Tanrıkulu, Kültürpark Fuar Alanı'nda partisince düzenlenen "17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvetle Mücadele Haftası" etkinliğinde yaptığı konuşmada, "MHP'nin öteden beri yolsuzluk ve rüşvetle ilgili olaylarda daima onurlu ve dik bir duruş sergilediğini" belirtti.
Türkiye'nin zor bir dönemden geçtiğini, iktidarın politikaları nedeniyle siyasetin tıkandığını ileri süren Tanrıkulu, "ekonomik, sosyal ve siyasi sorunların yükseldiği dönemlerde iktidarın sorumluluğu sürekli bir başkasının üstüne attığını" savundu.
Tanrıkulu, 17 ve 25 Aralık'ı 'Yolsuzluk ve Rüşvetle Mücadele Haftası' ilan ettiklerini, 14 Aralık'ta yapılan İstanbul merkezli "paralel yapı" operasyonu ve Osmanlıca tartışmalarının bu haftayı gölgelemek amacıyla yapıldığını öne sürdü.
"Yolsuzluk artık Türkiye'nin ve dünyanın gündeminde" diyen Tanrıkulu, İsviçre Bankası'nın Dünya Küresel Servet Raporu'nda Türkiye'den şu anda 37 tane milyar dolarlık zenginin bulunduğunu, bu rakamın Japonya'da ise 15 olduğunu savundu. Bu raporda Türkiye'nin "en kötü servet dağılımında" dünyada 4. sırada olduğunu savunan Tanrıkulu, "Türkiye, geçen sene yolsuzluk algı endeksinde 64. sıraya kadar düşmüş. Daha önce 53. sıradaymış. 17-25 Aralık bizim 10 basamak daha geriye gitmemize yol açmış" ifadesini kullandı.
-Türk bankasına "kara para soruşturması" iddiası
Bir Türk bankasının yurt dışı şubelerinde "kara para soruşturması" geçirdiğini iddia eden Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"Bir Türk bankası yurt dışı şubelerinde şu anda kara para soruşturması geçiriyor. İsim vermeyeceğim reklama girer diye. Banka Türk, kamu bankası, daha fazla söyleyemem. Reklamları çok olan bir banka. Bu bankayla ilgili soruşturma önergesi verdik, ses yok. ABD'de bizdeki SPK tarzı kuruluş takibe almış, Almanya'da takibe alınmış. Yine 3 tane Türk bankası şeffaflıkla ilgili uyarı cezası almış. Bunlarla ilgili hiç haber duydunuz mu? Duymazsınız çünkü bu konular artık vaka-i adiye oldu."
Tanrıkulu, ülkenin zor bir süreçten geçtiğini savunarak, şunları kaydetti:
"17-25 Aralık olayı bir başka ülkede, gelişmiş batı ülkelerinde olmuş olsa kıyamet kopardı. Bu ülkede hiçbir şey yapılmıyor. Yolsuzluk kapsamında bakanlar, bakan çocukları, bürokratlar, zenginler listesinde ismi olan iş adamları var. Kayıtlar gösteriyor ki devletin başındakiler milyarlarca lira kul hakkını yemişler. Zehir zıkkım olsun. Şimdi 'paralelden kaynaklanıyor' diyorlar. Bir cadı avı başladı. O zaman soruyoruz. Bütün bunlar olurken devlet içinde devlet kurulurken siz neredeydiniz? Devletin istihbaratı, emniyet, savcılar elinizde madem bir paralel vardı niye bunu daha önce engellemediniz?"