çıktı; Timaş Yayınları'ndan...
Eser, Farsça, Türkçe ve Fransızca tercümeler dâhil bütün Mesnevi şerhleri gözden geçirilerek herkesin ve her kesimin anlayacağı bir şekilde ve sadelikle hazırlanmış.
Mesnevi bilindiği üzere, İslam dinini şiir diliyle, hikâye ve fıkralarla anlatan altı kitaptan ve toplamda 51 bini aşkın mısradan oluşur.
Mütercim Cemal Aydın'a göre, şu yeryüzünde bir dini, şiir diliyle böylesine canlı bir şekilde anlatıp sunarak sevdirip benimseten ve insanlığa insanca yaşamayı öğreten bu çapta başka bir eser gösteremezsiniz.
Mütercime göre Mesnevi gerçek bir hidayet rehberidir ve Hazreti Mevlana'yı takdir edebilmek için dindar olmaya da gerek yoktur; edebi zevke ve geniş ufka sahip bir aydın olmak yeter.
Nitekim, Kanada'da 2002 yılında tanıdığım bir Profesör 'Bana Mesnevinin iyi bir tercümesini bulabilir misin' diye sormuştu. Oysa kendisi Müslüman değildi.
Hz. Mevlana'nın hiç bilmediğimiz coğrafyalarda bağlılarının, gönüldaşlarının olduğunu söylemek mümkün. Şeb-i Arus törenlerinde, her yıl, dünyanın dört bir yanından insanın Konya'ya akın akın gelmesi boşuna değil.
Mevlana, sadece bir sufi değil, aynı zamanda deha çapında bir bilgindir. Dünyanın yuvarlak olduğunu Kopernik'ten 300 yıl evvel dile getirmiştir. Pastör'den 600 yıl önce mikropların varlığından çok net bir şekilde söz etmiştir.
Özetle söyleyecek olursak Hz. Mevlana, dünün ve bugünün seçkin aydınlarının hayran olduğu ölümsüz bir şahsiyet, her çağın insanına seslenen çağlar üstü bir veli, çağlar üstü bir sufi, muhteşem bir bilge, eşsiz bir âlim, dahi bir bilgin ve çok yönlü bir şairdir.
Mesnevi'nin Hollanda dilinde çevirisi...
Yine 'Açıklamalı Mesnevi' yazarı Cemal Aydın'dan ödünçle söyleyecek olursak, Mesnevi'de anlatılan, uyarılan, dikkati çekilen, gerçek ve hayali hikâyelerle, fıkralarla gafletten uyandırılmak istenen kişi, aslında benim, sensin, biziz, hepimiziz.
Çünkü Mevlana doğrudan doğruya okuru hedef alır, okura seslenir, okuru kendisiyle hesaplaşmaya, özeleştiri yapmaya çağırır; tek kelimeyle okuruna sürekli ayna tutarak onun kendisini sorgulamasını sağlar. Dolayısıyla da insanı uyuşukluktan, kötümserlikten, kendini çaresiz biri olarak görmekten kurtarır ki günümüz insanının en çok ihtiyaç duyduğu çare budur.
Cemal Aydın, Hz. Mevlana'nın bu muhteşem eserini kısa ve özlü açıklamalarla bezemiş. Okura kolaylık sağlamak için bazı kavramları sadelikle anlatmış.
Zihinlerimizi bulandırmaya, gönlümüzü kirletmeye çalışan şu ahir zamanın fitnelerinden, sosyal medyanın çirkinliklerinden yakamızı kurtarabilirsek kendimizi daha iyi hisseder, bezginlik, umutsuzluk, karamsarlık gibi hallerden de azade oluruz.
Bunun için de İslam âleminin bir numaralı klasiği Mesnevi, başucu kitabımız olmalı.
Cemal Aydın'ın dediği gibi Mesnevi'den her gün beş on sayfa okuyan kimse psikoloğa gitme ihtiyacı hissetmez.
Ben derim ki doğum günlerinde, bayramda, seyranda eşe dosta, akrabaya, arkadaşa ömürlük hediyelerden biri de Mesnevi olmalı.
Yorum Yap