AA'nın haberine göre, BM İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi'nden (OCHA) yayımlanan raporda, Batı Şeria'daki C bölgesinde yer alan 14 bin 87 bina hakkında İsrail'in yıkım kararı çıkardığı ve 2014 yılı sonuna kadar bunun yüzde 20'sinin gerçekleştirildiği kaydedildi. Operasyonlarda 2 bin 802 yapının yıkıldığı belirtildi.
Çoğu zaman bir yıkım kararının, aynı ailenin sahip olduğu birden fazla yapıyı da kapsadığına dikkat çekilen açıklamada, yıkımların İsrail Sivil İdaresi veya karara boyun eğmek zorunda kalan binaların sahipleri tarafından gerçekleştirildiği bilgisi verildi.
Yıkım kararlarının yalnızca yüzde 1'inin engellenebildiği, yani 151 bina sahibinin ruhsat almayı başarabildiği kaydedilirken, Ocak 2015 itibarıyla uygulamayı bekleyen 11 bin 134 yıkım kararı bulunduğu ifade edildi.
Yıkımı beklenen binaların Halil (yüzde 33), Kudüs (yüzde 16) Ramallah (yüzde 11) ve Beytüllahim (yüzde 10) kentlerinde yoğunlaştığına değinildi.
Raporda, "İsrail'in planlama, ayrımcı toprak dağıtımı politikası ve kamu toprağını dağıtım yöntemi Filistinlilerin C bölgesindeki yapılar için ruhsat almasını neredeyse imkansız kılıyor. İsrail çadır olsun alüminyum olsun her türlü yapı için ruhsatı şart koşuyor" denildi.
Zorunlu göç riski
Bu durumun iskan ve alt yapı alanlarında kalkınmayı dolayısıyla da Filistinlilerin istihdamını engellediği ve Batı Şeria'da yaşayanlara yönelik ciddi yansımaları olduğu vurgulanırken, "Söz konusu kararlar binlerce fakir Filistinli ailenin yaşadığı zor duruma ışık tutuyor. Bu ailelerin bir kısmı yakın gelecekte zorunlu göç riskiyle karşı karşıya" ifadeleri kullanıldı.
Raporda, İsrail Merkezi İstatistik Birimi verilerine göre, Batı Şeria'daki C bölgesinde 356 bin Yahudi yerleşimcinin, 100'ü ruhsatsız 135 bin 100 yerleşim yerinde yaşadığı kaydedildi. Yahudi yerleşim yerleri ve kaçak yerleşim alanlarının uluslararası kanunlara aykırı olduğu ve kaçak yerleşim alanlarının ise İsrail kanunlarına aykırı olduğuna değinildi.
"İsrail ayrımcılık yapıyor"
İsrail'in 1988-2014 yılları arasında C bölgesinde Yahudi yerleşimcilerin inşa ettiği 6 bin 948 bin bina hakkında yıkım kararı çıkarttığı, bunların ise yüzde 12'sinin yıkıldığına işaret edilirken, şu ifadelere yer verildi:
"İsrail, Batı Şeria'da Filistinlilerin ve kendi vatandaşlarının inşa ettiği ruhsatsız yapıların yıkımı konusunda açık bir şekilde ayrımcılık yapıyor. Yıkım kararı verilen ruhsatsız yapılar hakkındaki emrin gerçekleştirilmesine ilişkin oranlar Yahudi yerleşimciler ve Filistinliler arasında farklılık gösteriyor. Bu iskan da dahil olmak üzere İsrail'in iki halka uyguladığı homojen olmayan politikanın örneklerinden biri."
Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde Batı Şeria; A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı. Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi, idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e, "güvenliği" İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin "idare ve güvenliği" İsrail'e bırakılmıştı. C bölgesinde yaklaşık 300 bin Filistinlinin 532 yerleşim bölgesinde yaşadığı belirtiliyor.
