İnanç, AA muhabirine, Türk sinemasının dünü ve bugününe ilişkin yaptığı değerlendirmede, son yılları "10 numara" olarak niteledi.
Önceki dönemlere kıyasla sektörün hem teknolojik hem maddi olarak geliştiğine değinen İnanç, "Her şeyden önce büyük gişeli filmler var. Böyle filmleri tutuyorum çünkü benim için önemli olan filmin çok izlenmesidir. Recep İvedik'i 7 milyon kişi seyretmiş, bu adam kutlanmalı. Filmin içeriği şöyle böyle fark etmez, neticede 7 milyon kişi onu tercih etmiş. Öte yandan istersen dünyanın en iyi filmini yap, gişede bilet satamadıysa kaybetmiştir" değerlendirmesinde bulundu.
İnanç, "Film, hayali seyirciye geçirmek demektir, biz hayal satıyoruz" diyerek, "ayağı yere basan film" şeklinde tabir edilen yapımları beğenmediğini söyledi.
-"Yılmaz Güney'in, Cüneyt Arkın'ın koçu mu vardı"
Son dönemde etkilendiği, beğendiği oyuncu bulunmadığını da ifade eden İnanç, "Artık oyuncu koçluğu denen bir şey var ama Yılmaz Güney'in, Cüneyt Arkın'ın Ayhan Işık'ın koçu mu vardı? Şimdi moda bunlar. Oysa oyunculuk içten gelir. O isimleri bunun için sevdik" diye konuştu.
En son 2002 yılında Karaoğlan dizisinin birkaç bölümünü yönettiğini bildiren İnanç, sette Yeşilçam'da rastlanmayan bir tembellik gördüğünü ve bu yüzden devam etmek istemediğini dile getirdi.
İnanç, Türk sinemasının bugünlere gelmesinde figüranlardan oyunculara, yönetmenden set işçilerine herkesin özverili çalışmasının payı olduğunu vurgulayarak, kimsenin tek bir dakikayı boşa geçirmediğini, görevi olmadığı durumlarda da diğerlerine yardım ettiklerini anlattı.
Televizyon dizilerinin çokluğuna da dikkati çeken İnanç, yılda 300 civarında filmin çekildiği 70'li yıllarda sinemacıların krize girdiğini söyleyerek, "Şimdi televizyon aynı durumda. Diziler bir görünüyor bir kayboluyor, böyle giderse herkes iflas eder" dedi.
-"Henüz istediğim ideal filmimi yapamadım"
Çetin İnanç, filmlerinin Türkiye dışında da izlendiğini, bu yıl ise "Dünyayı Kurtaran Adam"ın ardından, "Korkusuz", "Ölüm Savaşçısı" gibi filmlerinin de İngilizce dublajla ABD'de sinemaseverlerin beğenisine sunulduğunu kaydetti.
İnanç, "Hiçbir filmim yok benim kendimi tanıtacak. İlk yapacağım filmdi, 1969 yılındaki talebe olaylarını işleyecektim ama sansüre takıldım. Bırakmadılar, ben de sonra hep ticari filmlere yöneldim. Hala istediğim ideal filmi çekemedim" dedi.
Filmlerinde hep iyi ile kötünün savaşına yer verdiğini ve insanı insana anlattığını söyleyen İnanç, hala yeni projeler peşinde koştuğunu da sözlerine ekledi.
