Davutoğlu'ndan İİT'ye 7 maddelik eylem planı
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı'na başta Gazze'ye yardımların artırılması olmak üzere 7 maddelik eylem planı sundu
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-08-12 19:55:11
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı'na (İİT) Gazze'ye yönelik insani yardımların artırılması, Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanmasına yönelik çabaların yoğunlaştırılması, İsrail'in saldırılarının önlenmesi ve Gazze'nin yeniden inşaasını da içine alan 7 maddelik eylem planı sunduklarını açıkladı.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı Genişletilmiş İcra Komitesi Toplantısı'na katılmak için geldiği Cidde'de gazetecilerin sorularını cevapladı.
İsrail'in Gazze'deki saldırıları yoğunlaştığı günlerde Türkiye'nin çok geniş kapsamlı bir inisiyatif başlatığını dile getiren Davutoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, BM İnsan Hakları Konseyi'nin acil toplantıya çağrılması yanında İİT Genişletilmiş İcra Komitesi toplantısı için acil çağrıda bulunduklarını hatırlattı.
Davutolu, bir önceki toplantının haziranda yapıldığını hatırlatarak, bugünkü toplantıda son gelişmeleri gözden geçirdiklerini dile getirdi.
"Burada her şeyden önce bir dayanışma sergilendi. Sergilenmesi zaruri olan bir dayanışma" ifadesini kullanan Davutoğlu, toplantıda yaptığı konuşmada sadece sözlerle değil gerçekte ve fiiliyatta da herkesin Gazze'nin yanında olması, Filistin'in haklarını desteklemek konusunda hiçbir tereddüte mahal bırakmadan açık bir tutum sergilenmesi gerektiği vurgusunda bulunduğunu aktardı.
Türkiye'nin toplantıda 7 maddelik ortak eylem planı teklifinde bulunduğunu açıklayan Davutoğlu, "Eylem planının birinci adımı bütün ülkelerin elindeki bütün imkanlarla Gazze'nin yanında insani yardımda bulunması" diye konuştu.
İnsani ateşkes sürerken bütün İslam ülkelerini süratle Gazze'ye dönük insani yardım çalışmasını yoğunlaştırmasını gerektiğine dikkati çeken Davutoğlu, Türkiye'nin konuyla ilgili faaliyetleri hakkında bilgi verdiğini ifade etti.
Tedavi edilmek üzere dün 4 Filistinlinin Türkiye'ye getirildiğini, bugün ise 40 yaralı Filistinlinin daha getirilmesi için yoğun çaba içinde olduklarını söyleyen Davutoğlu, yemek ihtiyacının yanı sıra elektrik ve su konularında da da yapılan çalışmaları anlattığını açıkladı.
Planının ikinci maddesinin sürdürülebilir ateşkes olduğunu ifade eden Davutoğlu, "sadece insani amaçla değil sürdürülebilir bir ateşkes için ki bu ateşkesin mutlaka Gazze'deki ablukanın kaldırılmasını da içermesi gerektiğini" söyledi.
Davutoğlu, bu konuda İsrail'e yönelik uluslararası baskının artırılması, uluslararası forumlarda konunun dile getirilmesi gerektiğine de dikkati çektiklerini belirtti.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Gazze'nin altyapısının büyük bir sarsıntı geçirdiğini ve Gazze'nin yeniden inşaası ile ilgili bir uluslararası toplantı konusunda öncülük etmesi ve bu konuda bütün ülkelerin taahhütlerde bulunmasının planın üçüncü maddesini oluşturduğunu dile getirdi.
Dördüncü madde ile ilgili olarak BM İnsan Hakları Konseyi'nin Gazze'ye düzenlenen saldırıyla ilgili çok önemli bir karar aldığını hatırlatan Davutoğlu, maddenin "Gazze'ye dönük saldırılar çerçevesinde işlenen suçların incelenmesi noktasında BM'nin çalışmaların takip ve katkı hususunda İİT'nin öncü bir rol oynaması" olduğunu söyledi.
Filistin Uzlaşı Hükümeti'ne destek verilmesinin planın beşinci maddesini oluşturduğunu dile getiren Davutoğlu, "Bu çok önemli" diye konuştu. Filistin Başbakanı Rami el-Hamdallah'la yaptıkları görüşmede uzlaşı hükümetine destek verilmesi konusunu detaylı olarak ele aldıklarını söyledi.
Davutoğlu, altınca maddenin ise, "BM'de kabul edilen Filistin devletinin uluslararası bütün forumlarda üyeliğinin tescili için geniş bir kampanya başlatılması ve Filistin'in artık Filistin yönetimi, Filistin Otoritesi gibi ifadelere değil Filistin devleti olarak bütün metinlerde yer alması ve Filistin Devleti olarak çağrılması" olduğunu dile getirdi.
Ahmed Davutoğlu, planın son maddesinin ise "başkenti Kudüs olan özgür bir Filistin Devleti'nin 1967 sınırları içinde doğuşu yönündeki Kral Abdullah'ın 2002'de yaptığı insiyatifi ve Arap Barış Planı'nı da gerçekleştirecek şekilde özgür Filistin Devleti'nin doğuşu için İİT'nin her türlü diplomatik çalışmayı sürdürmesi" olduğunu belirtti.
Şu an en önemli konunun insani yardımların koordinasyonu olduğunu kaydeden Davutoğlu, Filistin Başbakanı Hamdallah'la yaptıkları görüşmede de konuyu ele aldıklarını söyledi.
"Şu an itibariyle de Türkiye, Kızılay'la, TİKA'yla, AFAD'la, Sağlık Bakanlığı'yla, bütün kuruluşlarımızla alandayız. Şu ana kadar, bir ayı geçen sürede yaptığımız toplam yardımlar 10 milyonu aştı" diye konuştu. Toplamda Filistin'e yapılan bütün yardımların ise 200 milyon doları aştığını ifade eden Davutoğlu, "Önümüzdeki dönem de daha yoğun bir yardım kampanyası için hazırlıkları sürdürüyoruz" dedi.
İkili temasları hakkında da bilgi veren Davutoğlu, Kuveyt Başbakan Yardımıcısı Şeyh Sabah Halid Al Hamad Al Sabah ile Irak'taki gelişmeleri ele aldıklarını, Katar Dışişleri Bakanı Halid bin Muhammed El-Atiyye ile Filistin ateşkesi konusunda birlikte yürütülen çalışmaları ele aldıklarını aktardı. Davutoğlu, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Suud el-Faysal ile de görüştüklerini açıkladı.
İsrail mümkün olan en sert biçimde kınandı
İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Genişletilmiş İcra Komitesi toplantısından Filistin halkına yönelik yardımların artırılmasının yanı sıra, Gazze'nin yeniden inşaası ve Filistin Halkının davasına verilen uluslararası desteğin sürdürülmesi kararına yer verilirken, İsrail yönetimi mümkün olan en sert biçimde kınandı.
İİT Genişletilmiş İcra Komitesi Toplantısı Suudi Arabistan'ın Cidde'deki Genel Sekreterlik binasında yapıldı.
Toplantı sonunda açıklanan sonuç bildirisinde Doğu Kudüs dahil 1967'den beri işgal atındaki Filistin topraklarının tek bir parça olduğuna vurgu yapılırken, İsrail işgalinin ve faaliyetlerinin uluslararası hukuku ve insan haklarını ihlal etmeye devam ettiğinin altı çizildi.
Bildiride Filistin halkının İsrail saldırıları karşısında direnişi takdir edilirken, Filistin halkının başkenti Kudüs olan Filistin Devleti ve toprak bütünlüğün tesisini de içine alan devredilemez haklarını geri kazanmaları konusundaki haklı davalarına tam destek verildiği belirtildi.
Bildiride, Gazze Şeridi'ne düzenlenen askeri saldırılar, Kudüs'ün Yahudileştirilmesi, Gazze blokajı, yerleşim yerleri ve toplu cezalandırmaları da içine alan İsrail'in işgal altındaki bölgelerdeki ihlallerinin savaş suçu oluşturduğu ve ciddi biçimde uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletler sözleşmesini ihlal ettiği, uluslararası barış ve istikrarı tehlikeye attığı ve bölge istikrarına zarar verdiği vurgulandı.
Filistin halkının tek yasal temsilcisi olduğu belirtilen Filistin Kurtuluş Örgütü çerçevesinden Filistin halkının ulusal birlik ve bütünlüğüne tam destek verildiğine yer verilen bildiride, BM Güvenlik Konseyi, İsrail'in uluslararası hukuk ihlal etmesi nedeniyle BM anlaşmasının 7. bölümüne göre hareket etmeye ve söz konusu şartı İsrail'e de uygulamaya da çağrıldı.
Filistin halkına acil yardım yapılması çağrısına yer verilen bildiride, İsrail, Gazze'de yaptıları nedeniyle mümkün olan en sert ifadelerle kınandı ve Filistin halkına karşı yürüttüğü saldırıları durdurmaya çağrıldı.
Mısır'ın İsrail'in saldırılarının durdurulması ve sükunetin tesisi konusundaki çabalarının takdirle karşılandığı belirtilen bildiride, insani yardım ve yaralıların sevki için Refah Kapısı'nı açmasından da yine takdirle bahsedildi.
Bildiride, üye ülkeler hem acil ihtiyaç hem de alt yapının onarılması konusunda maddi yardımda bulunmaya çağrılırken, İsrail'in Filistin toprakları üzerinde inşa ettiği yerleşim yerlerinin uluslararası hukuk aykırı olduğu vurgunarak İsrail yönetiminin şiddetle kınandığı aktarıldı.
İsrail'in başta Mescid-i Aksa olmak üzere çeşitli konulardaki ırkçı ve saldırıları körükleyici tavırlarının da kınandığı belirtilen bildiride, İsrail'in binden fazla Filistinliyi etkileyen keyfi tutuklamalarına son vermesi ve tutukluların serbest bırakılması yolunda çalışması gerektiği vurgulandı.
Haber Ara