Dağlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uyku apnesi konusunda farkındalığın arttığını, poliklinik ve müdahale edilen hasta sayında bir artışın yaşandığını söyledi.
Uyku apnesinin, uyku düzenini bozan önemli bir hastalık olduğunu vurgulayan Dağlı, yetişkinlerde, stres, alkol, sigara, aşırı kilo, uykusuzluk, konsantrasyon bozuklukları, yorgunluk ve kronik yorgunluğun, uyku apnesini olumsuz yönde etkilediğini kaydetti.
Dağlı, özellikle ağır vasıta şoförlerinin uyku apnesi kontrolünden geçirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, şöyle konuştu:
"Özellikler ağır vasıta şoförlerinin uyku apnesi konusunda taramadan geçirilmesi gerek. Bunların bir programa alınarak, tespit edilip, ehliyetlerinin ona göre düzenlenmesi ya da direk tedaviye yönlendirilmesi gerek. Bununla ilgili olarak biz kendi camiamızda gündeme getirmiştik. Bunun siyasi yönden de kararının alınması lazım. Biz bilimsel olarak böyle bir şeye dikkat çekiyoruz."
Dağlı, trafik kazalarının sebebinin araştırılması gerektiğini vurgulayarak, "Haberlerde duyuyorsunuz, 'şoför uyudu, facia yaşandı'... Bu kazaların geriye dönük araştırılması lazım. Uyku apnesi hastaları, gündüz bile uykusu gelip, dalgınlığa geçebiliyor. Böyle bir hastanın şoför olduğunu düşünün. Hem toplum hem de kendisi, çok büyük bir risk yaşayacaktır" dedi.
- "Tedavisi günümüzde 24 saat içerisinde yapılıyor"
Söz konusu hastalığın gözardı edilmemesi gerektiğini aktaran Dağlı, bu hastalıkla ilgili dünyadaki gelişmelerin, Türkiye'de de takip edildiğini vurguladı.
Dağlı, uyku apnesi ile horlamanın karıştırıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Her zaman horlama, uyku apnesi anlamına gelmiyor. Uyku apnesi demek, uykudaki nefes problemi demek. Bu problemin 3 türlü oluşma mekanizması var. Bunlardan bir tanesi üst solunum yollarının çökmesi ve tıkanması nedeniyle oluşan nefes durmaları. Apnenin anlamı nefes durması demek. Yetişkinlerde 20 ve çocuklarda 10 saniyeye düşer. Bir diğer ise beyinden nefes alma komutundaki bozukluk nedeniyle oluşan santral apne oluşmakta. Beyindeki komut nedeniyle nefeste bir duraklama yaşanıyor. Üçüncü şeklide her iki apneyi kapsayan bir olay. Bu önemli bir problem. Çok ileri boyutlarda hayatını bile tehdit eden bir durum. Uyku apnesinin tedavisi günümüzde 24 saat içerisinde yapılıyor."
