Mürşitpınar Mahallesi'ndeki boş arazide kurdukları derme çatma çadırlarda barınan kimi sığınmacılar, hayırseverlerin desteği ve kendi çabalarıyla yaşam mücadelesini sürdürüyor.
Evin yükünü sırtlayan kadınlar ise hem çocuklarına hem de eşlerine bakıyor. Savaşın en büyük mağdurlarından kadınlar, yaklaşık bir kilometre mesafedeki kuyudan kovalarla evlerine su taşıyorlar. Bulaşık ve çamaşırları taşıdıkları suyla yıkayarak, ailelerinin banyo ihtiyacını gideren kadınlar, yemek ve içme suyunu da kuyudan karşılıyor.
Soğuk hava şartları nedeniyle çadırda üşüyen çocuklarını ısıtabilmek için çevredeki diken ve çöpleri toplayan kadınlar, yaktıkları ateşle hem yemeklerini pişiriyor hem de banyo için su ısıtıyor.
Adeta "taşıma suyla değirmeni döndürmeye çalışan" Suriyeli kadınlar, zorlu koşullara rağmen, çocuklarının sevgisiyle ayakta kalarak, yaşananların geçici olduğuna inanıyor.
- "Çocuklara banyo yaptıramıyoruz"
Çadırda barınan Şevin Mukri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 3 aydır gurbette yaşadıklarını ve evlerine dönecekleri günü özlemle beklediklerini söyledi.
Her konuda sıkıntı yaşadıklarını ancak en büyük sorunlarının ısınma olduğunu belirten Mukri, "Havalar özellikle geceleri çok soğuk geçiyor ve çocuklarımız üşüyor. Soğuk olduğundan çocuklara banyo da yaptıramıyoruz. Ayrıca suyumuzu uzak mesafeden kovalarla taşıyoruz. Allah'a, bu kabusun bitmesi için dua ediyoruz" dedi.