Atalay, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, dün yapılan MYK toplantısının ana gündeminin seçim olduğunu dile getirerek, dün ayrıca Yüksek Seçim Kurulu'nun seçim takviminin ilk kısmının işlediğini ve tamamlandığını, milletvekili aday adayı olmak isteyen kamu görevlilerinin istifa ettiğini anımsattı.
Partilerine, milletvekilliği aday adaylığı başvurularının ise bugün sabahtan itibaren başladığını belirten Atalay, bunun 20 Şubat saat 19.00'a kadar devam edeceğini söyledi.
Aday adaylarının, başvurularını il başkanlıklarına ve genel merkeze sunabileceklerini veya bulundukları yerden başka bir yer için başvuruda bulunabileceklerini ifade eden Atalay, bir kolaylık ve esneklik olması için dün MYK'da bu konuda karar alındığını kaydetti.
Başvuru formunun, AK Parti'nin internet adresinden alınabileceğini, ayrıca parti teşkilatlarından da bunun temin edilebileceğini ifade eden Atalay, erkek adaylar için 5 bin lira, kadın adaylar için 2 bin 500 lira alınacağını, engelli vatandaşlardan ise engellilik belgesiyle başvuru yaptıkları takdirde herhangi bir başvuru bedeli alınmayacağını aktardı.
Daha önce MYK'da alınan ilke kararını anımsatan Atalay, parti teşkilatları mensuplarının, belediye başkanlarının, belediye ve il genel meclislerinden partililerin istifa etmemelerinin duyurulduğunu hatırlattı.
Beşir Atalay, şunları kaydetti:
"Kulağımıza gelen, teşkilatlarımızdan ve yerel yönetimlerden, yani belediye ve il genel meclislerinden azda olsa istifa var. O mensuplarımıza bir defa daha duyuruyoruz buradan: Hiç başvuru yapmasınlar. Yani partimize aday adaylığı için başvuruda bulunmasınlar. Çünkü onların başvuruları işlem görmeyecek. Önceden bu ilke kararımızı duyurduğumuz için şimdi de duyuruyoruz. Bu önemlidir. Hem gereksiz yere ödemede bulunacaklar, hem meşakkate girecekler. Dolayısıyla eğer istifa eden varsa il genel meclislerinden, belediye meclislerinden, belediye başkanlıklarından ve parti teşkilatlarımızdan, aday adaylığı için partimize başvuruda bulunmasınlar."
-"Şehrin görüşünü alacağız"
Aday adaylığı sürecinde, aday tespitine ilişkin, MYK toplantısında aldıkları kararlara değinen Atalay, partilerinin aday tespiti sürecinde bütün seçim çevrelerinde, 28 Şubat-1 Mart tarihleri arasında teşkilat temayül yoklaması yapılacağını söyledi.
Bu kapsamda yeni bir karar aldıklarını aktaran Atalay, şöyle devam etti:
"Her seçim çevresinde aday tespitinde ildeki sivil toplum kuruluşlarının da görüşünü alacağız. Yani bir anlamda şehrin görüşünü alacağız. Kanaat önderlerinin görüşünü alacağız. Bunun için formatı henüz belirlemiş değiliz. Belki bir sandık koyacağız yine bir yere ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerimize, başkanlarına ve ildeki kanaat önderlerine, her ille ilgili, o konuda elimizde tespitler var, her seçim çevresiyle ilgili diyeceğiz ki 'İsteyenler gelsin bizim AK Parti'den kimin o ilde, o seçim çevresinde aday olacağıyla ilgili düşüncesi varsa onu belirtsin.' Bir form olacak. Gelip onu işaretleyip sandığa atacak. Bir şekilde bunun formatı çalışılıyor. Ama seçim döneminde, seçim öncesi adaylarımızı belirlerken, o şehrin daha ileri şekilde görüşlerini bu şekilde almayı planladık."
Bunun dışında, bütün seçim çevrelerinde ayrı ayrı, iyi kamuoyu yoklamaları yapacaklarını belirten Atalay, burada aday adaylarını soracaklarını anlattı.
Atalay, "Dolayısıyla adaylarımızı merkez yoklamasıyla belirliyoruz. Ama bu kararımızı verirken bütün yöntemleri kullanacağız. Yani şehrin, teşkilatlarımızın ve o seçim bölgesindeki bütün vatandaşlarımızın bu konudaki görüşlerini almak için azami çabayı sarfedeceğiz" diye konuştu.
-"Çocuklar bile dernek kurabiliyor artık"
Atalay, "Anamuhalefet Partisi Genel Başkanı sürekli bir sokağa çağrı yapıyor, 'Direnme hakkı' diye. Seçime doğru bir anamuhalefet partisinin, vatandaşları sokağa ve direnmeye çağırması bir acizliktir" değerlendirmesinde bulundu.
Seçime çok kısa bir zaman kaldığını dile getiren Atalay, şöyle devam etti:
"Vatandaş zaten sokağa gidecek, sandığa oyunu kullanacak. Seninle ilgili kararını verecek. Seçimden daha önemli bir demokrasi eylemi var mıdır arkadaşlar? Sandıktan daha etkili bir demokrasi sembolü var mıdır? İşte biz o seçimi yaşayacağız şu günlerde. Bütün vatandaşlarımız çok önemli bir vatandaşlık görevini yapacak. 'Hayır'. Bunlar o sandığa güvenmiyor, millete de güvenmiyor. Onun için vatandaşları yasa dışı eylemlere çağırıyor. Bu bir acizliktir, bu bir korkaklıktır, seçimden umudunu kesmektir, seçime güvenmemektir, seçimin sonucuyla ilgili şimdiden neredeyse umutsuzluğa kapılmış demektir. Başka hiçbir şey değildir."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, İç Güvenlik Reform Paketi ile ilgili sözlerine de değinen Atalay, "Gösteri ve yürüyüşle ilgili kanun, benim çalışmamla, çabamla en demokratik şekle getirilmiştir, bizim hükümetimiz döneminde. Dernek kurma özgürlüğü, teşkilatlanma, sivil toplumun örgütlenmesi özgürlüğü baştan sona yenilemişizdir. Çocuklar bile dernek kurabiliyor artık. Bu kadar özgürlük getirdik. Şimdi 'Bunlar elimizden alınıyor' diye söylediği tamamen yalandır" dedi.
Gösteri ve yürüyüş hakkının demokrasilerde önemli bir özgürlük olduğunu vurgulayan Atalay, "Eğer vatandaşlarımız, bunu yapmazlar zaten ama Sayın Kılıçdaroğlu, elinde molotofkokteyli yoksa, gösteriye öyle gelmiyorsa, elini yüzünü kapatarak gelmiyorsa, elindeki suç aletiyle gelmiyorsa gösteri ve yürüyüşe katılanlara hiçbir şey yapılmaz, hiçbir müdahalede bulunulmaz. Ama bunlarla geliyorsa da müdahalede bulunulur. Çünkü bu suçtur" ifadesini kullandı.
Demokrasilerde anamuhalefetin, iktidar yarısı olduğunu ve çok fazla sorumluluğu bulunduğunu belirten Atalay, şunları kaydetti:
"Demokrasilerde anamuhalefetin varlığı ve çalışması çok önemlidir. Ama demokratik bir sistem ve demokratik bir yöntemle anamuhalefet, demokrasiye hizmet edecek. Demokratik bir anamuhalefet görevini görecek. Dolayısıyla biz doğrusu şu anda Anamuhalefet partisinin, hele seçime yaklaşırken bu iki konudaki açıklamalarına katılmamız mümkün değil ve doğrusu çok da yadırgadığımızı ifade etmek isterim."
(Bitti)