Yıldız, 100. Dönem Kaymakam Adaylarıyla Toplantı Programı'nda, kaymakam adaylarına tavsiyelerde bulundu.
Kaymakamların değişen ve gelişen Türkiye'de önemli görevler üstleneceğini ifade eden Yıldız, toplumda yaşanan değişimin sosyolojik olarak algılanması gerektiğini anlattı.
İyi yönetici olmak için kitap okumanın önemine dikkati çeken Yıldız, Türkiye'de kişi başına basılan ve okunan kitap sayısının AB üyesi ülkeler ve Uzakdoğu ile karşılaştırıldığında düşük kaldığını söyledi.
Son yıllarda eğitim seviyesinin yükseldiğine işaret eden Yıldız, şöyle konuştu:
"Eğitim seviyesi, 1954 yılına göre 14 katına çıkartılmış ama kitap okuma seviyesi 14 katına çıkmamış. Japonya'nın nüfusu bizim iki katımız olmasına rağmen orada yılda 4,2 milyar kitap basılırken bizde 23 milyon kitap basılıyor. Hem vatandaşımız hem de yöneticiler okuduğu kadar üretken olur. Kitap, biraz daha zahmetli ama bütün hayal dünyamızı, gizemimizi ve zihnimizi geliştiren bir yapı. Entelektüel bir yönetici olmak için de uluslararası entelektüel yapıdan faydalanmamız lazım. Tolstoy'un, Dostoyevski'nin neler yazdığını, insan tahlillerini ve insanı anlamayla ilgili neler hissettiklerini bilmemiz lazım. İnsanı anlamadan iyi bir yöneticilik yapamayız."
Kaymakamlığın kucaklayıcı bir makam olduğunu belirten Yıldız, "Yöneticiler ve devleti temsil edenler olarak sizi sevenler ve sevmeyenler olacaktır. Sevenlere de sevmeyenlere de hizmeti mutlaka götürün, onları da kucaklayacak bir makamdasınız. Samimi, açık ve her zaman şeffaf olmaya gayret edin" diye konuştu.
Yıldız, kaymakam adaylarına gittikleri yerde halka açık bir kütüphane oluşturmalarını tavsiye ederek, iletişimin günümüzde geliştiğini ancak kitapların oluşturacağı etkinin çok daha kuvvetli olacağını belirtti.
Yıldız, kaymakamların eleştiri ve tavsiyelere açık olması ve olaylara karşı da sağduyulu davranması gerektiğini de sözlerine ekledi.
