Davutoğlu, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlenen bayramlaşma programında, bayram namazını Sultanahmet Camisi'nde kıldığını, Anadolu'nun, Trakya'nın her bir ilinden gelen vatandaşların yanı sıra Suriye'den, Irak'tan, Libya'dan, Cezayir'den, Brezilya'dan, Avustralya'dan, Endonezya'dan, Malezya'dan, Özbekistan'dan, Tacikistan'dan, Bosna Hersek'ten, Üsküp'ten, Prizren'den, Sancak'tan ve dünyanın her köşesinden gelen kişilerle de bayramlaştıklarını dile getirdi.
Tarihte oynadığı rolün devamı olarak İstanbul'un, bütün Müslümanlar, mazlumlar, Asya, Afrika, Avrupa, Orta Asya, Doğu Asya, Latin Amerika için bir hedef, menzil olduğunu anlatan Davutoğlu, salondakilere "Aziz dava arkadaşlarım" diye hitap ederken, "Bu davamızı Türkiye'nin ve dünyanın her yerinde ayakta tutmak büyük bir onurdur ama İstanbul'da AK Parti davasının neferi olmak en büyük onurdur" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, AK Parti'yi, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Afyon'da yola çıkan, bütün Türkiye'yi kucaklayan, bütün Türkiye ile yürümek iddiasında ve idealindeki bir kadronun büyük fedakarlıkla başlattığı bir hareket" şeklinde tanımlayarak, artık AK Parti'nin sadece Türkiye'nin değil, Balkanlar'ın, Orta Doğu'nun, Orta Asya'nın, Afrika'nın ve Avrupa'nın da siyasi hareketi olduğunu söyledi.
Selçuklu'nun, Osmanlı'nın ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün tarihi birikimini bugün Sultanahmet Camisi'nde gördüğünü ifade eden Davutoğlu, orada bulunanların hiçbirinin kendisini yabancı, güvensiz, huzursuz hissetmediğini, İstanbul'un herkes için bir saadet diyarı olduğunu anlattı.
Davutoğlu, "7 Haziran seçimlerinden çıktıktan sonra davamızı yeniden yorumlamak, iç muhasebe yapmak gerektiğinde bilin ki hem Türkiye'nin her bir ilinde hem de gönül coğrafyamızda bu muhasebe yapılmaktadır. Geçtiğimiz hafta Srebrenitsa Katliamı'nın 20'nci yıl dönümde Bosna Hersek'teydik. Her bir Bosna Hersekli kendini İstanbullu, her bir Srebrenitsalı kendini Türkiye vatandaşı gibi hisseder. Çünkü bilirler ki eğer onların gözünde bir damla yaş olmuşsa, o yaşı silecek olan Anadolu çocuklarıdır, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir, AK Parti hareketidir" diye konuştu.
Mogadişu'da, Üsküp'te, Mısır'da, Suriye'de, Suriye'nin özellikle kurtarılmış bölgelerinde bayram namazında Türkiye'ye dua edildiğini söyleyen Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün Sultanahmet Camisi'nde gördüğüm her Suriyeli elime kapandı ve ağlayarak Türkiye'ye teşekkür etti. Bu teşekkür şahsen bana yapılmış bir teşekkür değil. Bu teşekkür, bu davayı mültecilere, kardeşlerimize, muhacirlere ensar muamelesi yapan AK Parti hareketine ve Türkiye'nin her köşesinde onları bağrına basan aziz milletimizedir. Birileri yüzde 41 gibi yüksek bir oran almamıza rağmen 4 partili bir meclis oluşması sebebiyle, tek parti iktidarı olmamamız dolayısıyla neredeyse bayram ettiler, şenlik yapmaya kalktılar 8 Haziran sabahı. Ama bir aylık süreç gösterdi ki Türkiye'de siyasetin de Türkiye'nin de gönül coğrafyasının da kaderi, anahtarı hala ve bundan sonra da daima AK Parti'nin elinde olacak. İnşallah Osmanlı'nın düzenini, adaletini, bugünlere ve yarınlara getireceğiz."
- "Gördüğüm coşku, her ihtimale hazır AK Parti kadrolarının coşkusu"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti'de sükut-u hayal ve rehavet oluşmasının beklendiğini ancak bunun olmadığını ve olmayacağını belirterek, 7 Haziran'dan bu yana teşkilatın en kılcal damarlarına kadar istişarelerde bulunduklarını, bütün teşkilat, il, kadın ve gençlik kolları başkanlarıyla, milletvekilleriyle görüştüklerini ve geleceğin planlamasını yaptıklarını anlattı.
AK Parti'nin tek parti iktidarı olamaması dolayısıyla 7 Haziran akşamı şenlik yaşayanların ve yüzde 60'lık bloktan bahsedenlerin, "Arkalarında milletin, Endonezya'dan Saraybosna'ya, Urumçi'den Mogadişu'ya, Cezayir'den Tacikistan'a kadar müminlerin, mazlumların duası varken, kimsenin bu hareketi engelleyemeyeceğini, durduramayacağını ve hızını kesemeyeceğini" bilmesi gerektiğini dile getiren Davutoğlu, bir aylık sınavın, AK Parti'nin her ihtimale açık olduğunu, herkesle her şartla görüşme yapabileceğini ortaya koyduğunu söyledi.
Davutoğlu, mecliste grubu bulunan partilerin genel başkanlarıyla görüştüklerini hatırlatarak, partililere şöyle seslendi:
"7 Haziran akşamı AK Parti'nin artık Sayın Cumhurbaşkanımızdan bu yana bir demokrasi platformu haline gelen balkonda yaptığım konuşmadan bu yana en ufak bir çizgi değişikliğimiz de gözükmedi. O gece ne dediysek bugün aynısını söylüyoruz, yarın aynısını söyleyeceğiz. O gece 'Milli iradeye saygı duyuyoruz' demiştik, şimdi de saygı duyuyoruz. O gece 'Milli iradenin gereğini yapacağız' dedik, bir aydır da gereğini yapıyoruz. O gece 'Tekrar milli iradeye gitmek gerekirse ona da hazırız' dedik, bugün de hazırız. Burada gördüğüm coşku da her ihtimale hazır AK Parti kadrolarının coşkusudur."
Salondakilerin "Seninle ölmeye geldik" sloganları üzerine Davutoğlu, "İnşallah ölmeye değil, nice milli irade bayramı yapmaya yürürüz hep beraber. Hep bayram yapacağız" dedi.
Davutoğlu, "Biz milli iradeden ve milli iradenin gereğini yapmaktan bahsederken, onlar önce yüzde 60'lık bir bloktan bahsettiler. Sanki bu 3 partiye oy verenlerin hepsi, ortak bir hedef için oy vermiş gibi hayali bir vehimden, bir yüzde 60'lık bloktan bahsettiler. Biz ise soğukkanlı bir şekilde, ilkeli bir tutumla Meclis Başkanlığı seçimlerine hazırlandık. Sonuç ne oldu? Meclis Başkanı yine AK Parti'den seçildi ve yüzde 60'lık blok iddiası olduğu yerde çöktü. Sanki Cumhurbaşkanımız orada devletin başında ama Meclis Başkanı ya da Başbakan başka partilerden çıkacak, Cumhurbaşkanımız izole edilecek, bunu hesap ediyorlardı ama olmadı. Başbakanlık için değişik senaryolar gündeme getirdiler, dönüşümlü başbakanlıktan bahsettiler ama bunlar da başarıya ulaşmadı, ulaşmayacak. Milli irade şunu gösterdi; yüzde 41 ile en yakın partiye yüzde 16 puan fark ile Meclis Başkanlığı'nı da Başbakanlığı da hak eden ve bu hak ettiği sorumluluğu da hakkınca taşıma kudretine sahip yegane parti AK Parti'dir" diye konuştu.
(Sürecek)
