Kerry, Mogherini ile ABD Dışişleri Bakanlığında görüştü.
Görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenleyen Kerry ve Mogherini, Paris'teki terör saldırılarının ardından alevlenen terörle mücadele konularına da değindi ve soruları yanıtladı.
"Teröristler bizleri ayırmak istiyor ama tam tersine bizleri daha büyük kararlılıkla bir araya getiriyor" diyen Kerry, terör ağlarının kurutulmasına değinirken, bunların, aşırılık yanlılarının tehdit olarak gördüğü, özgürlüklerin altı kazınmadan yapılması gerektiğini ifade etti.
Mogherini de Paris'teki terör saldırılarının, "bir nevi kendilerine 11 Eylül saldırıları olduğunu" belirterek, teröristlerin sadece ABD ve Avrupalılara değil Araplara ve Asyalılara karşı da şiddet eylemlerinde bulunduğunu dile getirdi. Mogherini, "Dolayısıyla bu İslam ile Batı arasındaki bir savaş değil, Avrupalı, Amerikalı, Arap, Afrikalı ve Asyalı olarak hepimizin birlik içinde durduğu terörizme karşı bir savaş" ifadesini kullandı.
-"Bu, çoğunluk-azınlık meselesi değil"-
ABD Başkanı Barack Obama, İngiltere Başbakanı David Cameron'un geçen hafta Beyaz Saray'da düzenlediği ortak basın toplantısında, "Avrupa'ya göre bizim belki de büyük bir avantajımız Müslüman nüfusumuzun kendilerini Amerikalı olarak hissetmeleri. Geleneğimizde olan göçmenlik ve özümseme süreci, belki de bizim en büyük gücümüz" demişti.
Obama'nın bu sözlerinin sorulması üzerine Mogherini, göçmenlikle ilgili Avrupa ve dünyada on yıllardır süren bir tartışma olduğunu ve farklı uygulamalar ve gelenekler bulunduğunu belirtti.
Şimdi yapılacak doğru şeyin birlikte çalışmak olduğunu belirten Mogherini, Paris'teki saldırının kurbanlarından birinin de Müslüman polis memuru Lassana Bathily olduğunu anımsatarak, bunun, teröre karşı herkesin "ortak cephede yer aldığını gösterdiğini söyledi.
Mogherini, meselenin çoğunluk ile azınlığın karşı karşıya olduğu bir durum olmadığını vurgulayarak, "Bizim gücümüz, farklı ama birlik içinde olmamız ve birlikte yaşamamızdan geliyor. Eğer bu konuya çoğunluk-azınlık meselesinden bakarsak yanlış yaparız. Bu, etnik kökenlerine, çoğunluk veya azınlık olup olmadıklarına bakılmaksızın insanları hedef alan bir şiddet. Terörist saldırı, terörist saldırıdır" dedi.
Kerry de 1960 yıllarda ABD'deki sivil haklar hareketini hatırlatarak, o günden bu yana bu konuların kendileri için çok önemli olduğunu ve ABD olarak çok daha hassas davrandıklarını ve o dönemden bu yana "inanılmaz ilerlemeler" sağlandıklarını anlattı
ABD'nin de hala katetmesi gereken aşamalar olduğuna işaret eden Kerry, oy kullanma hakkı ve Ferguson ile birlikte alevlenen toplumsal ayrımcılık tartışmalarına atıf yaparak, dünyanın her alanında bu konularda hala sorunlar bulunduğunu aktardı. Kerry, bu konularda herkesin birlikte çalışmasının önemine değindi.