Muharrem İnce, geçmiş kameraların karşısına, gayet kendinden emin ve güvenli, seçimi kazandığında yapacağı “güzel şeyleri” anlatıyor.
Polise ve hemşireye 3600 ek gösterge getirecekmiş.
Kimseden çıt yok.
Ne diyordu Hürriyet'in eziği? “Özgüveni tam... Hatta biraz fazla tam... Saniye sektirmeyecek kadar hazır cevap. Konulara bayağı hâkim.”
Konulara bayağı hâkim Muharrem İnce, vaat ettiği iyileştirmenin iki hafta önce yapıldığını bilmiyor.
Bunun genel başkanı da tuhaftı. Önceki seçim kampanyalarından birinde Sakarya'ya gitmiş, altında otopark bulunan bir alanda konuşma yaparken, “İktidara gelirsek, bulunduğumuz yerin altını otopark yapacağız” demişti.
Gülememiştik bile...
Komik değildi... Hazindi...
Muharrem İnce, genel başkanını aratmıyor. Çarkçılıkta da onu sollamış durumda. AB büyükelçileri meselesinde nasıl çark ettiğini biliyorsunuz... Tekrarlamayalım.
Devam ediyor Muharrem İnce... Bu defa, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a laf sokuyor: “Ey Hollanda diyor, portakal bıçaklıyor, sonra gidiyor Petrol Ofisi'ni satıyor...”
Ne diyordu Hürriyet'in eziği? “Özgüveni tam... Hatta biraz fazla tam... Saniye sektirmeyecek kadar hazır cevap. Konulara bayağı hâkim.”
Konulara bayağı hâkim Muharrem İnce Petrol Ofisi'nin (yani POAŞ'ın) 2000 yılında satıldığını bilmiyor.
Bu satışın (özelleştirmenin) ayrıntısını Fuat Uğur yazdı, belki ondan öğrenir...
Fuat Uğur'un izniyle küçük bir detayı hatırlatmak istiyorum:
Petrol Ofisi'nin şimdiki sahibi Avusturyalı bir şirket... Yani, Erdoğan istese de bu işletmeyi satamaz... 2000 yılında özelleştirilen, özelleştirildikten sonra da başına gelmedik kalmayan Petrol Ofisi'nin alengirli (bol akçalı, bol kayırmalı) satış macerasında CHP de bir şekilde yer alıyor.
Konulara bayağı hâkim Muharrem İnce, POAŞ'ın yüzde 51 hissesinin Aydın Doğan-İş Bankası ortaklığı tarafından 1 milyar 260 milyon dolara alındığını bilmiyor.
CHP, aynı zamanda İş Bankası'nın ortağı...
Konulara bayağı hâkim Muharrem İnce bunu bilmediği gibi, POAŞ'a daha rahat çökebilsin diye Aydın Doğan'a “ilk dört yılı ödemesiz” ballı devlet kredisi verildiğini de bilmiyor.
Bunu Hürriyet'in eziği biliyor ama susuyor.
Bu satırların yazarı, defaatle, “Bu ballı krediyi de yazsana!” diye çağrıda bulundu ama ezik tetikçi, maaş aldığı adamı üzmek istemedi.
Peki, konulara bayağı hâkim Muharrem İnce, İş Bankası'nın elindeki yüzde 44 oranındaki hisseyi 616 milyon dolara Doğan Holding'e devrettiğini (arada acayip kirli pazarlıklar dönmüştü), Doğan Holding'in de aynı hisseyi altı ay sonra 1 milyar 54 milyon dolar karşılığında Avusturya şirketi OMV'ye satıp 438 milyon doları cebe indirdiğini biliyor mu?
Fuat Uğur'u okursa bilecek...
Konulara bayağı hâkim Muharrem İnce, satış olayında, İş Bankası Yönetim Kurulu üyesi olarak Kemal Kılıçdaroğlu'nun imzası bulunduğunu da bilmiyor.
Sonra da yüzü kızarmadan, Erdoğan'ı POAŞ'ı peşkeş çekmekle suçluyor.
Muharrem İnce'nin yatacak yeri yok, anladık.
Peki, “Özgüveni tam... Hatta biraz fazla tam... Saniye sektirmeyecek kadar hazır cevap. Konulara bayağı hâkim...” diyen cahilin dalkavuğu...
Onun yatacak yeri var mı?
Utanmaz adam, hem bilmiyor (bildiklerini de gizliyor), hem de bu haliyle medya patronlarından para söğüşlüyor.
Bir de, yüzü kızarmadan, “gazeteciliğin geldiği son nokta” diyerek, Muharrem İnce'ye soru soran meslektaşlarına çemkiriyor.
