Vakıflar Kastamonu Bölge Müdürü Yavuz Yücebıyık, gazetecilere yaptığı açıklamada, türbenin kapanmasıyla ilgili kuruma çok sayıda talep geldiğini söyledi.
Tabutun ucundaki camekanda Aşıklı Sultan'ın ayaklarının gösterilmesinin doğru olmadığı yönünde çok sayıda elektronik posta aldıklarına dikkati çeken Yücebıyık, şöyle konuştu:
"Bunun üzerine müftülüğün görüşüne başvurduk bu konuda bilgimiz olmadığı için. Müftülük de Diyanet İşleri Başkanlığına konuyu iletti. Onlar da buranın kapatılmasının doğru olacağını, İslam açısından ayağın gösterilmesinin uygun olmayacağını belirtti. Dolayısıyla buradaki sandukanın açık bölümünü kapattık. Aynı şekilde yine türbenin ziyaretlerine devam ediliyor. Bunun dışında din turizmi açısından bunun kapatılmaması yönünde mailler de alıyoruz vatandaşlardan. Uzak yerlerden gelen insanlar var. Gelip göremeyince hayal kırıklığı oluyor tabii."
Yücebıyık, türbenin girişine bilgisayar koyacaklarını belirterek, hem kentteki turistik mekanları hem de Aşıklı Sultan'ı anlatan görüntü, fotoğraf, bilgi ve belgeleri bilgisayarla ziyaretçilere aktaracaklarını dile getirdi.
Türbenin üst katında daha önce namaz kılındığını, restorasyonun ardından burayı kapattıklarını anımsatan Yücebıyık, alk katta türbe, üst katta da ibadethane bulunmasının doğru olmadığını savundu.
- Aşıklı Sultan
Rivayete göre, kentin fethi sırasında "Kale Kapısı" olarak bilinen mevkide şehit düşen Aşıklı Sultan, aynı yere defnedildi. "Yanık Evliya" olarak da bilinen Aşıklı Sultan'ın Honsalar Mahallesi Kümbet Sokağı'ndaki türbesinde, cumhuriyetin ilk yıllarında çıkan yangın dönemin valisinin rüyasına girdi.
Valinin talimatıyla yangın kısa sürede söndürüldü.
Türbede ayak kısmından yanan sanduka değiştirilmek istendiğinde naaşın çürümediği fark edildi. O dönemden beri Aşıklı Sultan'ın ayakları, sandukanın camekan bölümünden ziyaretçilere gösterilmeye başlandı.
