Türkiye ile ABD arasında “Güvenli Bölge” konusunda yapılan anlaşma ile ilgili İsrail gazetesi The Jerusalem Post'ta, Seth J. Frantzman tarafından kaleme alınan makalede, “Ankara şu ana kadar, ABD'ye karşı kartlarını iyi oynadı” denildi.
Amerikan basını Ankara'dan gelen uzlaşı haberlerinde en önemli sorunun yanıt bulmadığını yazarken; İsrail gazetesi Jerusalem Post ise Ankara'nın şu ana kadar, ABD'ye karşı kartlarını iyi oynadığını öne sürdü.
Rusya'dan S-400 savunma sistemlerinin alınması sonrası ABD ile yaşanan krizin hemen ardından Ankara'da gerçekleştirilen görüşmelerden “anlaşmayla” çıkıldığı mesajı verildi.
Ancak Amerikan basını tarafların yaptığı açıklamaların en çetrefilli meseleye dair hiçbir bilgi içermediğine dikkati çekti.
İsrail'in önde gelen gazetelerinden Jerusalem Post ise Türkiye'nin ABD'nin tehditlerine Suriye kartını masaya sürerek yanıt verdiğini ve Washington'a karşı kartlarını iyi oynadığını yazdı.
WASHINGTON POST: KİLİT NOKTA
AÇIKLIĞA KAVUŞMADI
Görüşmelere dair ABD basınında yer alan haberlerde, taraflar arasındaki anlaşmazlığın kilit noktasının hâlâ netlik kazanmadığı vurgulandı.
Washington Post gazetesi, Türk Milli Savunma Bakanlığı ve ABD Büyükelçiliği'nden gelen ve neredeyse birbiriyle aynı açıklamaların, en tartışmalı meselenin yani “güvenli bölgenin boyutu ve mahiyetinin” çözüldüğüne dair bir izahat içermediğini yazdı.
NEW YORK TIMES: TÜRKİYE ANLAŞMAYI
İSTEKLERİNİN KARŞILANDIĞI ŞEKLİNDE SUNDU
Aynı noktaya dikkati çeken New York Times gazetesi de Ankara'da üç gün süren görüşmelerin ardından “iki ülkenin savunma yetkililerinin ayrı ayrı ancak benzer dilde yaptığı açıklamalarda” güvenli bölgenin büyüklüğüyle ya da bu alanda güvenliğin nasıl sağlanacağıyla ilgili hiçbir bilgiye yer vermediğini belirtti.
Bu hususlar üzerinde henüz karar verilmemiş olabileceğini ifade eden gazete, “anlaşmanın Türkiye tarafından isteklerinin karşılandığı şeklinde sunulduğunu” savundu.
THE JERUSALEM POST: TÜRKİYE SURİYE KARTINI
MASAYA SÜRDÜ
Ankara'daki görüşmeleri gündemine taşıyan İsrail gazetesi The Jerusalem Post ise “Türkiye, ABD'nin yaptırım tehditlerine karşı Suriye kartını masaya sürdü” vurgusunu taşıyan haberinde şu ifadeleri kullandı:
Türkiye daha önce yaptığını yine yaptı: Suriye'de ABD öncülüğündeki koalisyon ortaklarına askeri operasyon düzenlemekle tehdit etti. Askeri güç konuşlandırdı ve yakında askeri saldırı düzenleyeceğini söyleyerek övündü.
Gazete, “NATO üyesi Türkiye, Suriye'nin doğusuna saldırmakla tehdit ederek, Suriyeli muhalifleri harekete geçirerek ve ABD'nin başlıca ortağı Suriye Demokratik Güçleri'yle çatışarak Aralık 2018'de de aynı hamleyi yapmıştı” diye yazdı.
Türkiye'nin bu çıkışına karşılık “ABD Başkanı Donald Trump'ın Amerikan askerlerini Suriye'den çekme kararı aldığını” hatırlatan Jerusalem Post, Beyaz Saray'dan gelen beklenmedik açıklamanın ABD'nin IŞİD'le Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ve Savunma Bakanı James Mattis'i de şaşkına çevirdiğini kaydetti.
Ancak sonrasında krizinin sona erdiğini, ABD'nin Suriye'de kalmaya devam ettiğini ve Türkiye'nin de seçimlere gittiğini hatırlatan gazete, “İnsanlar krizi ve çekilme kararını unuttu. Onun yerine ABD mart ayında IŞİD'den geriye kalan son bölgelerin ele geçirilmesinin ardından Amerikan kuvvetlerinde bir miktar azaltmaya gitti” ifadelerine yer verdi.
2019 yazına gelindiğinde artık Türkiye'de seçimlerin geride kaldığını belirten Jerusalem Post, “Türkiye, halkını aynı bayrak etrafında toplamak için yeni bir nedene ihtiyaç duyduğundan Suriye'nin doğusunda yeni bir askeri operasyonu masaya sürdü” iddiasında bulundu ve “barış koridoru”, “düşmanların kökünü kazıma” ve sınıra tanklarla askerler gönderme haberlerinin geri geldiğini ifade etti.
“ANKARA ŞU ANA KADAR,
ABD'YE KARŞI KARTLARINI İYİ OYNADI”
Washington'daki yönetim Türkiye'yi tek taraflı hareket etmeme konusunda uyarırken, bir yandan da diplomatların uzlaşmak için kafa yorduğunu kaydeden Jerusalem Post, son gelişmelerle Ankara'nın Rusya'dan S-400 savunma sistemi almaya başlaması arasında ilişki kurdu.
İsrail gazetesi, “Bu bir tesadüf olamaz: Washington, Türkiye'nin Rusya'yla artan ittifakı karşısında nasıl yaptırım uygulayacağı konusunu göz önünde bulunduruyordu” değerlendirmesinde bulundu.
“Suriye meselesinin ısıtılmasıyla birlikte S-400 konusunun unutulduğunu” savunan Jerusalem Post, en nihayetinde Türkiye'nin S-400 meselesinin ABD'de kabul görmesi karşılığında Suriye'ye dair yaklaşımlarında “pes etmeye” istekli izlenimi vermiş olacağını ileri sürdü.
Seth J. Frantzman imzalı haberde ayrıca şu ifadeler yer aldı:
1950'lerden bu yana ABD'yle ittifak halindeki Ankara, Washington'ı gayet iyi tanıyor. ABD'nin bölgedeki siyasetini izleyen Türkiye -İran, Rusya ve Çin'in de anladığı gibi- şunun farkında: ABD güce ve bir şekilde uzlaşıyla sonuçlanan tehditlere genelde itibar ediyor. Dolayısıyla Türkiye'nin yaptığı, tipik bir pazarlık stratejisi: Asıl hedefin daha kısıtlı olduğu durumlarda büyük saldırılar hakkında büyük konuşmak (…) Ankara şu ana kadar kartlarını iyi oynadı. ABD'nin sahadaki ortakları, ortak operasyonlar düzenlenmesi ve bir koridor açılmasına dair en son açıklamaların ne anlama geldiğini merak ediyor olmalı.