CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu siyaset adına bir şanssızlık olarak gördüğünü belirten Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Mevlana'nın dediği gibi ‘Kuşlara yem atan avcı, bunu vicdanından yapmaz, kuşları avlamak için yapar.' Kılıçdaroğlu'nu ucuz bir kuş avcısı gibi görüyorum” dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, gündeme ve seçim sürecine dair İhlas Haber Ajansı'na (İHA) özel açıklamalarda bulundu. CHP'nin seçim beyannamesinden Merkez Bankası (MB) faiz indirimine kadar pek çok konuyu değerlendiren Zeybekci, AK Parti'nin hiçbir zaman seçmenin karşısına gelecek nesillere maliyet yükleyecek, onların geleceklerini ipotek altına sokacak şeylerle çıkmayacağını ifade etti.
“KUŞLARA YEM ATAN AVCI, BUNU CÖMERTLİĞİNDEN YAPMAZ”
Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) 7 Haziran'da yapılacak genel seçimler için açıkladığı seçim beyannamesini ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasetteki tutumunu eleştiren Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, “Türkiye'de seçimlerde, partilerin seçim kampanyaları sırasındaki seçim beyannamelerinde ‘çocuklarımızın ve gelecek nesillerin Türkiye'sini yaratmak için projelerin konuşulduğu bir seçim atmosferi olmalı' diye düşünüyorum. Şu an üzülüyorum tabii, böyle bir ortam ortada yok" dedi. Siyaseti Türkiye'deki bütün problemlerin, milli iradenin yansımasıyla çözümü için tek mekanizma olarak gördüğünü anlatan
Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kutsal bir kurum olarak görüyorum. Onun için de CHP'ye ‘Cumhuriyet Halk Partisi' diyesim gelmiyor, dilim varmıyor eleştirme anlamında bile dilim varmıyor. Ama Kılıçdaroğlu'nu siyaset adına bir şansızlık olarak görüyorum, bir talihsizlik olarak görüyorum. Derinliği olmayan, ‘fırsatçı' diyebileceğim, insanların akıllarına ve gönüllerine hitap etmeyen, sadece anlık fırsatları değerlendirecek avcı fırsatçılığı var. Mevlana'nın dediği gibi ‘Kuşlara yem atan avcı, bunu cömertliğinden ya da vicdanından yapmaz, kuşları avlamak için yapar.' Öyle görüyorum, ucuz bir kuş avcısı gibi görüyorum."
AK Parti olarak bugüne kadar milletin önüne ‘doğru' ne ise onunla çıktıklarını anlatan Zetbekci, sözlerine şöyle devam etti: "Milletin menfaatine olan ne ise onunla çıktık. Milletin, ülkenin gelecek nesillerine aykırı olan bir talep geldiğinde, biz çok cesur bir şekilde ‘hayır' demesini bildik. Bu yüzden bundan sonraki hareket tarzımız o olacaktır. Ülkemize zarar verecek, gelecek nesillere maliyet yükleyecek, onların geleceklerini ipotek altına sokacak hiçbir şeyi biz yapmayacağız. Ülkemizin menfaatine olan her şeyi yapacağız ve yapmaya devam edeceğiz bugüne kadar olduğu gibi.”
“HDP BARAJI AŞSA DA KOALİSYON İHTİMALİ GÖRMÜYORUZ”
Seçim barajı ve Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) genel seçimlerde barajı geçme şansı hakkında da değerlendirme yapan Zeybekci, şahsi olarak bütün barajlara karşı olduğunu dile getirerek şöyle konuştu: “Bazen yüzde 5-3 deniyor, ben barajın sıfır olmasından yanayım. Ama HDP'nin şu anki çekilen resminde bir saniyelik kareyle o fotoğrafa baktığımız zaman barajı aşamayacağı görülüyor. Barajı aşsa da koalisyon ihtimali görmüyoruz. Yani o zaman Türkiye'de AK Parti'nin çok çok düşük rakamlara inmiş olması lazım. Onu hesaplayamıyor bazıları. HDP barajı aşmazsa Türkiye'nin siyaseten siyasi bütün ağırlıklarından, prangalarından kurtularak tarihi bir fırsat yakalayacağına inanıyorum. Bu fırsatı değerlendirirsek Türkiye çok kazanır, değerlendirmezsek yine siyasi o kısır tartışmaları görürüz. Türkiye iktidarın hemen ensesinde alternatif olan muhalefeti üretmediği sürece bu sıkıntıları yaşamaya devam edecek.”
“TÜRKİYE BU FIRSATI ISKALAYAMAZ”
Çözüm sürecinin sekteye uğramadığını, uzun emekler sonucu bu noktaya gelindiğini kaydeden Zeybekci, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bütün siyasi kariyerini, primini ve kredisini bu riskin içine koyduğunu söyledi.
Çözüm sürecini Türkiye için tarihi bir fırsat olarak gördüğünü ifade eden Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaklaşık 40 bin can yandı bu memlekette. Sebebi ne olursa olsun, görüşü ne olursa olsun kaybolan can bizim canımızdır. Ağlayan analar da bu ülkenin analarıdır. Dökülen kan da bu ülkenin evlatlarının kanıdır. Bir; can kaybımız ki maddi karşılığı yoktur, ölçülemez. İki; Türkiye çok büyük fırsatları kaybetti. Maddi olarak 400-500 milyar dolar civarında bu kayıp. ‘O dönemlerde fırsatlar değerlendirilmiş olsaydı, bu imkan ve kaynaklar üretime, istihdama aktarılmış olsaydı, ne elde edilir?' dendiği zaman da yaklaşık olarak 2-3 trilyon dolardan bahsediyoruz. Bu, ülkenin kaybıdır. Düşünsenize Türkiye ikinci bir Türkiye olmuş olurdu. Oradaki insanlarımız refah içinde çok daha başka noktalarda olurlardı. Onun için Türkiye bu fırsatı ıskalayamaz. Her kim ki bu fırsatı ıskaladı, bu millet onu gazabıyla boğar. Onun için herkes bu konuda dikkat etmelidir, diye düşünüyorum.”
“GÖNLÜM FAİZ İNDİRİMİNDEN YANA AMA HİSSİYATIM…”
Bakan Zeybekci, Merkez Bankası'nın faiz indirimi konusunda da açıklamada bulundu. Merkez Bankası'nın önümüzdeki günlerde faiz indirimine eskisi kadar kolay gidemeyeceğine dikkat çeken Zeybekci, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dilerim gidilir. Gönlüm, dileğim ve isteğim gidilmesinden yana. Ama çok faktör var tabii ki. Bundan önceki dönemlerdeki kadar kolaylaşan bir faiz indirimi beklentisi, bu kadar kolay görünmüyor. Ama faizle ilgili de yönün aşağı doğru olduğuna inanıyorum. Yani Türk ekonomisinin seçimlerden sonraki dönemle ilgili beklentileri, seçimlerden sonraki dönemdeki performansları, cari açığın daralması, enflasyonla ilgili olumlu beklenti, bence önümüzdeki 2., 3., 4. çeyrekte faizin aşağı yönlü hareket edeceğine inanıyorum. Gönlüm indirime gidilmesi ama hissiyatım, gördüklerimiz bizi o kadar pozitif beklenti içine sokmuyor.”
