Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet veren Atıl Üzelgün Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, 22'si kadın 66 yaşlıya ev sahipliği yapıyor. 114 yaşında olan 7 çocuk ve onlarca torun sahibi Hacere Özkan da 6 yıldır kaldığı huzurevinde, sakin bir yaşamın huzuru içinde olanlar arasında yer alıyor.
Eşini 33 yıl önce kaybeden ve 2008 yılına kadar hayatta kalan iki çocuğu tarafından bakılan Özkan, yaklaşık 6 yıldır da huzurevinde sakin bir yaşam sürdürüyor. Yürümek için yardım aldığı bastonunu bir an olsun yanından ayırmayan, yemek ve tuvalet gibi temel ihtiyaçlarını ise kendisi karşılayabilen Özkan, yatağını da gücünün yettiği kadarıyla toplamaya ve beş vakit kılmaya çalıştığı namazıyla ibadetini yapmaya özen gösteriyor.
Nüfus cüzdanında doğrum tarihi "01.07.1900" yazılı olan ancak kendisinin ve yakınlarının beyanları doğrultusunda doğumu aralık ayı olarak kabul edilen Özkan için huzurevi yönetimi ve çalışanlarınca sürpriz doğum günü etkinliği tertip edildi. Yaşamının 114 yılını geride bırakan Hacere Nine'nin, kendisi için hazırlanan sürpriz karşısında oldukça sevinçli olduğu gözlendi.
Yaşamının bazı kesitlerini AA muhabiriyle paylaşan Özkan, altı kardeşin en küçüğü olarak dünyaya geldiğini ve geçen süre zarfında tüm kardeşlerinin vefat ettiğini söyledi. Allah'a, yaşadığı her gün için binlerce kez şükrettiğini belirten Hacere Nine, hayat arkadaşı ve dünyaya getirdiği 7 çocuğunun babası eşini de 33 yıl önce kaybettiğini dile getirdi.
Çocuklarından da onlarca torununun bulunduğunu vurgulayan Hacere Nine, çocuklarından da yalnız ikisinin hayatta kaldığını söyleyerek, geride kalan 114 yılın yorgunluğuna karşı "Elhamdülillah bir zararım yok. İyi olmayan buraları görür mü" dedi.
Kendisiyle kalan diğer huzurevi sakinlerine atfen "Bu arkadaşlar hep 10'ar yaşında, bunlar küçükler" şeklindeki sözleriyle şaka yapmaktan da geri kalmayan Hacere Nine, "Ben buranın en yaşlısıyım, buranın ebesiyim. Hayatta kalan bir kızım, bir de oğlum var. Diğer çocuklarım öldü. 10'dan fazla torunum var. Zamanında çocuklarımızı, gelinlerimizi ve torunlarımızı büyüttük ama artık biz de ihtiyar olduk. Herkesin olacağı bu" ifadelerini kullandı.
- "Çocuk büyütür gibi bize bakıyorlar, Allah devletimize zeval vermesin"
Huzurevinde güzel vakit geçirdiğini ve hiçbir şikayetinin bulunmadığını vurgulayan Özkan, "Burada vakit güzel geçiyor. Her kafadan bir ses geliyor, herkesin farklı bir yaşamı var. Kimine ağlıyor, kimine gülüyoruz. Yedik, içtik, gönlümüz her şeyden geçti. Burada bize çocuk büyütür gibi bakıyorlar. Üç öğün yemeğimizi yiyoruz, çayımız, şerbetimiz bol. Allah devletimize zeval vermesin. Bizimle çok güzel ilgileniyorlar. Tüm bakımlarımızı üstleniyor, elbiselerimizi en iyi şekilde seçip giydiriyorlar. Allah'ım hepsine sağlık versin. Allah devletimize çok versin, bu çocuklarımıza da selamet versin" diye konuştu.
Kendisini idare etme noktasında artık zorlandığını anlatan Hacere Nine, "Günümüzü burada doldurmaya çalışıyoruz. İnsan nasıl uzun yaşar diye soruyorlar. Yaşamak için yiğitlik olacak. Şimdi maymun oynasa benim gözümde yok. Ben artık kendimi zor idare ediyorum. Burada çok rahatız, çok iyi bakıyorlar ama artık vücudumuz gitmiş, yürüyecek halimiz yok. Kendimizi zor idare ediyoruz. Rabbim bundan geri koymasın" dedi.
